فَأَصْبَحَتْ كَالصَّرِيمِ
Fe asbahat kes sarîm(sarîmi).
Diyanet İşleri = Böylece bahçe, (anızı) yakılmış toprağa döndü.
Abdulbaki Gölpınarlı = Derken bahçe, bütün mahsûlü kesilip biçilmiş, kupkuru çorak bir yere, bir çöle dönmüştü.
Abdullah Parlıyan = Derken bahçe kapkara kesilip çorak bir yere dönüvermişti.
Adem Uğur = Bahçe kapkara kesildi.
Ahmed Hulusi = Kuruyup kararıverdi (o bahçe)!
Ahmet Tekin = Bağlar, bahçeler yangın yerine dönmüş, simsiyah kesilmişti.
Ahmet Varol = Böylece (bahçe) kapkara oluverdi.
Ali Bulaç = Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup kapkara kesildi.
Ali Fikri Yavuz = O bahçe, kapkara kesiliverdi, (kökünden yandı gitti).
Ali Ünal = Kaplayıverdi de, bahçe siyah bir kül yığını haline geliverdi.
Bayraktar Bayraklı = Bostanları yanıp simsiyah oldu.
Bekir Sadak = (19-20) Ama onlar daha uykudayken Rabbinin katindan gonderilen bir salgin o bahceyi sarivermisti de bahce kapkara kesilmisti.
Celal Yıldırım = Sabaha doğru bahçe (yok olup) siyah bir kül (yığını halin)e döndü.
Cemal Külünkoğlu = (19-20) Ancak onlar uyurken Rabbin katından gönderilen bir salgın o bahçeyi sarıvermişti de, (bahçe) kökünden kuruyup kapkara kesilmişti.
Diyanet İşleri (eski) = (19-20) Ama onlar daha uykudayken Rabbinin katından gönderilen bir salgın o bahçeyi sarıvermişti de bahçe kapkara kesilmişti.
Diyanet Vakfi = (19-20) Fakat onlar daha uykudayken Rabbinin katından (gönderilen) kuşatıcı bir âfet (ateş) bahçeyi sarıverdi de, bahçe kapkara kesildi.
Edip Yüksel = Ve bahçe meyvesiz kalmıştı.
Elmalılı Hamdi Yazır = Sabaha kadar o bağ sırıma dönüvermişti
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sabaha kadar o bağ sırıma (biçilmiş tarlaya) dönmüştü.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bahçe simsiyah kesiliverdi.
Gültekin Onan = Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup kapkara kesildi.
Harun Yıldırım = Sonunda devşirilmiş gibi oldu.
Hasan Basri Çantay = (O bağçe) simsiyah kesiliverdi.
Hayrat Neşriyat = Derken (bahçe tamâmen yanarak) kapkara kesildi.
İbni Kesir = O, kupkuru kesildi.
Kadri Çelik = Sonunda (bağ) devşirilmişe dönüverdi.
Muhammed Esed = ve ertesi gün (bütün bitkiler) sararıp kurumuştu.
Mustafa İslamoğlu = Derken, ertesi sabah o (bahçe) sırım gibi geçmiş küle dönmüştü.
Ömer Nasuhi Bilmen = (20-21) Artık o bostan yanarak simsiyah kesilmiş gibi bir hale dönüverdi. Derken sabahladıkları vakit birbirlerine seslendiler.
Ömer Öngüt = Bahçe kapkara kesildi.
Şaban Piriş = Sabaha bahçe kapkara kesildi.
Sadık Türkmen = Sonunda o (bahçe) kapkara kesiliverdi.
Seyyid Kutub = Bahçe simsiyah olmuştu.
Suat Yıldırım = (19-20) Fakat onlar henüz uykuda iken, Rabbin tarafından gönderilen bir afet bahçeyi kapladı. Bahçe sabahleyin siyah kül haline geliverdi.
Süleyman Ateş = Bahçe simsiyah kesiliverdi.
Tefhim-ul Kuran = Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup kapkara kesildi.
Ümit Şimşek = Bağ simsiyah küle döndü.
Yaşar Nuri Öztürk = O, simsiyah kesiliverdi.
İskender Ali Mihr = Böylece (mahsul) simsiyah oldu (bahçe kara toprak gibi oldu).
İlyas Yorulmaz = Bahçedeki ürünler kupkuru oluverdi.