وَإِذْ قَالَ إِبْرَاهِيمُ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ إِنَّنِي بَرَاء مِّمَّا تَعْبُدُونَ
Ve iz kâle ibrâhîmu li ebîhi ve kavmihî innenî berâun mimmâ ta’budûn(ta’budûne).
ve iz kâle | : ve demişti |
ibrâhîmu | : İbrâhîm |
li ebî-hi | : babasına |
ve kavmi-hi | : ve onun kavmi |
inne-nî | : muhakkak ki ben |
berâun | : uzak, ayrı |
mimmâ (min mâ) | : şeyden |
ta’budûne | : siz taparsınız |
Diyanet İşleri = Hani İbrahim, babasına ve kavmine şöyle demişti: “Şüphesiz ben sizin taptıklarınızdan uzağım.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve an o zamanı ki hani İbrâhim, atasına ve kavmine demişti: Şüphe yok ki ben, sizin kulluk ettiklerinizden tamâmıyla uzağım.
Abdullah Parlıyan = Hani bir zamanlar İbrahim babasına ve toplumuna demişti ki: “Şüphesiz ben, sizin kulluk ettiklerinizden tamamıyle uzağım.
Adem Uğur = Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
Ahmed Hulusi = Hani İbrahim babasına ve kavmine dedi ki: "Muhakkak ki ben tapındıklarınızdan berîyim. . . "
Ahmet Tekin = Hani İbrâhim babasına ve kavmine:'Benim, sizin taptığınız şeylerle ilgim yok' demişti.
Ahmet Varol = Hani İbrahim babasına ve kavmine şöyle demişti: 'Doğrusu ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
Ali Bulaç = Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: "Şüphesiz ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."
Ali Fikri Yavuz = Bir vakit de İbrahîm babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Bilin ki ben, sizin taptıklarınızdan berîyim.
Ali Ünal = Bir vakit İbrahim, atasına ve halkına şöyle hitap etti: “Şunu iyi bilin ki, benim sizin taptıklarınızla hiçbir münasebetim yoktur;
Bayraktar Bayraklı = (26-27) Hani bir vakit, İbrâhim de babasına ve toplumuna şöyle demişti: “Ben sizin taptıklarınızdan uzağım. Ben yalnız beni yokken yaratana ibadet ederim. Çünkü O, bana doğru yolu gösterecektir.”[531]
Bekir Sadak = (26-27) Ibrahim, babasina ve milletine demisti ki: «Beni yaratan haric, sizin taptiginiz seylerden uzagim. Beni dogru yola eristirecek olan suphesiz O'dur.»
Celal Yıldırım = (26-27) Hani bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine dedi ki: «Hakikat ben, sizin taptıklarınızdan uzağım, onlarla bir ilişiğim yoktur. Ancak beni yoktan örneksiz yaratan (Rabbim) müstesna (ancak O'na taparım). Gerçek O, beni doğru yola eriştirecektir.
Cemal Külünkoğlu = (26-27) Hani İbrahim, babasına ve kavmine şöyle demişti: “Şüphesiz ben sizin taptıklarınızdan uzağım. Ben, yalnız beni yaratana kulluk ederim. Bana, O doğru yolu gösterecektir.”
Diyanet İşleri (eski) = (26-27) İbrahim, babasına ve milletine demişti ki: 'Beni yaratan hariç, sizin taptığınız şeylerden uzağım. Beni doğru yola eriştirecek olan şüphesiz O'dur.'
Diyanet Vakfi = Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
Edip Yüksel = İbrahim, babasına ve halkına demişti ki, 'Sizin taptıklarınızdan uzağım.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Bir vakıt da İbrahim babasına ve kavmına dedi: haberiniz olsun ben o sizin taptıklarınızdan beriyim.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine: «Haberiniz olsun, ben o sizin taptıklarınızdan beriyim.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
Gültekin Onan = Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: "Şüphesiz ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."
Harun Yıldırım = Hani İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: “Şüphesiz ben sizin ibadet etmekte olduğunuz şeylerden uzağım.”
Hasan Basri Çantay = Bir zaman da İbrâhîm, babasına ve kavmine «Ben, demişdi, hakikat, sizin tapmakda olduklarınızdan uzağım».
Hayrat Neşriyat = Bir zaman da İbrâhîm babasına ve kavmine demişti ki: 'Şübhesiz ki ben, (sizin)tapmakta olduğunuz şeylerden uzağım.'
İbni Kesir = Hani İbrahim; babasına ve kavmine demişti ki: Şüphesiz ben, sizin taptığınız şeylerden uzağım.
Kadri Çelik = Hani İbrahim (üvey) babasına ve kendi kavmine demişti ki: “Hiç tartışmasız ben, sizin tapmakta olduklarınızdan uzağım.”
Muhammed Esed = İbrahim, babasına ve halkına seslendi(ğinde bu gerçeği dikkate almıştı:) "Sizin taptıklarınıza tapmak benden uzak olsun!
Mustafa İslamoğlu = Hani İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: "Bakın, sizin taptıklarınıza tapmak benden fersah fersah uzak olsun;
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve yâd et o vakti ki, İbrahim babasına ve kavmine dedi ki: «Şüphe yok, ben sizin ibadet ettiğiniz şeyden ırağım.»
Ömer Öngüt = İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: "Ben sizin taptıklarınızdan uzağım. "
Şaban Piriş = Hani İbrahim babasına ve kavmine demişti ki: -Ben sizin kulluk ettiklerinizden uzağım.
Sadık Türkmen = Hani bir ZAMAN İbrahim babasına ve halkına şöyle demişti: “Ben, sizin kulluk ettiklerinizden kesinlikle uzağım.
Seyyid Kutub = Bir zaman İbrahim babasına ve kavmine demişti ki; «Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.»
Suat Yıldırım = (26-27) Bir vakit İbrâhim babasına ve halkına şöyle dedi: "Bilin ki ben sizin taptıklarınızdan her türlü ilişiği kestim. Ben ancak beni yaratana ibadet ederim. O bana yol gösterecektir."
Süleyman Ateş = Bir zaman İbrâhim babasına ve kavmine demişti ki: "Ben sizin taptıklarınızdan uzağım."
Tefhim-ul Kuran = Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: «Hiç tartışmasız ben, sizin tapmakta olduklarınızdan uzağım.»
Ümit Şimşek = Vaktiyle İbrahim de babasına ve kavmine demişti ki: 'Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
Yaşar Nuri Öztürk = Bir zaman İbrahim, babasına ve toplumuna şöyle demişti: "Ben, sizin taptıklarınızdan uzağım."
İskender Ali Mihr = Ve Hz. İbrâhîm, babasına ve kavmine: “Muhakkak ki ben, sizin taptığınız şeylerden uzağım.” demişti.
İlyas Yorulmaz = İbrahim babasına ve kavmine “Ben sizin kulluk ettiklerinizden uzağım. ”