فَأَخْرَجْنَا مَن كَانَ فِيهَا مِنَ الْمُؤْمِنِينَ
Fe ahrecnâ men kâne fîhâ minel mû’minîn(mû’minîne).
fe | : o zaman, sonra |
ahrecnâ | : çıkardık |
men kâne | : kim varsa |
fî-hâ | : orada |
min el mû’minîne | : mü’minlerden |
Diyanet İşleri = Orada (Lût’un yöresinde) bulunan mü’minleri çıkardık.
Abdulbaki Gölpınarlı = Derken, orada inananlardan kim varsa çıkarmıştık.
Abdullah Parlıyan = Derken orada inananlardan kim varsa, çıkarmıştık.
Adem Uğur = Bunun üzerine orada bulunan müminleri çıkardık.
Ahmed Hulusi = Biz de, orada iman edenlerden kim varsa çıkardık.
Ahmet Tekin = 'Bunun üzerine orada bulunan mü’minleri çıkardık.'
Ahmet Varol = Derken orada mü'minlerden kim varsa çıkardık.
Ali Bulaç = Bu arada, mü'minlerden orda kim varsa çıkardık.
Ali Fikri Yavuz = Nihayet Lût’un memleketinde bulunan müminleri (oradan) çıkardık, (ki kalan kâfirleri helâk edelim).
Ali Ünal = (Derken elçilerimiz o topluluğa vardılar ve önce) orada bulunan mü’minleri (azap menzilinin dışına) çıkardık.
Bayraktar Bayraklı = Bunun üzerine orada bulunan müminleri çıkardık.
Bekir Sadak = Bunun uzerine, suclu milletin arasinda bulunan muminleri cikardik.
Celal Yıldırım = Bunun için orada bulunan mü'minleri çıkardık.
Cemal Külünkoğlu = Bu arada, (Lût'a) inananlardan orda (Sodom'da) kim varsa onları çıkardık.
Diyanet İşleri (eski) = Bunun üzerine, suçlu milletin arasında bulunan müminleri çıkardık.
Diyanet Vakfi = Bunun üzerine orada bulunan müminleri çıkardık.
Edip Yüksel = Sonra, orada inananlardan kim varsa çıkardık.
Elmalılı Hamdi Yazır = Binnetîce orada bulunan mü'minleri çıkardık
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Nihayet orada bulunan müminleri çıkardık,
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Nihayet biz müminlerden orada bulunan kimseleri çıkardık.
Gültekin Onan = Bu arada, inançlılardan orda kim varsa çıkardık.
Harun Yıldırım = Bu arada mü’minlerden orada kim varsa çıkardık.
Hasan Basri Çantay = Derken orada mü'minlerden kim varsa çıkardık.
Hayrat Neşriyat = Bunun üzerine mü’minlerden orada bulunan kim varsa çıkardık.
İbni Kesir = Bunun üzerine orada bulunan mü'minleri çıkardık.
Kadri Çelik = Bu arada müminlerden orda kim varsa çıkardık.
Muhammed Esed = Ve zaman içinde orada bulunan (bazı) müminleri (Lut'un şehrinden) çıkardık;
Mustafa İslamoğlu = Derken mü'minlerden orada bulunanları çıkardık;
Ömer Nasuhi Bilmen = Artık orada bulunan mü'minlerden kim var ise çıkardık.
Ömer Öngüt = Bunun üzerine orada bulunan müminleri çıkardık.
Şaban Piriş = Orada olan müminleri de çıkarmıştık.
Sadık Türkmen = Derken, orada müminlerden kim varsa çıkardık.
Seyyid Kutub = Orada mü'minlerden kim varsa çıkardık.
Suat Yıldırım = Derken, oradaki müminleri şehirden çıkarma emrini verdik.
Süleyman Ateş = Orada bulunan mü'minleri çıkardık.
Tefhim-ul Kuran = Bu arada, mü'minlerden orda kim varsa çıkardık.
Ümit Şimşek = Mü'minlerden kim varsa oradan çıkardık.
Yaşar Nuri Öztürk = Orada, müminlerden kim varsa çıkardık.
İskender Ali Mihr = Sonra orada mü’minlerden kim varsa çıkardık.
İlyas Yorulmaz = “Sonra, o suçlu toplum içerisindeki inanmış olanları içlerinden çıkarmak için gönderildik. ”