وَأَمَّا الَّذِينَ كَفَرُوا أَفَلَمْ تَكُنْ آيَاتِي تُتْلَى عَلَيْكُمْ فَاسْتَكْبَرْتُمْ وَكُنتُمْ قَوْمًا مُّجْرِمِينَ
Ve emmellezîne keferû, e fe lem tekun âyâtî tutlâ aleykum festekbertum ve kuntum kavmen mucrimîn(mucrimîne).
Diyanet İşleri = İnkâr edenlere gelince, onlara şöyle denir: “Âyetlerim size okunmuştu da sizler büyüklük taslamış ve günahkâr bir kavim olmuş değil miydiniz?”
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve ama kâfir olanlara gelince: Âyetlerim okunmuyor muydu size? Derken ululandınız ve mücrim bir topluluk oldunuz.
Abdullah Parlıyan = İnkâr edenlere gelince; «Size karşı ayetlerim okunduğunda büyüklük taslayan (müstekbir olan)lar ve suçlu günahkâr bir kavim olanlar sizler değil miydiniz?»
Adem Uğur = İnkâr edenlere gelince: Size âyetlerimiz okunmamış mıydı? Oysa siz büyüklük tasladınız ve bir mücrimler güruhu olup çıktınız.
Ahmed Hulusi = Hakikat bilgisini inkâr edenlere gelince, "İşaretlerim size bildirilmedi mi? (Ama siz) benliklerinizi yücelttiniz ve suçlular (şirk koşanlar) toplumu oldunuz!" (denilir).
Ahmet Tekin = Allah’ı ve peygamberlerini inkârda ısrar edip küfre saplananlara ise:'Size âyetlerim, Kur’ân’ım okunmadı mı? Büyüklük tasladınız, azgınlık ve zorbalık ettiniz, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsi, suçlu, günahkâr bir toplum oldunuz.' buyurulur.
Ahmet Varol = İnkar edenlere gelince (onlara denir ki): 'Ayetlerim size okunuyordu, ama siz büyüklendiniz ve günahkar bir topluluk oldunuz değil mi?'
Ali Bulaç = İnkar edenlere gelince; "Size karşı ayetlerim okunduğunda büyüklük taslayan (müstekbir olan)lar ve suçlu günahkar bir kavim olanlar sizler değil miydiniz?"
Ali Fikri Yavuz = Kâfir olanlara ise, (şöyle denecek): Ayetlerim size okunurken kibirleniyordunuz ve günahkâr bir toplum bulunuyordunuz, değil mi idi?
Ali Ünal = İnkâr edenlere gelince, (onlara şöyle denilir): “Âyetlerimiz her ne zaman size okunsa, siz her defasında büyüklük taslayıp onlardan yüz çevirmediniz mi; hayatları günah hasadından ibaret bir topluluk haline gelmediniz mi?
Bayraktar Bayraklı = İnkâr edenlere şöyle denilecektir: “Âyetlerim size okunmuyor muydu? Neden büyüklenip, suçlu bir toplum oldunuz?”
Bekir Sadak = Ama, inkar eden kimselere denir ki: «Ayetlerim size okunmus, siz de buyuklenip suclu bir millet olmustunuz degil mi?»
Celal Yıldırım = İnkâr edenlere gelince: Âyetlerimiz size okundu da büyüklük tasladınız ve böylece suçlu günahkâr bir millet oldunuz değil mi ?
Cemal Külünkoğlu = İnkâr edenlere şöyle denir: “Ayetlerim size okunmuştu da sizler büyüklük taslamış ve günahkâr bir toplum olmuştunuz değil mi?”
Diyanet İşleri (eski) = Ama, inkar eden kimselere denir ki: 'Ayetlerim size okunmuş, siz de büyüklenip suçlu bir millet olmuştunuz değil mi?'
Diyanet Vakfi = Ama inkâr edenlere gelince onlara: Âyetlerim size okunmuş, siz de büyüklenip suçlu bir toplum olmuştunuz, değil mi? denilir.
Edip Yüksel = İnkar edenlere gelince: 'Ayetlerimiz size okunmuş ve siz de büyüklenip suçlu bir topluluk olmamış mıydınız?'
Elmalılı Hamdi Yazır = Küfredenlere gelince: değil mi karşınızda benim âyetlerim okunurdu da siz kibirlenmek istedinizdi ve mücrim bir kavm idiniz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İnkar edenlere gelince: «Değil mi Benim ayetlerim karşınızda okunurdu da kibirlenmek isterdinizdi ve suçlu bir toplum idiniz?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ama kâfirlere gelince; onlara da denilir ki; «Size âyetlerim okunmadı mı? Siz büyüklük tasladınız ve günah işleyen bir kavim oldunuz değil mi?»
Gültekin Onan = Küfredenlere gelince; "Size karşı ayetlerim okunduğunda büyüklük taslayanlar ve suçlu günahkar bir kavim olanlar sizler değil miydiniz?"
Harun Yıldırım = Küfürlerinde bilinçli olarak ısrar edenlere gelince: “Ayetlerim sizlere okunmadı mı, siz de büyüklük taslayıp günahkâr kimseler olmadınız mı?”
Hasan Basri Çantay = Küfredenlere gelince: (Onlara da şöyle denilecek:) «Karşınızda âyetlerim okunurken büyüklük taslayanlar, günahkârlar güruhu olanlar sizler değil miydiniz»?
Hayrat Neşriyat = İnkâr edenlere gelince, (onlara da şöyle denilir:) 'Size âyetlerim okunmuyor muydu? Fakat (siz) büyüklük tasladınız ve bir günahkârlar topluluğu oldunuz.'
İbni Kesir = Küfredenlere gelince; ayetlerimiz size okunmuş, siz de büyüklük taslayıp mücrim bir kavim olmuştunuz, değil mi?
Kadri Çelik = Küfre sapanlara ise, “Size ayetlerim okunmadı mı? Ama siz büyüklük tasladınız ve siz zaten günah işleyen bir kavim idiniz (denir).”
Muhammed Esed = Hakikati inkar edenlere ise (şöyle denecek:) "Mesajlarımız size iletilmedi mi? Aslında (iletildi, ama) siz küstahça büyüklük tasladınız ve böylece günaha saplanmış bir toplum oldunuz"
Mustafa İslamoğlu = İnkarda direnenler var ya! (Onlara şöyle denilecek): "Mesajlarım size tebliğ edilmemişmiydi? Aksine (edilmişti), ama siz küstahça böbürlenmiş ve günahkar bir toplum olmayı yeğlemiştiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Kâfir olanlara ise şöyle (denilecektir): «Değil mi ki, size karşı âyetlerımiz okundukça siz kibirlendiniz ve günahkârlar olan bir kavim oldunuz?»
Ömer Öngüt = İnkâr edenlere gelince, onlara: "Âyetlerim size okunmadı mı? Siz ise büyüklük tasladınız ve günahkârlar gürûhu oldunuz. " denilir.
Şaban Piriş = Ama, inkar eden kimselere denir ki: -Ayetlerim size okunmuş, siz de büyüklenip suçlu bir toplum olmuştunuz değil mi?
Sadık Türkmen = Inkârcılara gelince: “Ayetlerim size okunmuştu da siz büyüklük taslamış ve böylece suçlu bir toplum olmuştunuz, değil mi?”
Seyyid Kutub = Ancak kafirlere gelince: «Ayetlerim size okunurdu, fakat siz büyüklük tasladınız ve suçlu bir toplum oldunuz değil mi?»
Suat Yıldırım = Kâfirlere ise yüce Allah tarafından, şöyle denilir: "Âyetlerim size okunduğunda siz büyüklük taslamış ve hep suç işleyen kimseler olmuştunuz değil mi?"
Süleyman Ateş = Ama inkâr edenlere gelince (onlara da şöyle denir): "Âyetlerim size okunurdu, fakat siz büyüklük tasladınız ve suçlu bir toplum oldunuz değil mi?"
Tefhim-ul Kuran = İnkâr edenlere gelince; «Size karşı ayetlerim okunduğunda büyüklük taslayan (müstekbir olan)lar ve suçlu günahkâr bir kavim olanlar sizler değil miydiniz?»
Ümit Şimşek = İnkâr edenlere gelince: Size âyetlerimiz okunmamış mıydı? Oysa siz büyüklük tasladınız ve bir mücrimler güruhu olup çıktınız.
Yaşar Nuri Öztürk = İnkâr ve nankörlüğe sapmış olanlara gelince, onlara şöyle denecek: "Ayetlerimiz karşınızda okunurdu ama siz büyüklük taslardınız, suç işleyen bir toplum oldunuz, öyle değil mi?"
İskender Ali Mihr = Ve fakat inkâr edenlere denir ki: “Âyetlerim size okunduğu zaman kibirlenenler siz değil miydiniz? Ve siz, mücrim bir kavim oldunuz.”
İlyas Yorulmaz = Doğruları inkâr edenlere gelince, “Size benim ayetlerim okunmadı mı? Doğruları inkâr eden bir topluluk olduğunuz için büyüklendiniz. ”