أَعِندَهُ عِلْمُ الْغَيْبِ فَهُوَ يَرَى
E indehu ilmul gaybi fe huve yerâ.
Diyanet İşleri = Gayb’ın ilmi kendi yanında da o gerçeği mi görüyor?
Abdulbaki Gölpınarlı = Gizli şeylere âit bilgi, onun katında mı da görmede.
Abdullah Parlıyan = Gizli şeylere ait bilgi O'nun yanındadır da, o mu görüyor?
Adem Uğur = Acaba gaybın bilgisi kendi yanındadır da o görüyor mu?
Ahmed Hulusi = Gaybın ilmi onun indînde de, o mu görüyor?
Ahmet Tekin = Gayb âlemindeki, Levh-i Mahfuz’daki bilgiler onun yanında da, âhiretteki cezasını, kendi yerine başkalarının çektiğini mi görüyor?
Ahmet Varol = Gayb ilmi onun yanında da o görüyor mu?
Ali Bulaç = Gaybın ilmi onun yanında da o mu görüyor?
Ali Fikri Yavuz = Gaybın ilmi, o cimrinin yanındadır da, (başkasının günahını kaldıracağını, bir gerçek olarak) kendisi mi görüyor?
Ali Ünal = Acaba gaybın bilgisine sahip de, (gelecekte olacakları mı) görüyor?
Bayraktar Bayraklı = Gaybın bilgisi o adamın yanında da, o görüyor mu?
Bekir Sadak = Gorulmeyenin ilmi yaninda da o mu goruyor?
Celal Yıldırım = Gaybın ilmi, onun yanındadır da onu o mu görüyor?
Cemal Külünkoğlu = O, insan kavrayışının ötesindeki şeyin bilgisine sahip (olduğunu) ve böylece (onu açıkça) görebildiğini mi iddia ediyor?
Diyanet İşleri (eski) = Görülmeyenin ilmi yanında da o mu görüyor?
Diyanet Vakfi = Acaba gaybın bilgisi kendi yanındadır da o görüyor mu?
Edip Yüksel = Gizemlerin bilgisine mi sahiptir ki (geleceği) görüyor?
Elmalılı Hamdi Yazır = Gayb ılmi yanında da artık görüyor mu?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Gaybın bilgisi yanında da görüyor mu?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Gaybın bilgisi kendi yanındadır da, o mu görüyor?
Gültekin Onan = Gaybın ilmi onun yanında da o mu görüyor?
Harun Yıldırım = Gaybın ilmi onun yanında da o mu görüyor?
Hasan Basri Çantay = Gaybın ilmi onun nezdindedir de kendisi mi görüyor?!
Hayrat Neşriyat = Gaybın ilmi onun yanında mıdır ki, o (amelinin netîcesini) görüyor (da göze alabiliyor)!
İbni Kesir = Gaybın bilgisi onun yanındadır da kendisi mi görüyor?
Kadri Çelik = Yoksa gayb ilmi onun yanındadır da o mu görüyor?
Muhammed Esed = O, insan kavrayışının ötesindeki şeyin bilgisine sahip (olduğunu) ve böylece (onu açıkça) görebil(diğini mi iddia ed)iyor?
Mustafa İslamoğlu = Şimdi o, gaybın bilgisine sahip olduğunu, onu gözlemlediğini mi iddia ediyor?
Ömer Nasuhi Bilmen = (33-35) Şimdi gördün mü o kimseyi ki, (imândan) yüz çevirdi. Ve biraz şey verdi, mütebakisini de men etti. Ya gayba ait bilgi onun yanında mıdır ki, artık o görüyor.
Ömer Öngüt = Gaybın bilgisi onun yanındadır da, o kendisi mi görüyor?
Şaban Piriş = Gaybın ilmi onun yanında da, o mu görüyor?
Sadık Türkmen = Sanki gayb ilmi onun yanında mı ki görüyor?
Seyyid Kutub = Acaba gaybın bilgisine sahiptir de o alemin sırlarını mı görüyor?
Suat Yıldırım = Gaypların bilgisi onun yanındadır da onları kendisi mi görüyor?
Süleyman Ateş = Gayb'ın bilgisi kendi yanında da o mu (âlemin esrarını) görüyor?
Tefhim-ul Kuran = Gaybın ilmi onun yanındadır da o mu görüyor?
Ümit Şimşek = Yoksa kendisinde gayb bilgisi var da görünmeyen âlemleri mi görüyor?
Yaşar Nuri Öztürk = Gaybın bilgisi onun yanında da o mu görüyor?
İskender Ali Mihr = Gaybın ilmi onun yanında mı? Böylece o mu görüyor?
İlyas Yorulmaz = Bilenmeyenlerin bilgisi onun yanında da, geleceği görerek mi (tükenecek korkusuyla) cimrilik yapıyor?