وَمَن جَاء بِالسَّيِّئَةِ فَكُبَّتْ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ هَلْ تُجْزَوْنَ إِلَّا مَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
Ve men câe bis seyyieti fe kubbet vucûhuhum fîn nâr(nâri), hel tuczevne illâ mâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).
ve men | : ve kim |
câe | : geldi |
bi es seyyieti | : seyyiat, kaybedilen dereceler |
fe | : artık |
kubbet | : atıldı |
vucûhu-hum | : onların yüzleri |
fî en nâri | : ateş içine, ateşe |
hel | : mı |
tuczevne | : karşılığı verilir, cezalandırılır |
illâ | : ancak, den başka |
mâ | : şey |
kuntum | : siz oldunuz |
ta’melûne | : yapıyorsunuz |
Diyanet İşleri = Kimler de kötü amel getirirse, yüzüstü ateşe atılırlar. (Onlara), “Ancak yaptıklarınızın karşılığını görüyorsunuz” (denir.)
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve kim, bir kötülükle gelirse o çeşit kişiler, yüzüstü cehenneme atılırlar; yaptığınıza karşılık neyse ondan başka bir şeyle mi size cezâ verilecek sandınız?
Abdullah Parlıyan = Rablerinin huzuruna kötülüklerle gelen kimsler ise, yüzüstü ateşe atılacaklardır ve onlara: “Yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılıyorsunuz?” denilir.
Adem Uğur = (Rablerinin huzuruna) kötülükle gelen kimseler ise yüzükoyun cehenneme atılırlar. (Onlara) "Ancak yaptıklarınızın karşılığını görmektesiniz!" (denir).
Ahmed Hulusi = Kim de kötülüğüyle geldiyse, onların yüzleri de ateşte tersine çevrilmiştir. . . "Sadece yaptıklarınızın sonucunu yaşarsınız!". . .
Ahmet Tekin = Kimler de, Rablerinin huzuruna işlediği kötü amellerle gelirse, Cehennem’de yüzleri ateşe sürtülür.'Yalnızca, amellerinizin karşılığını göreceksiniz' denir.
Ahmet Varol = Kim de kötülük getirirse onların da yüzleri ateşe sürtülür. (Onlara):'Siz yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılıyorsunuz?' (denir).
Ali Bulaç = Kim bir kötülükle gelirse, artık onlar da ateşe yüzükoyun atılır (ve onlara:) "Yaptıklarınızdan başkasıyla mı cezalandırılıyorsunuz?" (denir).
Ali Fikri Yavuz = Kim de fenalıkla (Allah’a ortak koşarak) gelirse, yüzleri üstü ateşe atılırlar. (Melekler tarafından kendilerine şöyle denir): “-Başka değil, ancak (dünyada küfür olarak) yaptığınız amellerin cezası.”
Ali Ünal = Kim de (imandan ve hayırdan mahrum olarak) kötülüklerle, günahlarla gelirse, böyleleri yüzükoyun Ateş’in içine fırlatılır. “Dünyada iken sürekli yaptıklarınızın karşılığından başka bir şey mi bulacaktınız?”
Bayraktar Bayraklı = Kötülük yapanlar, yüzüstü ateşe atılırlar. “Yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılıyorsunuz?” denir.
Bekir Sadak = Kotuluk getiren kimseler, yuzukoyun atese atilirlar. «Ya siz yaptiklarinizdan baska bir seyle mi cezalandirilacaksiniz?» denir.
Celal Yıldırım = Kim de kötülük getirirse, yüzükoyun ateşe atılırlar. Sizler yaptıklarınızdan başkasıyla mı cezalandırılacaksınız ?.
Cemal Külünkoğlu = Kim de (Allah'ın huzuruna, ahiret yurduna) kötülükle (şirkle) gelirse, (onlar) yüzleri üstüne ateşe atılırlar. (Onlara:) “Yaptıklarınızdan başkasıyla mı cezalandırılacaktınız?” (denir.)
Diyanet İşleri (eski) = Kötülük getiren kimseler, yüzükoyun ateşe atılırlar. 'Yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılacaksınız?' denir.
Diyanet Vakfi = (Rablerinin huzuruna) kötülükle gelen kimseler ise yüzükoyun cehenneme atılırlar. (Onlara) «Ancak yaptıklarınızın karşılığını görmektesiniz!» (denir).
Edip Yüksel = Kim kötülük getirirse, ateşe yüzüstü kapaklanır.' Yaptıklarının karşılığından başkasını mı bekliyordun? '
Elmalılı Hamdi Yazır = Her kim de fenalıkla gelirse artık yüzleri ateşte sürtülür, başka değil sırf yaptığınız amellerin cezası
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Her kim de kötülükle gelirse, artık yüzleri ateşte sürtülür. Başka değil, sırf yaptığınız amellerin karşılığı ile karşılanacaksınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Her kim de kötülükle gelirse artık yüzleri ateşte sürtülür. «Başka değil ancak yaptığınız amellerin cezasını çekeceksiniz.» (denir).
Gültekin Onan = Kim bir kötülükle gelirse, artık onlar da ateşe yüzükoyun atılır (ve onlara:) "Yaptıklarınızdan başkasıyla mı cezalandırılıyorsunuz?" denir.
Harun Yıldırım = (Rablerinin huzuruna) kötülükle gelen kimseler ise yüzükoyun cehenneme atılırlar. (Onlara) "Ancak yaptıklarınızın karşılığını görmektesiniz!" (denir).
Hasan Basri Çantay = Kim de fena (bir amel) ile gelirse yüzleri ateşde sürtülür. Yâ siz, yapdıklarının başka (türlü) siyle mi mukaabele edileceksiniz?
Hayrat Neşriyat = Kim de kötülükle gelirse, bunun üzerine (onlar) yüzleri üstü ateşe atılırlar. (Ve kendilerine:) 'Yapmakta olduğunuz şeylerden başkasıyla mı cezâlandırılıyorsunuz?'(denilir).
İbni Kesir = Kim de bir kötülükle gelirse; yüzleri ateşte sürtülür. Ya siz, yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılacaksınız?
Kadri Çelik = Kim de bir kötülükle gelirse, artık onlar da ateşe yüzükoyun atılırlar. Yapmakta olduklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılırsınız?
Muhammed Esed = Ama kimler ki kötü eylemlerle çıkıp gelirse, böyleleri yüzüstü ateşe atılacaklar; (ve kendilerine:) "Yapıp ettiklerinize göre hak etmediğiniz bir ceza mı bu?" (diye sorulacaktır).
Mustafa İslamoğlu = Kim de kötü maksatlı eylemlerle (huzura) gelirse, artık onlar da yüzüstü ateşe kapaklanacaklardır: Şimdi siz, yapıp ettiklerinizin dışında başka bir karşılık mı bekliyordunuz?
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve her kim seyyie ile gelirse artık onların yüzleri ateşte sürtülür. Siz başka değil, ancak işlemiş olduğunuz şey ile cezalanacaksınızdır.
Ömer Öngüt = Kim de kötülükle huzurumuza gelirse, yüzükoyun cehenneme atılır. (Onlara denilir ki): “Siz ancak yaptıklarınızın karşılığını görmektesiniz!”
Şaban Piriş = Kim de kötülüklerle gelirse, yüz üstü cehenneme atılır. -Yapmış olduklarınızdan başka bir şeyle mi karşılık göreceksiniz.
Sadık Türkmen = Kim de kötülüğüyle geldiyse, onların yüzleri de ateşte tersine çevrilmiştir. . . "Sadece yaptıklarınızın sonucunu yaşarsınız!". . .
Seyyid Kutub = Kimler kötülükle gelirse yüzükoyun cehenneme atılırlar. Kendilerine «Bu sadece vaktiyle işledikleriniz (kötülükler)in cezası değil midir» denir.
Suat Yıldırım = Kim de kötü işlerle gelirse, onlar da yüzükoyun ateşe yuvarlanırlar. Siz işlediklerinizin karşılığından başka bir şey mi bulacaktınız?
Süleyman Ateş = Ve kim kötülük getirirse onların da yüzleri cehenneme yıkılır: "Yaptıklarınızdan başka bir şeyle mi cezâlandırılıyorsunuz?" (denilir).
Tefhim-ul Kuran = Kim de bir kötülükle gelirse, artık onlar da ateşe yüzükoyun atılır (ve onlara:) «Yapmakta olduklarınızdan başkasıyla mı cezalandırılıyorsunuz?» (denir).
Ümit Şimşek = Kim bir kötülükle huzurumuza gelirse, o da yüzüstü ateşe atılır. Kendi yaptıklarınızdan başka birşeyin karşılığını mı bulacaksınız?
Yaşar Nuri Öztürk = Kötülük getirenlerin ise yüzleri ateşte sürtülür. Sadece yapıp ettiklerinizle cezalandırılırsınız.
İskender Ali Mihr = Ve kim seyyiat ile (kaybettiği dereceler, kazandığı derecelerden fazla olarak) geldiyse, işte o zaman onlar, yüzüstü ateşe atıldı (atılır). Yapmış olduklarınızdan başka bir şeyle mi cezalandırılıyorsunuz?
İlyas Yorulmaz = Kimde kötü amellerle gelirse, ateşin içine yüzü üstü atılacaklardır. O gün yalnızca yaptıklarınızın karşılığında cezalandırılacaksınız.