يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّ مِنْ أَزْوَاجِكُمْ وَأَوْلَادِكُمْ عَدُوًّا لَّكُمْ فَاحْذَرُوهُمْ وَإِن تَعْفُوا وَتَصْفَحُوا وَتَغْفِرُوا فَإِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ
Yâ eyhuhellezîne âmenû inne min ezvâcikum ve evlâdikum aduvven lekum fahzerûhum, ve in ta’fû ve tasfehû ve tagfirû fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).
yâ eyyuhâ | : ey |
ellezîne | : o kimseler, onlar, olanlar |
âmenû | : îmân edenler, âmenû olanlar, Allah’a ulaşmayı dileyenler |
inne | : muhakkak ki |
min ezvâci-kum | : sizin eşlerinizden |
ve evlâdi-kum | : ve sizin evlâtlarınız, çocuklarınız |
aduvven | : düşman |
lekum | : sizin için |
fe ahzerû-hum | : artık onlardan sakının |
ve in ta’fû | : ve eğer affederseniz |
ve tasfehû | : ve hoşgörürseniz, kusurlarına bakmazsanız |
ve tagfirû | : ve bağışlamak |
fe | : o taktirde |
inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
gafûrun | : gafûr, bağışlayan, mağfiret eden |
rahîmun | : Rahîm esması ile tecelli eden |
Diyanet İşleri = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olabilecekler vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, hoş görüp vazgeçer ve bağışlarsanız şüphe yok ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ey inananlar, şüphe yok ki eşlerinizin ve evlâtlarınızın bâzısı, düşmandır size, artık sakının onlardan ve bağışlar ve yüzlerine vurmaz ve suçlarını örterseniz artık bilin ki Allah, suçları örter, rahîmdir.
Abdullah Parlıyan = Ey mü'minler! Eş ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır. Bunlar sizi Allah yolundan alıkor ve O'na itaat etmenize köstek olabilirler. Dolayısıyle onlara uymaktan sakının, dikkatli davranın ama hatalarını hoş görür kusurlarını görmez ve bağışlarsanız bilin ki muhakkak Allah tüm suçları örten ve kullarına acıyandır.
Adem Uğur = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, kusurlarını örterseniz, bilin ki, Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Ahmed Hulusi = Ey iman edenler! Muhakkak ki eşlerinizden ve evlatlarınızdan (onların içinden) sizin için düşman vardır! Bundan ötürü onlardan korunun! Eğer affeder, vazgeçer ve bağışlarsanız, muhakkak ki Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir.
Ahmet Tekin = Ey iman edenler, eşlerinizden, çocuklarınızdan size düşman olanlar da var. Onlara karşı dikkatli, ihtiyatlı davranın, onlardan kendinizi koruyun. Onlara sorgusuz sualsiz af ile muamele yaparsanız, yaptıklarını azarlamadan, kınamadan görmezlikten gelirseniz, ayıplarını örter, koruma kalkanına alırsanız Allah da size davranışlarınızın aynıyla mukabele eder. Allah çok bağışlayıcı ve engin merhamet sahibidir.
Ahmet Varol = Ey iman edenler! Şüphesiz sizin eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olan vardır. Onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür ve bağışlarsanız şüphesiz Allah bağışlayandır, merhamet edendir.
Ali Bulaç = Ey iman edenler, gerçek şu ki, sizin eşlerinizden ve çocuklarınızdan bir kısmı sizler için (birer) düşmandırlar. Şu halde onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür (kusurlarını yüzlerine vurmaz) ve bağışlarsanız, artık elbette Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz = Ey iman edenler! Haberiniz olsun ki, zevcelerinizle evlâdlarınızdan bir kısmı, (sizi ibadetten alıkoymak, emirlerinize uymamak suretiyle) size bir nevi düşmandır. O halde onlardan sakının; (kötülüklerinden emin olmayınız). Bununla beraber afv eder, kusurlarına bakmaz, günahlarını örterseniz, şübhe yok ki Allah Gafûr’dur= çok bağışlayandır, Rahîm’dir= çok merhametlidir.
Ali Ünal = Ey iman edenler! Eşleriniz ve çocuklarınız içinde size düşman olanlar bulunabilir. Bu bakımdan, öylelerine karşı dikkatli olun. Bununla birlikte, onların kusurlarını görmezden gelir, müsamahalı olur ve (size karşı, ayrıca dünya işlerindeki) hatalarını bağışlarsanız, bilin ki Allah, bağışlamada pek cömerttir; (bilhassa mü’minlere karşı) hususî rahmet ve merhameti pek bol olandır.
Bayraktar Bayraklı = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlara karşı dikkatli olunuz! Eğer affeder, tedbirinizi alır ve bağışlarsanız, biliniz ki Allah da çok bağışlayıcıdır; çok merhametlidir.
Bekir Sadak = Ey inananlar! Esleriniz ve cocuklarinizdan size dusmanlik edenler olur, onlardan sakinin; ama, siz affeder, suclarini orter ve bagislarsaniz bilin ki Allah da bagislar ve acir.
Celal Yıldırım = Ey imân edenler! Şüphesiz ki, eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır. Onlardan sakının ve eğer affeder, kusurlarını görmezlikten gelir ve bağışlarsanız, şüphesiz ki Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Cemal Külünkoğlu = Ey inananlar! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olabilecekler vardır. Onlardan sakının! Bununla beraber müsamaha eder, kusurlarına bakmaz, onları affederseniz bu da sizin için bir fazilettir. Çünkü Allah affedicidir ve merhameti bol olandır.
Diyanet İşleri (eski) = Ey inananlar! Eşleriniz ve çocuklarınızdan size düşmanlık edenler olur, onlardan sakının; ama, siz affeder, suçlarını örter ve bağışlarsanız bilin ki Allah da bağışlar ve acır.
Diyanet Vakfi = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, kusurlarını örterseniz, bilin ki, Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Edip Yüksel = Ey inananlar, eşleriniz ve çocuklarınız size düşman olabilirler. Öyleyse onlardan sakının. Ama affeder, hoşgörülü davranır ve bağışlarsanız, elbette ALLAH da Bağışlayandır, Rahimdir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ey o bütün iyman edenler! Haberiniz olsun ki çiftleriniz ve evlâdlarınızdan size düşman vardır, onun için onların mahzurlarından sakının, bununla beraber afveder, kusurlarına bakmaz, örterseniz şübhe yok ki Allah gafurdur rahîmdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ey iman edenler, haberiniz olsun ki, eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olan vardır, o halde onlardan sakının! Ne var ki, affeder, kusurlarına bakmaz, örterseniz, şüphe yok ki, Allah, çok bağışlayandır, merhamet edendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz, hoş görür ve bağışlarsanız, bilin ki Allah çok bağışlayan çok merhamet edendir.
Gültekin Onan = Ey inananlar! Gerçek şu ki, sizin eşlerinizden ve çocuklarınızdan bir kısmı sizler için (birer) düşmandırlar. Şu halde onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür (kusurlarını yüzlerine vurmaz) ve bağışlarsanız, artık elbette Tanrı bağışlayandır, esirgeyendir.
Harun Yıldırım = Ey iman edenler, eşlerinizden ve evlatlarınızdan size düşman olanlar vardır. Şu halde onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür ve bağışlarsanız, artık elbette Allah Ğafur’dur, Rahim’dir.
Hasan Basri Çantay = Ey îman edenler, eşlerinizin, evlâdlarınızın içinde hakıykaten size düşman (olanlar) da vardır. O halde onlardan sakının. (Bununla beraber) afveder, kusurlarını başlarına kakmaz, örterseniz şübhesiz Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Hayrat Neşriyat = Ey îmân edenler! Şübhesiz ki eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olan vardır. O hâlde onlardan sakının! Eğer affeder, kusurlarına bakmaz ve bağışlarsanız, artık şübhesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.
İbni Kesir = Ey iman etmiş olanlar; eşlerinizin ve çocuklarınızın içinde size düşmanlık edenler vardır. Onlardan sakının. Ama affeder, kusurlarını başlarına kakmaz ve örterseniz; şüphesiz ki Allah; Gafur'dur, Rahim'dir.
Kadri Çelik = Ey iman edenler! Şüphesiz sizin eşlerinizden ve çocuklarınızdan bir kısmı sizler için (birer) düşmandırlar. O halde onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür ve bağışlarsanız, artık elbette Allah bağışlayandır, esirgeyendir.
Muhammed Esed = Siz ey imana ermiş olanlar! Bakın, eşlerinizden ve çocuklarınızdan bazısı size düşmandır. Öyleyse onlara karşı dikkatli olun! Ama (hatalarını) hoş görür, tahammül eder ve affederseniz, bilin ki Allah çok bağışlayıcıdır, bir rahmet kaynağıdır.
Mustafa İslamoğlu = Siz ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar var. Her ne kadar affedici, hoşgörülü ve bağışlayıcı olsanız da, yine de onlara karşı dikkatli olun! Fakat bilin ki Allah da tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ey imân etmiş olanlar! Şüphe yok ki, zevcelerinizden ve evlâdınızdan sizin için düşman (olanlar) vardır, imdi onlardan sakınınız. Mamaafih, eğer affederseniz, kusurlarına bakmazsanız ve setrederseniz artık şüphe yok ki Allah çok yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir.
Ömer Öngüt = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar da vardır. Onlardan sakının! Affeder, kusurlarına bakmaz, günahlarını örterseniz, şüphe yok ki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Şaban Piriş = -Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır. Onlardan sakının. Eğer, affeder, kusurlarını bakmaz ve bağışlarsanız; Allah da bağışlar ve merhamet eder.
Sadık Türkmen = Ey iman EDENLER! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşmanlık yapabilecekler olabilir. Onlardan sakının/kendinizi koruyun. Ama affeder, hoş görüp vazgeçer ve bağışlarsanız; şüphe yok ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Seyyid Kutub = Ey inananlar! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan bazıları size düşmandır. Onlardan sakının. Eğer affeder, hoş görür, bağışlarsanız muhakkak ki Allah da çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Suat Yıldırım = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve evlatlarınızdan size düşman olanlar da çıkabilir. Böyle olanlara karşı dikkatli olun! Bununla beraber müsamaha eder, kusurlarına bakmaz, onları affederseniz bu da sizin için bir fazilettir. Çünkü Allah da gafûrdur, rahîmdir (affı ve ihsanı boldur. Siz kusurları bağışlarsanız O da size öyle muamele eder).
Süleyman Ateş = Ey inananlar, eşlerinizden ve çocuklarınızdan bazıları size düşmandır. Onlardan sakının. Ama affeder, hoşgörür, bağışlarsanız muhakkak ki Allâh da bağışlayandır, esirgeyendir (O da sizi bağışlar).
Tefhim-ul Kuran = Ey iman edenler, gerçek şu ki, sizin eşlerinizden ve çocuklarınızdan bir kısmı sizler için (birer) düşmandırlar. Şu halde onlardan sakının. Yine de affeder, hoş görür (kusurlarını yüzlerine vurmaz) ve bağışlarsanız, artık elbette Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ümit Şimşek = Ey iman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşman olanlar vardır; onlardan sakının. Fakat affeder, hoş görür ve kusurlarını örterseniz, hiç şüphe yok ki Allah da çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Yaşar Nuri Öztürk = Ey iman edenler! Şu bir gerçek ki, eşlerinizin ve evlatlarınızın içinden size bir düşman vardır; onlara karşı dikkatli olun! Eğer affeder, ellerini tutar, hatalarını görmezden gelirseniz, kuşkusuz, Allah da affedici, merhamet edici olur.
İskender Ali Mihr = Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler)! Muhakkak ki, sizin zevcelerinizden ve evlâtlarınızdan size düşman olanlar vardır. Artık onlardan sakının. Ve eğer onları affeder, kusurlarına bakmazsanız ve bağışlarsanız, o taktirde muhakkak ki Allah; Gafur’dur, Rahîm’dir.
İlyas Yorulmaz = Ey İman edenler! Eşlerinizden ve çocuklarınızdan size düşmanlık yapan olursa, onları uyarın. Eğer onları affederseniz, hoş görür ve bağışlarsanız, Allah da bağışlayan ve merhametli olandır.