وَمِنَ النَّاسِ مَن يَقُولُ آمَنَّا بِاللّهِ وَبِالْيَوْمِ الآخِرِ وَمَا هُم بِمُؤْمِنِينَ
Ve minen nâsi men yekûlu âmennâ billâhi ve bil yevmil âhıri ve mâ hum bi mu’minîn(mu’minîne).
ve min en nâsi | : ve insanlardan bir kısmı |
men | : kimse, kişi |
yekûlu | : der, söyler |
âmennâ | : biz îmân ettik |
billâhi (bi allâhi) | : Allah’a |
ve | : ve |
bi el yevmi el âhıri | : sonraki güne, ölümden evvel ruhun Allah’a ulaşacağı güne |
ve mâ | : ve değil |
hum | : onlar |
bi mu’minîne | : mü’minler, mü’min olanlar |
Diyanet İşleri = İnsanlardan, inanmadıkları hâlde, “Allah’a ve ahiret gününe inandık” diyenler de vardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = İnsanlardan Allah'a ve son güne inandık diyenler de var, inanmamışlardır.
Abdullah Parlıyan = İnsanlardan öyle kimseler vardır ki gerçekte inanmadıkları halde “Biz Allah'a ve ahiret gününe inandık” derler.
Adem Uğur = İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde "Allah'a ve ahiret gününe inandık" derler.
Ahmed Hulusi = İnsanlardan bir kısmı "B" işareti kapsamınca (varlıklarını Allâh Esmâ'sının oluşturduğu inancıyla) Allâh'a ve âhiret süreçlerine (sonsuzluk içinde, kendilerinden açığa çıkanın sonuçlarını yaşayarak yer alacaklarına) iman ettiklerini söylerler; ne var ki imanları gerçekte bu kapsamda değildir!
Ahmet Tekin = Sözde, 'Allah’a, Allah’a imanın gerektirdiği esaslara ve âhiret gününe iman ettik' diyen bazı insanlar var ki, bunlar gerçekte mü’min değildirler.
Ahmet Varol = İnsanların içinde: 'Biz Allah'a ve ahiret gününe iman ettik' diyen ama gerçekte iman etmiş olmayan birtakım kimseler bulunmaktadır.
Ali Bulaç = İnsanlardan öyleleri vardır ki: "Biz Allah'a ve ahiret gününe iman ettik" derler; oysa inanmış değillerdir.
Ali Fikri Yavuz = İnsanlardan bir kısmı vardır ki, biz Allah’a ve kıyamet gününe inandık, derler. Halbuki onlar, iman edenler değillerdir.
Ali Ünal = İnsanlar içinde öyleleri de var ki, hiç de inanmış olmadıkları halde, (insaniyete yakışmayan bir tavır olarak dilleriyle) “Allah’a da, Âhiret Günü’ne de inandık!” deyip durmaktadırlar.
Bayraktar Bayraklı = İnsanlardan bazıları inanmadıkları halde, “Allah'a ve âhiret gününe inandık” derler.[10]
Bekir Sadak = Insanlardan, inanmadiklari halde, «Allah'a ve ahiret gunune inandik» diyenler vardir.
Celal Yıldırım = İnsanlardan öyleler de var ki, inanmadıkları halde Allah'a ve âhiret gününe inandık derler.
Cemal Külünkoğlu = Ve insanlardan öyle kimseler vardır ki, gerçekte inanmadıkları halde “Biz Allah'a ve ahiret gününe inanıyoruz” derler.
Diyanet İşleri (eski) = İnsanlardan, inanmadıkları halde, 'Allah'a ve ahiret gününe inandık' diyenler vardır.
Diyanet Vakfi = İnsanlardan bazıları da vardır ki, inanmadıkları halde «Allah'a ve ahiret gününe inandık» derler.
Edip Yüksel = Halktan öyle kimseler var ki aslında inanmadıkları halde 'ALLAH'a ve ahiret gününe inandık,' derler.
Elmalılı Hamdi Yazır = İnsanlar içinden kimisi de vardır ki Allaha ve son güne iman ettik derler de mü'min değillerdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İnsanların içinde kimi de vardır ki: «Allah'a ve ahiret gününe inandık» derler; halbuki iman etmiş değillerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İnsanlardan öyleleri de vardır ki, inanmadıkları halde, «Allah'a ve ahiret gününe inandık.» derler.
Gültekin Onan = İnsanlardan öyleleri vardır ki "Tanrı'ya ve ahiret gününe inandık" derler; (oysa) onlar inançlı değildir.
Harun Yıldırım = İnsanlardan öyleleri de vardır ki: “Biz Allah’a ve âhiret gününe îmân ettik!” derler. Halbuki onlar, mü’min değillerdir.
Hasan Basri Çantay = İnsanlardan öyle kimseler vardır ki kendileri îman etmiş olmadıkları halde, «Allaha ve âhiret gününe inandık» derler. Halbuki onlar inanıcı (insan) lar değildir.
Hayrat Neşriyat = İnsanlardan öyleleri de vardır ki, kendileri inanan kimseler olmadıkları hâlde: 'Allah’a ve âhiret gününe îmân ettik' derler.
İbni Kesir = İnsanlardan öyleleri vardır ki inanmadıkları halde Allah'a ve ahiret gününe inandık, derler.
Kadri Çelik = İnsanlardan, müminlerden olmadıkları halde, “Allah'a ve ahiret gününe iman ettik” diyenler vardır.
Muhammed Esed = Ve öyle kimseler var ki, gerçekte inanmadıkları halde "Biz Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanıyoruz" derler.
Mustafa İslamoğlu = İnsanlardan öyleleri de var ki, "Allah'a ve ahiret gününe inandık" der(ler); ama onlar mü'min değiller.
Ömer Nasuhi Bilmen = İnsanlardan birtakımı da, «Biz Allah'a ve ahiret gününe inandık,» derler. Halbuki onlar inanmış değillerdir.
Ömer Öngüt = İnsanların bir takımları vardır ki, inanmadıkları halde: “Allah'a ve ahiret gününe inandık. ” derler.
Şaban Piriş = İnsanlardan bir kısmı da inanmadığı halde: -Allah’a ve ahiret gününe inandık, diyen kimselerdir.
Sadık Türkmen = Insanlardan o kimseler: “Biz Allah’a ve ahiret gününe inandık” der. Oysa onlar inanmıyorlar.
Seyyid Kutub = Kimi insanlar var ki; «Allah'a ve Ahiret gününe inandık» derler, ama aslında inanmamışlardır.
Suat Yıldırım = Öyle insanlar da vardır ki "Allah’a ve âhiret gününe inandık." derler; Oysa iman etmemişlerdir.
Süleyman Ateş = İnsanlardan öyleleri de vardır ki, inanmadıkları halde "Allah'a ve âhiret gününe inandık" derler.
Tefhim-ul Kuran = İnsanlardan öyleleri vardır ki: «Biz Allah'a ve ahiret gününe iman ettik.» derler; oysa onlar inanmış değildirler.
Ümit Şimşek = Bir de insanlardan, inanmadıkları halde, 'Allah'a ve âhiret gününe iman ettik' diyenler vardır.
Yaşar Nuri Öztürk = İnsanlar içinden bazıları vardır, "Allah'a ve âhıret gününe inandık" derler ama onlar inanmış değillerdir.
İskender Ali Mihr = Ve insanlardan bir kısmı derler ki: “Biz Allah’a ve ahiret gününe (hayatta iken ruhun Allah’a ulaşacağı güne) îmân ettik.” Ve onlar mü’min değillerdir.
İlyas Yorulmaz = İnsanlardan, inanmadıkları halde “Allah’a ve ahiret gününe inandık” diyenler var.