إِلَّا مَنِ ارْتَضَى مِن رَّسُولٍ فَإِنَّهُ يَسْلُكُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهِ رَصَدًا
İllâ menirtedâ min resûlin fe innehu yesluku min beyni yedeyhi ve min halfihî rasadâ(rasaden).
illâ | : ancak, hariç |
men irtedâ | : rızaya ulaşan kimse |
min resûlin | : resûllerden |
fe | : o taktirde |
inne-hu | : muhakkak ki o |
yesluku | : sevkeder |
min beyni yedey-hi | : onların elleri arasında, önünden |
ve min halfi-hî | : ve onun arkasından |
rasadan | : gözleyen, gözeten |
Diyanet İşleri = (27-28) Ancak seçtiği resûller başka. (Onlara bildirir.) Fakat O, Resûlün önünde ve arkasında gözetleyici (melek)ler yürütür ki resûllerin, Rablerinin vahiylerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah, onların her hâlini kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıp dökmüştür.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ancak peygamberlerden seçtiği müstesnâ; onların da önlerinde, artlarında gözetleyiciler yollar.
Abdullah Parlıyan = Ancak bu tür bilgileri seçip, razı olduğu bir peygambere bildirebilir. Bu bilgileri bildirme esnasında o bilginin cin ve şeytanlar tarafından çalınmaması için getiren meleklerin önünden ve ardından muhafızlık yapacak melekler gönderir.
Adem Uğur = Ancak, (bildirmeyi) dilediği peygamber bunun dışındadır. Çünkü O, bunun önünden ve ardından gözcüler salar,
Ahmed Hulusi = Sadece irtiza ettiği (seçtiği; arındırdığı) bir Rasûl istisnadır bundan! Muhakkak ki O, Onun (O Rasûlün) önünden ve arkasından rasat (gözeten, koruyan) koyar!
Ahmet Tekin = Ancak, kendisinden razı olduğu Rasulü sırlarına vâkıf olabilir. Çünkü, onun önüne arkasına, sağına soluna, gözeteci, koruyucu melekler dizer.
Ahmet Varol = Ancak elçilerinden hoşnud oldukları müstesna. Çünkü O, bunun önüne ve arkasına gözetleyiciler koyar.
Ali Bulaç = Ancak elçileri (peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka. Çünkü O, bunun önüne ve arkasına izleyici (gözetleyici)ler dizer.
Ali Fikri Yavuz = Ancak bir peygamber olarak seçtiği müstesnadır; (O’na gaybe dair bazı ilimleri açıklar ve bunlar mucize olur). Çünkü Allah, peygamberin önünden ve ardından muhafız melekler tayin eder (de O’nu korurlar).
Ali Ünal = “Ancak seçtiği ve kendisinden razı olduğu rasûlü hariç (–O’na gayb bilgisinden dilediği kadarını açar); ve o rasûlün önüne ve arkasına (O’nunla muhatapları ve vahyin kaynağı arasına) gözetleyiciler yerleştirir;
Bayraktar Bayraklı = (27-28) Ancak hoşnut olduğu peygamber hariçtir. Çünkü O, peygamberinin önünden ve ardından gözetleyiciler gönderir ki Rablerinin emirlerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah onları çepeçevre kuşatmıştır ve her şeyi bir bir saymıştır.[686]
Bekir Sadak = (27-28) Ancak peygamberlerden, bildirmek istedigi bunun disindadir. Rablerinin bildirilerini teblig etmelerini ortaya koymak icin her peygamberin onunden va ardindan gozculer salar; onlarin yaptiklarini ilmiyle kusatir ve herseyi bir bir sayar. *
Celal Yıldırım = Ancak seçip razı olduğu bir peygambere (bildirmesi) bunun dışındadır. Şüphesiz ki, o peygamberin önünde ve ardında dizi halinde gözcüler yürütür ki,
Cemal Külünkoğlu = Bu sırları sadece seçtiği peygamberine açar. Çünkü Allah, peygamberin önünden ve arkasından muhafız melekler tayin eder (de onu korurlar).
Diyanet İşleri (eski) = (27-28) Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır. Rablerinin bildirilerini tebliğ etmelerini ortaya koymak için her peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar; onların yaptıklarını ilmiyle kuşatır ve herşeyi bir bir sayar.
Diyanet Vakfi = Ancak, (bildirmeyi) dilediği peygamber bunun dışındadır. Çünkü O, bunun önünden ve ardından gözcüler salar,
Edip Yüksel = Ancak seçtiği bir elçi hariç; nitekim O, o elçiden önceye ve sonraya ait bir gözlem sunar.
Elmalılı Hamdi Yazır = İhtiyar buyurduğu bir Resulden başka, çünkü onun önünden ve ardından râsıdler dizer
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Seçtiği bir elçiden başka; çünkü onun önünden ve ardından gözetleyiciler dizer.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ancak seçtiği elçiye açar. Çünkü onun önünden ve ardından gözetleyiciler salar.
Gültekin Onan = Ancak elçileri (peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka. Çünkü O, bunun önüne ve arkasına izleyici (gözetleyici)ler dizer.
Harun Yıldırım = Rasulleri içinde razı olduğu müstesna. Çünkü O, bunun önüne ve arkasına izleyiciler dizer.
Hasan Basri Çantay = Meğer ki beğenib seçdiği bir peygamber ola. Çünkü O, bunun önünden, ardından gözetleyiciler dizer,
Hayrat Neşriyat = Ancak peygamber(lerin)den (gaybın bir kısmını bildirmeye) râzı olduğu kimseler müstesnâdır; çünki O (Allah), onun (o peygamberin) önünden ve arkasından gözetleyici(melek)ler gönderir.
İbni Kesir = Ancak beğenip seçtiği bir peygamber müstesnadır. Çünkü onun önünden ve ardından gözcüler koyar.
Kadri Çelik = Ancak elçileri içinde razı olduğu başka. Çünkü O, bunun (elçinin) önüne ve arkasına gözcüler koyar.
Muhammed Esed = seçmekten hoşnutluk duyduğu elçisi hariç. O zaman Allah hem onun gözü önüne serilmiş olan her konuda, hem de aklının ermeyeceği her alanda onu gözetlemek için (semavi güçler) gönderir;
Mustafa İslamoğlu = razı olduğu elçi müstesna... Böylesi bir durumda O (elçisini), gerek bildiği gerekse bilmediği hususlarda ilahi gözetim altına alarak hedefine ulaştırır
Ömer Nasuhi Bilmen = İhtiyar buyurduğu bir resûl müstesna, çünkü o, bunun önünden ve ardından muhafızlar sevkeder.
Ömer Öngüt = Ancak beğenip seçtiği elçi bunun dışındadır. Çünkü O, bunun önünden ve arkasından gözetleyiciler koyar.
Şaban Piriş = (26-27) Gaybı bilen, gaybını elçisinden razı olduğu dışında hiç kimseye açıklamaz. Çünkü o, onun önünden ve arkasından gözcüler koyar.
Sadık Türkmen = Ancak seçtiği elçiden razı olması müstesna! Çünkü O (Allah), onların/elçilerin önünü ve arkasını gözetlemek için gözcüler gönderir.
Seyyid Kutub = Bu sırları sadece seçtiği peygamberlerine açar. Onların önlerinden ve arkalarından gözcüler, korucular salar.
Suat Yıldırım = (26-28) O bütün gaybı bilir. Fakat gayplarını kimseye açmaz. Ancak, bildirmeyi dilediği bir elçiye bildirir. Bu durumda (mesajı korumak için) o elçisinin önüne ve arkasına gözetleyiciler yerleştirir. Böylece (Allah) elçilerinin, Rab’lerinin mesajlarını gereğince tebliğ ettiklerini bilmek (yani fiilen görmek) ister. Doğrusu Allah, kullarının nezdinde ne var, ne yoksa her şeyi ilmiyle ihata etmiş, her şeyi bir bir kaydetmiştir.
Süleyman Ateş = Ancak râzı olduğu elçiye gösterir. Çünkü O, elçisinin önüne ve arkasına gözetleyiciler (koruyucular) koyar.
Tefhim-ul Kuran = Ancak elçileri (peygamberleri) içinde razı olduğu (seçtikleri kimseler) başka. Çünkü O, bunun önüne ve arkasına izleyici (gözetleyici)ler dizer.
Ümit Şimşek = Ancak bildirmek istediği peygamberler müstesna. Onun da önüne ve arkasına bekçiler koyar.
Yaşar Nuri Öztürk = Seçtiği bir elçi müstesna. Çünkü O, resulünün önünden ve arkasından gözetleyiciler yürütür.
İskender Ali Mihr = Resûllerden razı oldukları (tasarruf rızasına ulaşmış olanları) hariç! O taktirde, muhakkak ki O (Allah), onların önünden ve arkasından gözetenler sevkeder ki,
İlyas Yorulmaz = Ancak razı olduğu elçisine gaybını bildirir. Sonra o elçinin önünde ve arkasında sürekli bir gözetleyici takip eder.