أَفَبِهَذَا الْحَدِيثِ أَنتُم مُّدْهِنُونَ
E fe bi hâzel hadîsi entum mudhinûn(mudhinûne).
e | : mi |
fe | : o zaman, yoksa |
bi hâzâ el hadîsi | : bu sözü |
entum | : siz |
mudhinûne | : şüphe edenler, inanmayanlar, inanmayan kimseler |
Diyanet İşleri = (81-82) Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah’ın verdiği rızka O’nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık siz, bu sözü mü yalanlayacaksınız?
Abdullah Parlıyan = Siz bu sözü küçümseyip, değersiz mi görüyorsunuz?
Adem Uğur = Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Ahmed Hulusi = Şimdi siz bu olayımızı mı hafife alıp, önemsemiyorsunuz!
Ahmet Tekin = Şimdi siz bu sözle, bu kelâmla mı, göstermelik, gayr-i ciddi, küçümseyerek ilgileniyorsunuz?
Ahmet Varol = Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Ali Bulaç = Şimdi siz bu sözü mü hor görüp küçümsüyorsunuz?
Ali Fikri Yavuz = Şimdi siz, bu (İlâhi) kelâma mı yağ (leke) süreceksiniz?
Ali Ünal = Öyleyken siz, bu Söz’ü mü küçümsüyorsunuz?
Bayraktar Bayraklı = (81-82) Şimdi siz, böyle bir söze mi leke süreceksiniz? Hakikati yalanlamayı günlük gıdanız olarak mı görüyorsunuz?
Bekir Sadak = Siz bu sozu mu hor goruyor sunuz?
Celal Yıldırım = Siz, bu sözü mü küçümseyip değersiz görüyorsunuz?
Cemal Külünkoğlu = Şimdi siz bu sözü mü hor görüp küçümsüyorsunuz?
Diyanet İşleri (eski) = Siz bu sözü mü hor görüyorsunuz?
Diyanet Vakfi = Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Edip Yüksel = Siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Elmalılı Hamdi Yazır = Şimdi bu kelâma siz yağ mı süreceksiniz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şimdi bu kelama siz yağ mı süreceksiniz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Gültekin Onan = Şimdi siz bu sözü mü hor görüp küçümsüyorsunuz?
Harun Yıldırım = Şimdi bu sözü mü küçümsüyorsunuz siz?
Hasan Basri Çantay = Şimdi siz bu kelâmı mı hor görücülersiniz?
Hayrat Neşriyat = Şimdi siz, bu sözü mü küçümseyen kimselersiniz?
İbni Kesir = Siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Kadri Çelik = Şimdi siz bu sözü mü (Kur'an'ı mı) önemsemeyip küçümsüyorsunuz?
Muhammed Esed = Şimdi böyle bir habere küçümseyerek mi bakıyorsunuz,
Mustafa İslamoğlu = Şimdi böyle bir haberi, siz mi kirleteceksiniz?
Ömer Nasuhi Bilmen = Şimdi siz bu kelâma ehemmiyet vermeyiciler misiniz?
Ömer Öngüt = Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Şaban Piriş = -Siz, bu söze inanmıyor musunuz?
Sadık Türkmen = Şimdi siz, bu sözleri (ayetleri) küçümsüyor
Seyyid Kutub = Şimdi siz bu sözü bu mesajı hafife mi alıyorsunuz?
Suat Yıldırım = Şimdi bu kelamı mı siz küçümsüyorsunuz?
Süleyman Ateş = Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Tefhim-ul Kuran = Şimdi siz bu sözü mü hor görüp küçümsüyorsunuz?
Ümit Şimşek = Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Yaşar Nuri Öztürk = Şimdi siz, bu sözü mü kirletip küçümseyeceksiniz/bu sözle mi alttan alıp gevşek davranacaksınız/bu sözle mi yağcılık edeceksiniz?
İskender Ali Mihr = Yoksa siz, bu söze inanmayan, şüphe eden kimseler misiniz?
İlyas Yorulmaz = Peki! Siz şimdi (Allah’a ait) bu sözleri önemsemiyor musunuz?