فَلَا تُطِعِ الْكَافِرِينَ وَجَاهِدْهُم بِهِ جِهَادًا كَبِيرًا
Fe lâ tutııl kâfirîne ve câhidhum bihî cihâden kebîrâ.
fe | : artık |
lâ tutıı | : itaat etme |
el kâfirîne | : kâfirler |
ve câhid-hum | : ve onlarla cihad et, savaş |
bihî | : onunla |
cihâden | : cihad |
kebîren | : büyük |
Diyanet İşleri = Öyle ise kâfirlere itaat etme, onlara karşı bu Kur’an’la büyük bir mücadele ver.
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık kâfirlere itâat etme ve onlara adamakıllı savaş.
Abdullah Parlıyan = Bunun içindir ki sen, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas eden kimselere boyun eğip uyma. Onlara karşı Kur'ân ile olanca kuvvetinle, büyük bir çaba göster ve savaşa devam et.
Adem Uğur = (Fakat evrensel uyarıcılık görevini sana verdik..) O halde, kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'an ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver!
Ahmed Hulusi = Hakikat bilgisini inkâr edenlere itaat etme; onlara karşı bununla (Kurân'la) büyük savaş ver, tüm gücünle!
Ahmet Tekin = Fakat âlemşümûl, evrensel uyarıcılık görevini sana verdik. Öyleyse hak dini inkâr eden kâfirlerin, nankörlerin keyfî ve bâtıl düşüncelerini, uygulamalarını, göstermelik hoşgörü taleplerini, senin şeraitine aykırı isteklerini kabul etme, onların düzenlerine uyma, onlara boyun eğme. Kur’ân ile, konuşarak, yazarak, hesapsız servet harcayarak, hayatını ortaya koyarak onlara karşı, olanca gücün ile büyük bir cihad ilân et.
Ahmet Varol = Öyleyse inkarcılara boyun eğme ve onlara karşı onunla (Kur'an'la) büyük bir cihad ver.
Ali Bulaç = Öyleyse kafirlere itaat etme ve onlara (Kur'an'la) büyük bir cihad ver.
Ali Fikri Yavuz = (Madem ki bütün faziletleri sende topladık ve yalnız seni gönderdik), o halde, kâfirlere boyun eğme ve onlara karşı bu Kur’ân ile büyük bir cihad olarak mücadele yap.
Ali Ünal = (Fakat ey Rasûlüm, senin misyonu evrensel son uyarıcı olmanı diledik.) Bu sebeple, kâfirlere asla uyma, (onların sözlerine, tekliflerine itibar etme). Fakat Kur’ân’a dayanarak onlara karşı büyük sabır isteyen çok yönlü, çok kapsamlı ve yılmak bilmez bir mücahede gerçekleştir (Kur’ân’ı ve ondaki hakikatleri yılmadan anlat onlara)!
Bayraktar Bayraklı = Sen inkârcılara boyun eğme ve Kur'ân ile onlara karşı büyük cihad ile cihad et![373]
Bekir Sadak = Sen, inkarcilara uyma, onlara karsi olanca gucunle savas.
Celal Yıldırım = O halde kâfirlere baş eğip uyma; onlarla büyük bir cihâd (ruh ve heyecanı) ile savaş.
Cemal Külünkoğlu = (Ama seni âlemlere rahmet olarak gönderdik) o halde sakın inkârcılara boyun eğme! (Kur'an'a dayanarak) olanca gücünle onlarla mücadele et.
Diyanet İşleri (eski) = Sen, inkarcılara uyma, onlara karşı olanca gücünle mücadele et.
Diyanet Vakfi = (Fakat evrensel uyarıcılık görevini sana verdik.) O halde, kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'an ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver!
Edip Yüksel = Öyleyse, inkarcılara uyma ve bununla (bu Kuran ile) onlara karşı büyük bir cihad ile savaşım ver.
Elmalılı Hamdi Yazır = Fakat âlemşümûl, evrensel uyarıcılık görevini sana verdik. Öyleyse hak dini inkâr eden kâfirlerin, nankörlerin keyfî ve bâtıl düşüncelerini, uygulamalarını, göstermelik hoşgörü taleplerini, senin şeraitine aykırı isteklerini kabul etme, onların düzenlerine uyma, onlara boyun eğme. Kur’ân ile, konuşarak, yazarak, hesapsız servet harcayarak, hayatını ortaya koyarak onlara karşı, olanca gücün ile büyük bir cihad ilân et.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Öyleyse inkarcılara boyun eğme ve onlara karşı onunla (Kur'an'la) büyük bir cihad ver.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Madem ki yalnız seni gönderdik) Öyleyse kâfirlere boyun eğme ve bununla (Kur'ân ile) onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver!
Gültekin Onan = Öyleyse kafirlere itaat etme ve onlara (Kuranla) büyük bir cihad ver.
Harun Yıldırım = O halde, kâfirlere boyun eğme ve bununla onlara karşı olanca gücünle büyük bir savaş ver!
Hasan Basri Çantay = (Vazîfe yalınız senin üzerindedir). O halde kâfirlere boyun eğme de bununla (bu Kur'an ile) onlara karşı olanca savaşınla büyük bir mücâhede yap.
Hayrat Neşriyat = Öyle ise kâfirlere uyma ve bununla (bu Kur’ân’la) onlara karşı büyük bir cihâd ile mücâhede et!
İbni Kesir = Öyleyse sen, kafirlere uyma ve onlara karşı olanca gücünle cihad et.
Kadri Çelik = Öyleyse kâfirlere itaat etme ve bununla (Kur'an ile) onlara karşı cihad et, büyük bir cihad!
Muhammed Esed = bunun içindir ki, sen hakkı inkara şartlanmış olan kimselere uyma; tersine, bu (ilahi mesajın) ışığında onlara karşı bütün gücünü ortaya koyarak büyük bir direnç ve çaba göster.
Mustafa İslamoğlu = Madem öyle, artık sen inkarcılara uyma ve onlarla bu (vahiy) sayesinde tüm gayretini sarf ederek büyük bir cihada giriş.
Ömer Nasuhi Bilmen = Artık sen kâfirlere itaat etme ve onlara karşı bununla büyük bir cihad ile mücâhedede bulun.
Ömer Öngüt = Kâfirlere boyun eğme ve bununla onlara karşı büyük cihad yap.
Şaban Piriş = O halde sen, kafirlere itaat etme ve onlara karşı Kur’an’la büyük bir cihatla mücadele et.
Sadık Türkmen = Öyleyse inkârcılara itaat etme! Onlara karşı bununla (Kur’an ile) cihat et, hem de büyük bir cihat!..
Seyyid Kutub = O halde sakın kafirlerin uzlaşma önerilerini kabul etme; Kur'an'a dayanarak olanca gücünle onlarla mücadele et.
Suat Yıldırım = (Fakat evrensel uyarma görevini sana verdik) O halde sen asla kâfirlere itaat etme ve Kur’ân’a dayanarak onlarla büyük bir mücahede gerçekleştir.
Süleyman Ateş = Kâfirlere boyun eğme ve bu Kur'ân ile onlara karşı büyük cihâd et.
Tefhim-ul Kuran = Öyleyse kâfirlere itaat etme ve onlara (Kur'an'la) büyük bir cihad ver.
Ümit Şimşek = Kâfirlere boyun eğme. Bu Kur'ân ile, onlara karşı büyük bir gayretle cihad et.
Yaşar Nuri Öztürk = Artık inkârcılara boyun eğme, onlara karşı Kur'an ile zorlu bir cihat aç.
İskender Ali Mihr = Artık kâfirlere itaat etme ve O’nunla (Bu Kur’ân ile), onlarla büyük cihadla savaş!
İlyas Yorulmaz = Sakın ola gerçek doğruları kabul etmeyenlere itaat etme ve büyük bir gayretle onlarla mücadele et.