Önceki Ayet Sonraki Ayet  
39. Sûre Zümer/72

 قِيلَ ادْخُلُوا أَبْوَابَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا فَبِئْسَ مَثْوَى الْمُتَكَبِّرِينَ

  Kîledhulû ebvâbe cehenneme hâlidîne fîhâ, fe bi’se mesvâl mutekebbirîn(mutekebbirîne).

Kelime Karşılaştırma
kîle : denildi
udhulû : dahil olun, girin
ebvâbe : kapılar
cehenneme : cehennem
hâlidîne : ebedî olarak, ebediyyen
fî-hâ : orada
fe : böylece, artık
bi’se : ne kötü
mesvâ : mesva, kalınacak yer
el mutekebbirîne : kibirlenenler, büyüklenenler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlara şöyle denir: “İçinde ebedî kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların kalacağı yer ne kötüdür!”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Girin denilir cehennem kapılarından, ebedî kalırsınız orada; ululananların ne de kötüdür yurtları.

 Abdullah Parlıyan = Ve onlara: “Artık ebedi olarak kalacağınız cehennemin kapılarından girin içeri!” denilecektir. Büyüklük taslayanlar için ne kötü bir yerdir orası.

 Adem Uğur = Onlara: İçinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin; kibirlenenlerin yeri ne kötü! denilir.

 Ahmed Hulusi = Denildi ki: "Girin cehennemin kapılarından, orada sonsuza dek kalacaksınız. . . Kibirli, benliklerinden vazgeçemeyenlerin kalacakları yer ne kötüdür!"

 Ahmet Tekin = Onlara:'İçinde ebedî kalacağınız Cehennem’e, kapılarından girin. Büyüklük taslayarak serkeşlik, zorbalık ve diktatörlük yapan iktidar sahiplerinin devamlı ikametgâhları ne kötüdür' denilir.

 Ahmet Varol = 'İçinde sonsuza kadar kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Büyüklenenlerin barınakları ne kadar da kötüdür!' denir.

 Ali Bulaç = Dediler ki: "İçinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin. Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri ne kötüdür."

 Ali Fikri Yavuz = (Onlara melekler tarafından şöyle) denilir: “- Girin cehennemin kapılarından, ebediyyen içinde kalmak üzere...”İşte bak, büyüklük taslıyanların yeri ne kötüdür!...

 Ali Ünal = Onlara, “Orada sonsuzca kalmak üzere girin Cehennem’in kapılarından içeri!” denir. Büyüklük taslayıp, iman etmeyi kibirine yediremeyenlerin barınağı ne de fenadır!

 Bayraktar Bayraklı = Onlara, “Süreli olarak kalacağınız cehennemin kapılarından içeri giriniz” denilecektir. İşte böyle, kibirlenenlerin yeri ne kötüdür!

 Bekir Sadak = Onlara: «Temelli kalacaginiz cehennemin kapilarindan girin; boburlenenlerin duragi ne kotudur!» denir.

 Celal Yıldırım = Onlara, içinde devamlı kalacakları Cehennem'in kapılarından girin (denilir). Büyüklük taslayanların kaldıkları yer ne kötü!.

 Cemal Külünkoğlu = (Onlara:) “Ebedî olarak içinde kalmak üzere girin cehennemin kapılarından” denir. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!

 Diyanet İşleri (eski) = Onlara: 'Temelli kalacağınız cehennemin kapılarından girin; böbürlenenlerin durağı ne kötüdür!' denir.

 Diyanet Vakfi = "O halde içinde ebedi kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Kibirlenenlerin yeri ne kötüymüş!" denilmiştir.

 Edip Yüksel = Dediler ki: «İçinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin. Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri ne kötüdür.»

 Elmalılı Hamdi Yazır = Onlara: «Temelli kalacaginiz cehennemin kapilarindan girin; boburlenenlerin duragi ne kotudur!» denir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onlara: «Girin cehennemin kapılarından, ebediyyen içinde kalmak üzere!» denir. Bak, büyüklük taslayanların yeri ne kötü!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Onlara): «Ebedî olarak içinde kalmak üzere girin cehennemin kapılarından» denir. Bak, büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!

 Gültekin Onan = Dediler ki: "İçinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin. Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri ne kötüdür."

 Harun Yıldırım = Onlara: İçinde ebedî kalacağınız cehennemin kapılarından girin; kibirlenenlerin yeri ne kötü! denilir.

 Hasan Basri Çantay = Denildi: «İçinizde ebedî olduğunuz halde girin cehennemin kapılarından. Kibir taslayanların karargâhı ne kötü»!

 Hayrat Neşriyat = (Onlara:) 'İçinde ebediyen kalıcı kimseler olarak Cehennemin kapılarından girin!' denilir. Artık kibirlenenlerin yeri ne fenâdır!

 İbni Kesir = Onlara denildi ki: İçinde temelli kalacağınız cehennemin kapılarından girin. Büyüklenenlerin durağı ne kötüdür.

 Kadri Çelik = Onlara, “İçinde temelli kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin. Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri pek de kötüdür” denir.

 Muhammed Esed = (ve) onlara: "Artık oturup kalacağınız cehennemin kapılarından girin içeri!" denilecektir. Büyüklük taslayanlar için ne dehşetli bir mekandır orası!

 Mustafa İslamoğlu = Onlara denilecek ki: "İçinde yerleşip kalmak üzere cehennemin kapılarından girin!" Sahi, küstahça böbürlenenler için ne berbat bir meskendir orası!

 Ömer Nasuhi Bilmen = Denilir ki: «Cehennemin kapılarına, içinde ebedîyyen kalmak üzere giriniz. Artık ne fena böbürlenenlerin ikametgâhı!»

 Ömer Öngüt = "Ebedî olarak içinde kalmak üzere girin cehennemin kapılarından! O kendini beğenmişlerin yerleşip kalacakları yer ne kötüdür!" denilir.

 Şaban Piriş = Onlara: -İçinde ebedi kalmak üzere cehennem kapılarından girin içeri! Büyüklenenler için ne kötü bir yurt, denir.

 Sadık Türkmen = Denilir ki: “Cehennemin kapılarından girin. Orada (hiç ölmeden) sonsuz kalıcılar olarak!.. Kibirlenenlerin barınağı ne de kötüymüş!”

 Seyyid Kutub = «O halde içinde ebedi kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Kibirlenenlerin durağı ne kötüdür,» denir.

 Suat Yıldırım = "Cehennemin kapılarından orada ebedi kalmak üzere, girin! Allah’a karşı büyüklük taslayanların kalacakları yer, ne fena bir yer!" denilir.

 Süleyman Ateş = "O halde içinde ebedi kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Kibirlenenlerin yeri ne kötüymüş!" denilmiştir.

 Tefhim-ul Kuran = Dediler ki: «İçinde ebedi kalıcılar olarak cehennemin kapılarından (içeri) girin. Büyüklüğe kapılanların konaklama yeri ne kötüdür.»

 Ümit Şimşek = Onlara 'Ebediyen kalmak üzere girin Cehennemin kapılarından' denir. Büyüklük taslayanların yeri ne kötüdür!

 Yaşar Nuri Öztürk = Şöyle denilir: "Girin cehennemin kapılarından! Orada sürekli kalacaksınız. Büyüklük taslayanların barınağı ne de kötüymüş!"

 İskender Ali Mihr = (Onlara): “Orada ebediyyen kalmak üzere cehennemin kapılarından girin!” denildi. Artık kibirlenenlerin mesvası (kalacağı yer) ne kötü.

 İlyas Yorulmaz = İnkâr edenlere “Cehennem kapılarından içeri sürekli kalmak üzere girin. Orası kibirlenip büyüklenenler için kalınacak yer olarak ne kadar kötü bir yer” denilecek.