وَنَجَّيْنَا الَّذِينَ آمَنُوا وَكَانُوا يَتَّقُونَ
Ve necceynellezîne âmenû ve kânû yettekûn(yettekûne).
ve necceynâ | : ve kurtardık |
ellezîne | : onları |
âmenû | : âmenû oldular, Allah’a ulaşmayı dilediler |
ve kânû | : ve oldular, idiler |
yettekûne | : takva sahibi |
Diyanet İşleri = İnananları ve Allah’a karşı gelmekten sakınanları kurtardık.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve inananları kurtardık ve onlar, çekinen kişilerdi.
Abdullah Parlıyan = Biz yalnızca iman etmiş ve yolunu yordamını Allah'ın kitabıyla bulanları kurtarmış olduk.
Adem Uğur = İnananları kurtardık. Onlar (Allah'tan) korkuyorlardı.
Ahmed Hulusi = İman edip korunanları kurtardık.
Ahmet Tekin = İman ederek, Allah’a sığınıp, emirlerine yapışmaya, günahlardan arınıp, azaptan korunmaya, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranmaya, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olmaya devam edenleri biz kurtardık.
Ahmet Varol = İman eden ve sakınanları kurtardık.
Ali Bulaç = İman edenleri ve sakınanları ise kurtardık.
Ali Fikri Yavuz = (Peygamberleri Salih’e) iman edib de (küfürden) sakınanları ise kurtardık.
Ali Ünal = İman edip, Bize gönülden saygı duyan ve karşı gelmekten, dolayısıyla azabımızdan sakınanları ise kurtardık.
Bayraktar Bayraklı = İnananları ve Allah'tan sakınanları kurtardık.
Bekir Sadak = Inananlari ve Allah'a karsi gelmekten sakinmis olanlari kurtardik. *
Celal Yıldırım = İmân edenleri, (Allah'tan) korkup (fenalıklardan) sakınanları kurtardık.
Cemal Külünkoğlu = İnananları ve Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanları ise kurtardık.
Diyanet İşleri (eski) = İnananları ve Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanları kurtardık.
Diyanet Vakfi = İnananları kurtardık. Onlar (Allah'tan) korkuyorlardı.
Edip Yüksel = İnananları ve erdemli davrananları ise kurtardık.
Elmalılı Hamdi Yazır = İyman edip de korunur olanları ise kurtardık
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İman edip de korunanları ise kurtardık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Biz iman edenleri ve kötülükten sakınanları ise kurtardık.
Gültekin Onan = İnananları ve sakınanları ise kurtardık.
Harun Yıldırım = İnananları kurtardık. Onlar (Allah'tan) korkuyorlardı.
Hasan Basri Çantay = (İçlerinden) îman edib de (Allahdan) korkanları ise kurtardık.
Hayrat Neşriyat = Îmân edip (günahlardan) sakınmakta olanları ise kurtardık.
İbni Kesir = İman edip de korkar olanları da kurtardık.
Kadri Çelik = İman edenleri ve korkup sakınmakta olanları ise kurtardık.
Muhammed Esed = Biz, (yalnızca) imana ermiş olan ve Bize karşı sorumluluk bilinci duyanları kurtardık.
Mustafa İslamoğlu = Ama Biz, iman eden ve sorumluluk bilinciyle kuşananları kurtardık.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve imân etmiş ve ittikâda bulunur olmuş olanları ise necâta erdirdik.
Ömer Öngüt = İman edenleri kurtardık. Onlar Allah'tan korkuyorlardı.
Şaban Piriş = İman edenleri ise, Allah’tan sakınmaları sebebiyle kurtarmıştık.
Sadık Türkmen = Iman eden ve korunup sakınmakta olanları kurtardık.
Seyyid Kutub = İnananları ve Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanları kurtardık.
Suat Yıldırım = İman edip de Allah’a karşı gelmekten sakınanları da kurtardık.
Süleyman Ateş = İnananları ve korunanları kurtardık.
Tefhim-ul Kuran = İman edenleri ve korkup sakınmakta olanları ise kurtardık.
Ümit Şimşek = İman eden ve Allah'a karşı gelmekten sakınanları ise kurtardık.
Yaşar Nuri Öztürk = İnananları kurtardık, onlar korunuyorlardı.
İskender Ali Mihr = Ve âmenû olanları (Allah’a ulaşmayı dileyenleri) kurtardık. Ve (böylece) onlar, takva sahibi olmuşlardı.
İlyas Yorulmaz = Kendilerini korumuş olan iman edenleri bu azaptan kurtardık.