وَمَا أَصَابَكُم مِّن مُّصِيبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ أَيْدِيكُمْ وَيَعْفُو عَن كَثِيرٍ
Ve mâ esâbekum min musîbetin fe bi mâ kesebet eydîkum ve ya’fû an kesîr(kesîrin).
ve mâ | : ve o şey |
esâbe-kum | : size isabet etti |
min musîbetin | : musîbetten, bir musîbet |
fe | : işte o |
bi mâ | : sebebiyle |
kesebet | : kazandı |
eydî-kum | : elleriniz |
ve ya’fû | : ve affeder |
an kesîrin | : çoğundan |
Diyanet İşleri = Başınıza her ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve size gelip çatan her felâket, ellerinizle kazandığınız bir şeydir ancak ve çoğunu da bağışlar.
Abdullah Parlıyan = Başınıza gelen her musibet, sizin ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. Bununla beraber Allah, kusurlarınızın pek çoğunu da affeder.
Adem Uğur = Başınıza gelen herhangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. (Bununla beraber) Allah çoğunu affeder.
Ahmed Hulusi = Size ne belâ isâbet etmişse, elleriniz ile yaptıklarınızın sonucudur! (Allâh) birçoğunu da affediyor.
Ahmet Tekin = Başınıza gelen musibetler, felaketler kendi ellerinizle işlediğiniz ameller, yüklendiğiniz günahlar yüzündendir. Allah müstahak olduğunuz, başınıza gelecek felâketlerin çoğunu da bertaraf ediyor.
Ahmet Varol = Başınıza gelen herhangi bir musibet, sizin ellerinizin kazandıklarından dolayıdır. Çoğunu da affeder.
Ali Bulaç = Size isabet eden her musibet, (ancak) ellerinizin kazandığı dolayısıyladır. (Allah,) Çoğunu da affeder.
Ali Fikri Yavuz = Başınıza gelen her musibet, kendi ellerinizin kazandığı (günahlar) yüzündendir. Allah ise, günahların bir çoğunu bağışlıyor (da bunlardan dolayı musibet vermiyor).
Ali Ünal = Başınıza gelen her musibet, bizzat işlediğiniz ve kaydınıza geçen günahlar, (ihmal ve kusurlarınız) sebebiyledir; bununla birlikte O, sizi (her günah ve hatanız sebebiyle cezalandırmayıp,) onların pek çoğundan geçiverir.
Bayraktar Bayraklı = Başınıza gelecek her felaket, kendi yapıp ettiklerinizin bir ürünüdür. Bununla beraber Allah pek çoğunu bağışlıyor.
Bekir Sadak = Basiniza gelen herhangi bir musibet ellerinizle islediklerinizden oturudur. O, yine de cogunu affeder.
Celal Yıldırım = Başınıza gelen her musîbet, ellerinizle işleyip kazandığınız (günah ve kötülükler) yüzündendir. (Bununla beraber) çoğunu affeder.
Cemal Külünkoğlu = Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizin yaptığı işler yüzündendir. (O,) yine de çoğunu affeder.
Diyanet İşleri (eski) = Başınıza gelen herhangi bir musibet ellerinizle işlediklerinizden ötürüdür. O, yine de çoğunu affeder.
Diyanet Vakfi = Başınıza gelen her musibet, sizin ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. Bununla beraber Allah, kusurlarınızın pek çoğunu da affeder.
Edip Yüksel = Size dokunan bir kötülük, işlediklerinizin bir sonucudur. O, bir çoğunu da affeder.
Elmalılı Hamdi Yazır = Başınıza ne musıybet geldi ise kendi ellerinizin kazancı iledir, halbuki bir çoğundan afvediyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Başınıza ne musibet geldiyse kendi ellerinizle kazandıklarınız yüzündendir. Oysa bir çoğunu da bağışlıyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizle kazandıklarınız yüzündendir. Bununla beraber Allah yine de çoğunu affeder.
Gültekin Onan = Size isabet eden her musibet, (ancak) ellerinizin kazandığı dolayısıyladır. (Tanrı,) Çoğunu da affeder:
Harun Yıldırım = Size isabet eden her musibet, ellerinizin kazandığı dolayısıyladır. Çoğunu da affeder.
Hasan Basri Çantay = Sizi çarpan her musîybet, kendi ellerinizin (ihtiyarınızın) işleyib kazandığı (günâhlar) yüzündendir. (Bununla beraber Allah) bir çoğunu da afveder (de musıybete uğratmaz.)
Hayrat Neşriyat = Hem size isâbet eden herhangi bir musîbet, işte kendi ellerinizin işlediği (o günahlar)yüzündendir; bununla berâber (Allah) birçoğunu affeder.
İbni Kesir = Size musibetten ne gelirse, kendi ellerinizin kazandığındandır. Bununla beraber O, çoğunu affeder.
Kadri Çelik = Size isabet eden her musibet, (ancak) ellerinizin kazanmakta olduğu dolayısıyladır. (Allah,) Çoğunu da affeder.
Muhammed Esed = (Hesap Günü) başınıza gelecek her felaket kendi ellerinizle yapıp ettiklerinizin bir ürünü olacaktır; bununla beraber Allah çok bağışlayıcıdır;
Mustafa İslamoğlu = Başınıza gelen her musibet, kendi ellerinizle yaptıklarınızın sonucudur; üstelik O bir çoğunu da affetmektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve size musibetten her ne şey isabet ederse kendi ellerinizin kazandığı şey sebebiyledir ve bir çoğundan ise affeder.
Ömer Öngüt = Başınıza gelen her hangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir. O yine de çoğunu affeder.
Şaban Piriş = Başınıza gelen her musibet, ellerinizle yaptıklarınız sebebiyledir. Çoğunu da affeder.
Sadık Türkmen = Size isabet eden bir musibet, kendi ellerinizin kazandığı yüzündendir! Birçoklarını da affediyor.
Seyyid Kutub = Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizin yaptığı işler yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder.
Suat Yıldırım = Başınıza gelen her musîbet, işlediğiniz günahlar (ihmal ve kusurlarınız) sebebiyledir, hatta Allah günahlarınızın çoğunu da affeder.
Süleyman Ateş = Başınıza gelen herhangi bir musibet kendi ellerinizin yaptığı (işler) yüzündendir. (Allâh, hatâlarınızın) Birçoğunu da affeder.
Tefhim-ul Kuran = Size isabet eden her musibet, (ancak) ellerinizin kazanmakta olduğu dolayısıyladır. (Allah,) Çoğunu da affeder.
Ümit Şimşek = Başınıza ne musibet gelirse, kendi elinizle işledikleriniz yüzündendir. Üstelik günahlarınızın birçoğunu da Allah affeder.
Yaşar Nuri Öztürk = Size gelip çatan her musibet ellerinizin kazandığı yüzündendir. Allah birçoklarını da affediyor.
İskender Ali Mihr = Size bir musîbet isabet ettiği zaman işte o, ellerinizin kazandığı (yaptıklarınız) sebebiyledir. (Musîbetlerin) çoğunu affeder (gerçekleştirmez).
İlyas Yorulmaz = Size bir kötülük isabet ettiğinde, bu kendi elinizle kazandığınızın karşılığıdır. Yaptığınız kötülüklerin pek çoğunu da affetmiştir.