أَفَلَا يَعْلَمُ إِذَا بُعْثِرَ مَا فِي الْقُبُورِ
E fe lâ ya’lemu izâ bu’sira mâ fîl kubûr(kubûri).
e | : mi |
fe | : artık |
lâ ya’lemu | : bilmeyecek |
izâ | : olduğu zaman |
bu’sira | : çıkarıldı |
mâ | : şeyler |
fî el kubûri | : kabirlerde |
Diyanet İşleri = (9-11) Acaba o bilmiyor mu ki, kabirlerde bulunanlar çıkarıldığı ve kalplerdeki ortaya konulduğu zaman, işte o gün onların Rabbi kendilerinin her hâlinden mutlaka haberdardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Fakat bilmez mi ki kabirlerdekiler, dışarı çıkınca.
Abdullah Parlıyan = Bilmez mi ki, ahiret günü herkes mezarından ayağa kalkıp dışarı çıktığında
Adem Uğur = Kabirlerde bulunanların diriltilip dışarı atıldığını düşünmez mi?
Ahmed Hulusi = Bilmez mi (insan), kabirlerin (bedenlerin) içindekiler deşilip dışarı çıkartıldığında,
Ahmet Tekin = Kabirlerdekiler fırlatılacağı zaman, hâlâ, halinin ne olacağını kestiremiyor mu?
Ahmet Varol = Bilmez mi ki, kabirlerde olanlar dışarı çıkarıldığı,
Ali Bulaç = Yine de bilmeyecek mi? Kabirlerde olanların 'deşilip dışa atıldığı,'
Ali Fikri Yavuz = Fakat bilmez mi o insan, kabirlerdeki ölüler diriltilib çıkarıldığı;
Ali Ünal = Yoksa, (Rabbisine karşı nankörlük ne demekmiş, bunu) anlamayacağını mı sanıyor, kabirde bulunanlar diriltilip dışarı atıldığı zaman;
Bayraktar Bayraklı = Bilmez mi kabirlerde olanlar yeniden diriltilip dışarı atıldığı zaman!
Bekir Sadak = (9-10) Insan, kabirlerde bulunanlarin cikarilacagi ve kalblerde olanlarin ortaya konulacagi bir zamanin gelecegini bilmez mi?
Celal Yıldırım = (9-10) Kabirlerdekinin deşilip çıkarılacağı, göğüslerde olanın derlenip ortaya konulacağı zamanı acaba bilmiyor mu ?!
Cemal Külünkoğlu = (9-10) Fakat o insan bilmez mi ki, kabirlerdeki ölüler diriltilip çıkarıldığı ve kalplerde gizlenenler ortaya konduğu zaman,
Diyanet İşleri (eski) = (9-10) İnsan, kabirlerde bulunanların çıkarılacağı ve kalblerde olanların ortaya konulacağı bir zamanın geleceğini bilmez mi?
Diyanet Vakfi = (9-11) Kabirlerde bulunanlar diriltilip dışarı atıldığı ve kalplerde gizlenenler ortaya konduğu zaman insan (halinin ne olacağını) düşünmez mi? Şüphesiz Rableri o gün onlardan tamamıyle haberdardır.
Edip Yüksel = Bilmez mi ki, mezardakiler ortaya atıldığı,
Elmalılı Hamdi Yazır = Fakat bilmiyecek mi? Deşildiği zaman o kabirdekiler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bilmiyor mu ki, kabirdekiler deşildiği zaman,
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bilmiyor mu ki, kabirlerin içindekiler fırlatılacak.
Gültekin Onan = Yine de bilmeyecek mi? Kabirlerde olanların deşilip dışa atıldığı,
Harun Yıldırım = Bilmiyor mu, kabirlerde olanların altüst edileceğini?
Hasan Basri Çantay = Haalâ o, (hakıykatı görüp) bilmeyecek mi, kabirlerin içindekiler (eşilib) çıkarıldığı zaman,
Hayrat Neşriyat = (9-11) Fakat (insan) bilmez mi ki, kabirlerin içinde bulunanlar (diriltilip dışarı)çıkarıldığı ve sînelerde bulunan (sır)lar ortaya konulduğu zaman, şübhesiz Rableri o gün onlar(ın her yaptıkların)dan elbette hakkıyla haberdar olandır.
İbni Kesir = Yoksa bilmez mi kabirdekilerin çıkarılacağı zamanı?
Kadri Çelik = Bilmez mi insan, kabirlerde bulunanların çıkarılacağı.
Muhammed Esed = Ama bilmez mi ki (Ahiret Günü,) herkes mezarından ayağa kalkıp dışarı çıktığında,
Mustafa İslamoğlu = O bilmez mi ki; kabirlerde bulunan herkes diriltilip ortaya çıkacağı zaman,
Ömer Nasuhi Bilmen = Bilmez mi ki, kabirlerde olanlar fırlatılacakları zaman,
Ömer Öngüt = O bilmez mi ki kabirlerde olanların diriltilip dışarı atılacağı zamanı?
Şaban Piriş = Hala bilmiyor mu? Mezardakilerin dışa çıkarıldığında ..
Sadık Türkmen = Bilmez mi ki, kabirlerin içindeki şeyler dışarı atıldığı
Seyyid Kutub = Bilmez mi o, kabirlerde olanlar dışarı atıldığı,
Suat Yıldırım = (9-10) Peki o insan, kendisinin ve malının âkıbetini hâlâ bilip anlamayacak mı? Kabirlerde olanlar diriltilip dışarı atıldığı zaman, sinelerin içinde bulunan her şey derlenip ortaya konulduğu zaman,
Süleyman Ateş = Bilmez mi o, kabirlerde olanlar dışarı atıldığı,
Tefhim-ul Kuran = Yine de bilmeyecek mi? Kabirlerde olanların deşilip dışa atıldığı,
Ümit Şimşek = Fakat o bilmiyor mu ki bir gün gelecek, kabirlerde olanlar dışarı atılacak,
Yaşar Nuri Öztürk = Bilmez mi ki o, kabirler içindekiler dışarı fırlatıldığında,
İskender Ali Mihr = Artık kabirlerde olanlar çıkarıldığı zaman, bilmiyorlar mı ki?
İlyas Yorulmaz = İnsan bilmiyor mu? Mezarlarda olanlar diriltilip çıkarıldıklarında.