Önceki Ayet Sonraki Ayet  
7. Sûre A’râf/9

 وَمَنْ خَفَّتْ مَوَازِينُهُ فَأُوْلَئِكَ الَّذِينَ خَسِرُواْ أَنفُسَهُم بِمَا كَانُواْ بِآيَاتِنَا يِظْلِمُونَ

  Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum bimâ kânû bi âyâtinâ yazlimûn(yazlimûne).

Kelime Karşılaştırma
ve men : ve kim
haffet : hafif geldi
mevâzînu-hu : onun tartısı
fe : artık, o zaman
ulâike ellezîne : işte o kimseler, işte onlar
hasirû : hüsranda oldular, hüsrana düştüler (kendilerini hüsrana düşürdüler)
enfuse-hum : onların nefsleri, kendileri
bimâ kânû : olduklarından dolayı
bi âyâti-nâ : âyetlerimize
yazlimûne : zulmediyorlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Ama kimlerin sevabı da hafif gelirse, işte onlar âyetlerimize haksızlık etmiş olmaları sebebiyle kendilerini ziyana sokanlardır.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Kimlerin hafif gelirse onlardır âyetlerimizi inkâr ederek zulmettiklerinden kendilerine yazık edenler.

 Abdullah Parlıyan = “Doğru ve yararlı işler bakımından tartıda yükü hafif gelenler ise mesajlarımızı yakışık almaz biçimde karşılamaları sebebiyle kendilerini zarar ve ziyana sokanlardan olacaklardır.”

 Adem Uğur = Kimin de tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.

 Ahmed Hulusi = Kimin de mizanları (değerlendirilmeleri) hafif gelirse, işte onlar da delillerimize zulmetmeleri dolayısıyla nefslerini hüsrana uğratanların ta kendileridir.

 Ahmet Tekin = Ölçüye tartıya konacak değerdeki amellerinin, sevaplarının kefeleri hafif olanlar, işte onlar, âyetlerimize Kur’ân’ımıza karşı, yakışıksız tavır almaları, âyetlerimizle açıklanan sorumlulukları hiçe saymaları, Kur’ânı’ın tebliğini, hayata geçirilmesini engellemeleri sebebiyle kendilerini, birbirlerini hüsrana uğratanlardır.

 Ahmet Varol = Kimin tartıları hafif gelirse onlar da ayetlerimize karşı haksızlık etmelerinden dolayı kendilerini zarara sokanlardır.

 Ali Bulaç = Kimin tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefislerini hüsrana uğratanlardır.

 Ali Fikri Yavuz = Kimin de tartıları hafif gelirse, işte bunlar da âyetlerimize zulmetmeleri sebebiyle kendilerine yazık edenlerdir.

 Ali Ünal = Buna karşılık, kimin de hakka uygun ve makbul iyilikleri olmayıp tartıları hafif gelirse, öyleleri de, âyetlerimizi hiçe sayan ve onlara karşı sürekli haksızlık etmiş olmalarından dolayı kendi öz canlarını en büyük ziyana uğratmış olanlardır.

 Bayraktar Bayraklı = Kimin de tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettikleri için kendilerini ziyana sokanlardır.

 Bekir Sadak = Tartilari hafif gelenler, ayetlerimize yaptiklari haksizliklardan oturu kendilerini mahvetmis olanlardir.

 Celal Yıldırım = Kimlerin de tartıları hafif gelirse, işte onlar âyetlerimizi (hiçe sayıp) haksızlık etmeleri karşılığında kendilerine yazık edip zarara uğrayanlardır.

 Cemal Külünkoğlu = Kimin de tartıları (sevap bakımından) hafif gelirse; işte onlar, ayetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini zarara uğratanlardır.

 Diyanet İşleri (eski) = Tartıları hafif gelenler, ayetlerimize yaptıkları haksızlıklardan ötürü kendilerini mahvetmiş olanlardır.

 Diyanet Vakfi = Kimin de tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.

 Edip Yüksel = Tartıları hafif gelenler ise ayetlerimize karşı haksız davranarak kişiliklerini yitirmiş olanlardır.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Kimin de mizanları hafif gelirse bunlar da işte âyetlerimize zulmetmelerile kendilerine yazık edenler

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kimin de tartıları hafif gelirse, bunlar da ayetlerimize haksızlık etmeleri yüzünden, kendilerine yazık edenlerdir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar da âyetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır.

 Gültekin Onan = Kimin tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefslerini hüsrana uğratanlardır.

 Harun Yıldırım = Kimin de tartısı hafif gelirse işte onlar ayetlerimize zulmettikleri için nefislerini hüsrana uğratanlardır.

 Hasan Basri Çantay = Kimin de tartıları hafif gelirse bunlar da, âyetlerimize zulmeder oldukları için, kendilerine çok yazık etmiş kimselerdir.

 Hayrat Neşriyat = Kimlerin de tartıları hafif gelirse, işte onlar âyetlerimize (onları bilerek inkâr etmekle) zulmetmekte olduklarından dolayı, kendilerini hüsrâna uğratmış kimselerdir.

 İbni Kesir = Kimin de tartısı hafif gelirse; işte onlar da ayetlerimize zulmeder oldukları için kendilerini ziyana uğratmış olanlardır.

 Kadri Çelik = Tartıları hafif gelenler, ayetlerimize yaptıkları zulümlerden ötürü kendilerini hüsrana sokanlardır.

 Muhammed Esed = Oysa, tartıda yükü hafif çekenler; işte, mesajlarımıza inatla karşı çıkmaları yüzünden kendilerini bedbahtlığa sürükleyecek olanlar da bunlardır.

 Mustafa İslamoğlu = Fakat sevabı tartıda hafif gelen kimseler var ya: işte onlar, mesajlarımıza ettikleri haksızlık yüzünden kendilerini harcayan kimselerdir.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Her kimin de terazileri hafif gelirse onlar da âyetlerimize zulüm etmiş olmaları sebebiyle nefislerini hüsrâna bırakmış kimselerdir.

 Ömer Öngüt = Tartıları hafif gelenler, âyetlerimize yaptıkları haksızlıktan ötürü kendilerine çok yazık etmiş kimselerdir.

 Şaban Piriş = Tartıları hafif gelenler ise, işte onlar da ayetlerimize haksızlık etmekle kendilerini ziyana uğratmış olanların ta kendileridir

 Sadık Türkmen = Kimin de tartıları hafif kalırsa, işte onlar kendilerini kayba uğratanlardır; ayetlerimize karşı zalim olmalarından dolayı!

 Seyyid Kutub = Kimlerin tartıları hafif kalırsa, onlar ayetlerimiz karşısında takındıkları zalimce tutumları yüzünden kendilerini mahvetmiş olurlar.

 Suat Yıldırım = Kimin de sevap tartıları hafif gelirse, onlar da âyetlerimizi hiçe sayıp haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini en büyük ziyana uğratacaklardır.

 Süleyman Ateş = Kimin (sevâp) tartıları hafif gelirse, işte onlar da âyetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır.

 Tefhim-ul Kuran = Kimin de tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefislerini hüsrana uğratanlardır.

 Ümit Şimşek = Tartısı hafif gelenler ise, âyetlerimize ettikleri haksızlık yüzünden kendilerini hüsrana düşürmüş olanlardır.

 Yaşar Nuri Öztürk = Ölçülüp tartılacak şeyleri hafif kalanlara gelince, işte onlar, ayetlerimize karşı zalimce davranışlar sergilemiş oldukları için, öz benliklerini hüsrana itmiş olacaklar.

 İskender Ali Mihr = Ve kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize zulmettiklerinden dolayı nefslerini hüsrana düşürmüş olanlardır.

 İlyas Yorulmaz = Kiminde tartısı (iyilikleri) hafif gelirse, ayetlerimize haksızlık etmelerinden dolayı, kendilerine yazık etmiş olanlar böyleleridir.