وَحَدَائِقَ غُلْبًا
Ve hadâika gulbâ(gulben).
ve hadâika | : ve bahçeler |
gulben | : sık ağaçlı, iç içe olmuş, dalları birbirine girmiş |
Diyanet İşleri = (27-32) Böylece sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için orada taneler, üzümler, yoncalar, zeytinler, hurmalıklar, sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve otlaklar ortaya çıkardık.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve çeşitli büyük ağaçları bulunan bahçeler.
Abdullah Parlıyan = iri ve sık ağaçlı bahçeler,
Adem Uğur = İri ve sık ağaçlı bahçeler,
Ahmed Hulusi = Sık ve iri ağaçlı bahçeler,
Ahmet Tekin = İri ve sık ağaçlı bahçeler düzenledik.
Ahmet Varol = Sık ağaçlı bahçeler,
Ali Bulaç = Boyları birbiriyle yarışan ve içiçe girmiş ağaçlı bahçeler.
Ali Fikri Yavuz = Ağaçları göğe doğru yükselen bahçeler,
Ali Ünal = Gür ağaçlı sık bahçeler,
Bayraktar Bayraklı = (25-32) Doğrusu, suyu bol bol indirmekteyiz. Sonra toprağı göz göz yardık, oradan ekinler, üzüm bağları, sebzeler, zeytin ve hurma ağaçları, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. Bütün bunlar, sizi ve hayvanlarınızı yararlandırmak içindir.[723]
Bekir Sadak = (26-31) Sonra yeryuzunu iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, uzumler, sebzeler, zeytin, hurma agaclari ve bahcelerde koca koca agacli meyveler ve cayirlar bitirmekteyiz.
Celal Yıldırım = (27-28-29-30-31) Orada dâne, üzüm, yonca, zeytin, hurma, sık ve büyük ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitiririz.
Cemal Külünkoğlu = (26-31) Sonra toprağı (bitkileri çıkarmak için) göz göz yardık. Böylece onda taneler bitirdik. Üzüm (bağları) ve yoncalar, zeytin (ağaçları) ve hurmalıklar, boyları birbiriyle yarışan iç içe girmiş ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar yetiştirdik.
Diyanet İşleri (eski) = (26-31) Sonra yeryüzünü iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, üzümler, sebzeler, zeytin, hurma ağaçları ve bahçelerde koca koca ağaçlı meyveler ve çayırlar bitirmekteyiz.
Diyanet Vakfi = (25-32) Şöyle ki: Yağmurlar yağdırdık. Sonra toprağı göz göz yardık da oradan ekinler, üzüm bağları, sebzeler, zeytin ve hurma ağaçları, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. (Bütün bunlar) sizi ve hayvanlarınızı yararlandırmak içindir.
Edip Yüksel = İri ve sık ağaçlı bahçeler,
Elmalılı Hamdi Yazır = Âfâka ser çekmiş dilber bağçeler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = afaka ser çekmiş dilber (gönül alan) bahçeler,
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İri ve sık ağaçlı bahçeler,
Gültekin Onan = Boyları birbiriyle yarışan ve içiçe girmiş ağaçlı bahçeler.
Harun Yıldırım = Sık ve bol ağaçlı bahçeler.
Hasan Basri Çantay = Sık ve bol ağaçlı (diğer) bahçeler,
Hayrat Neşriyat = (27-32) Böylece orada size ve hayvanlarınıza bir fayda olmak üzere, ekinler, üzüm bağları, yoncalar, zeytinlikler, hurmalıklar, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik.
İbni Kesir = Sık ve bol ağaçlı bahçeler.
Kadri Çelik = Sık ve bol ağaçlı bahçeler.
Muhammed Esed = ve ağaçlarla dolu bahçeler,
Mustafa İslamoğlu = balta girmemiş sulak ormanlar,
Ömer Nasuhi Bilmen = (30-32) Ve ağaçları birbirine girmiş büyük bahçeler. Ve meyveler ve mer'alar (vücuda getirdik). Sizin ve hayvanlarınızın faidelenmesi için.
Ömer Öngüt = İri ve sık ağaçlı bahçeler.
Şaban Piriş = İri ağaçlı bahçeler.
Sadık Türkmen = Sık ağaçlı bahçeler...
Seyyid Kutub = İri ve sık ağaçlı bahçeler.
Suat Yıldırım = (24-31) Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın: Biz yağmuru gökten şırıl şırıl döktük. Sonra nebat bitsin diye, toprağı iyice sürdük, Orada hububatlar, taneler, üzümler ve yoncalar, zeytinler ve hurmalar, ağaçları gür ve sık bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik.
Süleyman Ateş = İri ve gür bahçeler,
Tefhim-ul Kuran = Boyları iri ve birbiri içine girmiş ağaçlı bahçeler.
Ümit Şimşek = Bol ağaçlı bahçeler,
Yaşar Nuri Öztürk = Gür çimenli, bol ağaçlı bahçeler,
İskender Ali Mihr = Ve ağaçları iç içe olmuş (dalları birbirine girmiş) bahçeler.
İlyas Yorulmaz = Çeşitli meyve bahçeleri.