وَالْوَزْنُ يَوْمَئِذٍ الْحَقُّ فَمَن ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ
Vel veznu yevme izinil hakk(hakku), fe men sekulet mevâzînuhu fe ulâike humul muflihûn(muflihûne).
ve el veznu | : ve tartı, ölçü |
yevme izin | : izin günü |
el hakku | : haktır, gerçektir |
fe | : artık, o zaman |
men | : kim |
sekulet | : ağır geldi |
mevâzînu-hu | : onun tartısı |
fe ulâike | : işte onlar |
hum el muflihûne | : onlar felâha erenlerdir |
Diyanet İşleri = O gün amellerin tartılması da haktır. Kimlerin sevabı ağır basarsa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Abdulbaki Gölpınarlı = O gün tartı olacak, gerçektir bu. Kimlerin iyi amelleri, terazide ağır gelirse onlardır kurtulanlar, muratlarına erenler.
Abdullah Parlıyan = Ölçme ve tartma işi o gün dosdoğru gerçekleşecek ve tartıda doğru ve yararlı davranışlarının yükü ağır gelenler; işte böyleleridir mutluluğa erişecek olanlar.
Adem Uğur = O gün tartı haktır. Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Ahmed Hulusi = O süreçte vezn (her şeyin Allâh hükümlerine göre artısıyla eksisiyle değerlendirilmesi) Hak'tır. . . Artık kimin mizanları (değerlendirilmeleri) ağır basarsa (nefsinde), işte onlar, engelleri yarıp kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Ahmet Tekin = O gün, kullanılacak ölçünün, tartının birimi haktır, adâlettir, Kur’ân hükümleridir. Kimlerin tartıları, sevapları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir.
Ahmet Varol = Gerçek tartı o gündedir. [1] Kimin tartıları ağır gelirse işte kurtuluşa erecekler onlardır.
Ali Bulaç = O gün tartı haktır. Kimin tartıları ağır basarsa, işte kurtulanlar onlardır.
Ali Fikri Yavuz = Kıyamet gününde amellerin tartılması haktır. Kimin iyilikleri kötülüklerinden ağır gelirse, işte onlar, kurtulanlardır.”
Ali Ünal = O gün tartı haktır: (herkesin dünyada yaptıkları mutlaka tartılacak ve kesin netice ortaya çıkacaktır). Artık kimin (hakka uygun) iyilikleri olur da bunlar tartıda ağır basarsa, onlar nihaî başarı ve kurtuluşa ermiş olanlardır.
Bayraktar Bayraklı = O gün, tartı haktır. Kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.[131]
Bekir Sadak = Gercek tarti kiyamet gunundedir. Tartilari agir gelenler, iste onlar kurtulanlardir.
Celal Yıldırım = O gün (amellerin) tartısı haktır. Artık kimlerin tartıları ağır gelirse, işte onlar korktuklarından kurtulup umduklarına kavuşanlardır.
Cemal Külünkoğlu = O (kıyamet) gün(ü herkesin dünyada yaptığını) tartmak haktır. Kimin tartıları (sevap bakımından) ağır gelirse; işte onlar mutluluğa erenlerdir.
Diyanet İşleri (eski) = Gerçek tartı kıyamet günündedir. Tartıları ağır gelenler, işte onlar kurtulanlardır.
Diyanet Vakfi = O gün tartı haktır. Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Edip Yüksel = O gün tartı dosdoğrudur. Tartıları ağır gelenler başarmış olanlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Hem vezn o gün tam hak, artık kimin mizanları ağır basarsa işte onlar, o felâh bulacaklar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O gün tartı tam hakkiyle yapılacaktır. Artık kimin tartıları ağır basarsa, işte onlar, arzularına ereceklerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O gün (amelleri tartacak) terazi haktır. Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtulanlardır.
Gültekin Onan = O gün tartı haktır (dosdoğrudur). Kimin tartıları ağır basarsa, İşte kurtulanlar onlardır.
Harun Yıldırım = O gün tartı haktır. Tartıları ağır gelenler var ya; işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Hasan Basri Çantay = (Herkesin dünyâda yapıb etdiğini) tartmak da o gün hakdır. Artık kim (ler) in terazileri ağır basarsa işte onlar murada erenlerin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat = (Amelleriniz için) hak tartı da o gündür. Artık kimlerin tartıları ağır gelirse, işte kurtuluşa erenler ancak onlardır.
İbni Kesir = Tartı, o gün haktır. Kimin terazisi ağır basarsa; işte onlar, felaha erenlerin kendileridir.
Kadri Çelik = O gün (amelleri tartacak) tartı haktır. Tartıları ağır gelenler, işte onlar kurtulanlardır.
Muhammed Esed = Ve ölçme-tartma işi o Gün dosdoğru gerçekleşecek; ve tartıda (doğru ve yararlı davranışlarının) yükü ağır gelenler; işte böyleleridir mutluluğa erişecek olanlar;
Mustafa İslamoğlu = Ölçme ve değerlendirme o gün hakkıyla gerçekleşir; sonuçta kimin sevabı tartıda ağır gelirse, işte o kesintisiz mutluluğa erişir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Vezin de o günde haktır. Artık her kimin terazileri ağır gelirse işte felâha erenler onlardır.
Ömer Öngüt = Gerçek tartı kıyamet günündedir. Tartıları ağır gelenler, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Şaban Piriş = İşte o gün tartı haktır. Tartıları ağır gelenler, işte onlar, kurtulmuş olanlardır
Sadık Türkmen = O gün tartı gerçektir. Kimin tartıları ağır basarsa, işte onlar kurtulanlardır.
Seyyid Kutub = O gün tam doğru tartı vardır. Kimlerin tartıları ağır çekerse, onlar kurtuluşa ermişlerdir.
Suat Yıldırım = O gün, dünyada yapılan işlerin tartılması kesin gerçekleşecek. Artık kimin iyilikleri kötülüklerinden ağır gelirse, işte onlar muratlarına ereceklerdir.
Süleyman Ateş = O gün tartı tam doğrudur. Kimin (sevâp) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtulanlardır.
Tefhim-ul Kuran = O gün tartı haktır. Kimin tartıları ağır basarsa, işte kurtulanlar onlardır.
Ümit Şimşek = Kıyamet gününün terazisi gerçektir. Kimin iyilikleri ağır basarsa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Yaşar Nuri Öztürk = O gün, iyi ve kötüyü ayıran ölçü haktır. Artık kimin ölçülüp tartılacak şeyleri ağır basarsa kurtuluşa erenler onlar olacaktır.
İskender Ali Mihr = İzin günü (hesaplaşma günü) tartı (ölçü) haktır (gerçektir). Kimin (sevap) tartıları ağır gelirse, işte onlar, onlar felâha erenlerdir.
İlyas Yorulmaz = O gün (hesap günü) ölçü-tartı mutlak olacak. Kimin tartısı (iyilikleri) ağır basarsa, işte onlar kurtulmuştur.