فَمَا مِنكُم مِّنْ أَحَدٍ عَنْهُ حَاجِزِينَ
Fe mâ minkum min ehadin anhu hâcizîn(hâcizîne).
Diyanet İşleri = Hiçbiriniz de bu cezayı engelleyip ondan savamazdı.
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık buna mâni olamazdı sizden hiçbir kimsecik.
Abdullah Parlıyan = O zaman sizden hiç kimse O'nu bizden kurtaramaz, azabı O'nun üzerinden savuşturamazdı.
Adem Uğur = Hiçbiriniz buna mâni de olamazdınız.
Ahmed Hulusi = Sizden hiçbir kimse de buna engel olamazdınız.
Ahmet Tekin = O vakit, sizden hiç biriniz buna engel de olamazdınız, onu savunamazdınız da.
Ahmet Varol = O zaman sizden hiçbir kimse buna engel olamazdı.
Ali Bulaç = O zaman, sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
Ali Fikri Yavuz = O vakit, sizden hiç biriniz O’na siper de olamazdınız.
Ali Ünal = İçinizde hiç kimse de buna mani olamazdı.
Bayraktar Bayraklı = (44-47) Eğer Peygamber bize atfen bazı sözler uydurmaya kalkışsaydı, elbette onu bundan dolayı kıskıvrak yakalardık; sonra da onun şah damarını keser atardık. Hiçbiriniz buna engel de olamazdınız.[671]
Bekir Sadak = Hicbiriniz de onu koruyamazdiniz.
Celal Yıldırım = Sizden hiç biriniz de O'ndan (gelecek olan azabı), arayerde engeller olup savamazdı.
Cemal Külünkoğlu = (46-47) Sonra onun can damarını keserdik (onu yaşatmazdık). Sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
Diyanet İşleri (eski) = Hiçbiriniz de onu koruyamazdınız.
Diyanet Vakfi = Hiçbiriniz buna mâni de olamazdınız.
Edip Yüksel = Ve sizden kimse de buna engel olamazdı.
Elmalılı Hamdi Yazır = O vakıt sizden hiç biriniz ona siper de olamazdınız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O vakit sizden hiçbiriniz ona siper de olamazdınız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O vakit sizden hiçbiriniz ona siper de olamazdınız.
Gültekin Onan = O zaman, sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
Harun Yıldırım = Sizden hiçbir kimse bunu ona yapmamıza engel olamazdı.
Hasan Basri Çantay = O vakit sizden hiçbiriniz buna mâni de olamazdınız.
Hayrat Neşriyat = O takdirde (de) sizden hiçbir kimse ondan (bunu) men' ediciler değildir.
İbni Kesir = O zaman sizden hiç biriniz de buna engel olamazdınız.
Kadri Çelik = O zaman, sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
Muhammed Esed = ve hiç biriniz o'nu koruyamazdı!
Mustafa İslamoğlu = da, sizden hiç kimse buna engel olamazdı.
Ömer Nasuhi Bilmen = (47-48) Artık sizden bir kimse de yoktur ki, ondan men ediciler olabilsinler. Ve şüphe yok ki, o (Kur'ânı Mübîn) muttakîler için elbette bir mev'izadır.
Ömer Öngüt = Sizden hiç kimse onu koruyamazdı.
Şaban Piriş = Sizden hiç kimse de buna engel olamazdı.
Sadık Türkmen = Sizden hiçbiriniz de buna engel olamazdı.
Seyyid Kutub = Hiçbiriniz de onu koruyamazdınız.
Suat Yıldırım = Sizden kimse de buna mani olamazdı.
Süleyman Ateş = Sizden hiç kimse buna engel olamazdı.
Tefhim-ul Kuran = O zaman, sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
Ümit Şimşek = Hiçbiriniz de bunu önleyemezdi.
Yaşar Nuri Öztürk = Sizin hiçbiriniz ona siper de olamazdınız.
İskender Ali Mihr = Ayrıca sizden hiçbiriniz ondan men edici olamaz (buna mani olamaz).
İlyas Yorulmaz = Sizden hiçbir kimse de buna engel olamazdı.