وَتِلْكَ نِعْمَةٌ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنْ عَبَّدتَّ بَنِي إِسْرَائِيلَ
Ve tilke ni’metun temunnuhâ aleyye en abbedte benî isrâîl(isrâîle).
ve tilke | : ve bu |
ni’metun | : ni’met |
temunnu-hâ | : onu lütfettin, onunla lütufta bulundun |
aleyye | : bana |
en abbedte | : senin köle yapman |
benî isrâîle | : İsrailoğulları |
Diyanet İşleri = “Senin başıma kaktığın bu nimet (gerçekte) İsrailoğullarını köleleştirmen(in neticesi)dir.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Verdiğin nîmeti başıma kakıyorsun ama bu da, İsrâiloğullarını kendine kul edindiğinden meydana gelen bir şeydi.
Abdullah Parlıyan = Ve o başıma kaktığın iyiliğe gelince, bu İsrailoğullarını köleleştirmenin bir sonucu değil miydi?”
Adem Uğur = O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendir.
Ahmed Hulusi = "Nimetim diye başıma kaktığın şey, İsrailoğullarını köleleştirmen yüzünden oluşan bir olaydır!"
Ahmet Tekin = 'Şu, nimet sayarak başıma kaktığın şeylere bak, İsrâiloğulları’nı köle olarak hizmetinde kullanmanın, oğullarını boğazlamanın, ilâhî bir tecelli ile boğazlanmaktan kurtarılmamın neresi senin tarafından bahşedilen nimet?'
Ahmet Varol = Başıma kaktığın o nimet ise İsariloğullarını kendine köle edinmenden dolayıdır.'
Ali Bulaç = "Bana karşı lütuf dediğin nimet de, İsrailoğullarını köle kılmandan dolayıdır."
Ali Fikri Yavuz = Zahiren başıma kaktığın o nimet de, gerçekte İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olman içindi.”
Ali Ünal = “Başıma kaktığın o iyilik (bebekken beni yetiştirmiş olmanız) ise, bir iyilik değil, İsrail Oğulları’nı köleleştirmiş olmandan dolayıydı.”
Bayraktar Bayraklı = (20-22) Mûsâ, “O işi, daha ne yaptığımı bilmez biriyken işledim. Bu yüzden sizden korkup kaçtım; sonra, Rabbim bana ilim ve hikmet verip beni peygamberlerden kıldı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrâiloğulları'nı kendine köle yapmandan dolayıdır” dedi.
Bekir Sadak = (20-22) Musa: «O isi kasden yaptimsa sapiklardan biri sayilirim. Bu yuzden sizden korkunca aranizdan kactim. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yapti. Basima kaktigin bu nimet, Israilogullarini kendine kole ettiginden oturudur» dedi.
Celal Yıldırım = Sizde büyütülmemi başıma kakılan bir nîmet (görüyorsan bu), israil oğulları'nı kulköle edinmendendir.»
Cemal Külünkoğlu = (20-22) (Musa) dedi ki: “Ben onu, o vakit kendimi kaybetmiş bir hâlde (bir yumruk vurmakla adamın ölebileceğini bilemeden) yaptım. Sizden korktuğum için de hemen aranızdan kaçtım. Derken, Rabbim bana hüküm ve hikmet bahşetti de beni peygamberlerden biri yaptı. Başıma kaktığın o iyilik, İsrailoğullarını kendine köle yaptığın içindi.”
Diyanet İşleri (eski) = (20-22) Musa: 'O işi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yüzden sizden korkunca aranızdan kaçtım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğullarını kendine köle ettiğinden ötürüdür' dedi.
Diyanet Vakfi = O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendir.
Edip Yüksel = 'Başıma kaktığın bu iyilik de, İsrail oğullarını köleleştirmen yüzündendir!'
Elmalılı Hamdi Yazır = O başıma kakdığın bir ni'met de Beni İsraili kul, köle edinmiş olmandır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O başıma kaktığın nimet de İsrail oğullarını kul köle edinmiş olmandır!»
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «O başıma kaktığın nimet de (aslında) İsrail oğullarını kendine köle edinmiş olmandır.»
Gültekin Onan = "Bana karşı lütuf dediğin nimet de, İsrailoğullarını köle kılmandan dolayıdır."
Harun Yıldırım = O nimet diye başıma kaktığın ise, (aslında) İsrailoğullarını kendine kul köle etmendir.
Hasan Basri Çantay = «Bana karşı imtinân etdiğin (başıma kakdığın) o ni'met, Isrâîl oğullarını kendine kul (köle) edindiğin içindi».
Hayrat Neşriyat = '(Sarayında yetişmekle) başıma kaktığın bu ni'met de, İsrâiloğullarını kendine köle edindiğin içindir.'
İbni Kesir = İşte, başıma kaktığın o nimet, İsrailoğullarını köle ettiğin içindir.
Kadri Çelik = “Bana karşı lütuf dediğin nimet de İsrail oğullarını köle kılmandan dolayıdır.”
Muhammed Esed = Ve o başıma kaktığın iyiliğe gelince, bu İsrailoğulları'nı köleleştirmenin bir sonucu (değil mi)ydi?"
Mustafa İslamoğlu = Ve şu başıma kaktığın iyilik, İsrailoğullarını köleleştirmenin bir sonucuydu, (öyle değil mi)?"
Ömer Nasuhi Bilmen = «Ve o da bir nîmettir ki, benim üzerime minnet ediyorsun, İsrailoğullarından köle edinmiş olduğundan dolayıdır.»
Ömer Öngüt = “Başıma kaktığın o nimet, İsrailoğullarını köle ettiğinden ötürüdür. ”
Şaban Piriş = Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğulları’nı kendine köle edinmenin bedelidir.
Sadık Türkmen = Başıma kaktığın iyilik bu mu? Oysa sen, İsrailoğulları’nı (esir alarak) köleleştirdin!”
Seyyid Kutub = O nimet diye başıma kaktığın şey israiloğullarını köleleştirmenin sonucudur.»
Suat Yıldırım = "O başıma kaktığın iyilik ise, İsrailoğullarını köleleştirmenin bir sonucu değil miydi?"
Süleyman Ateş = "O başıma kaktığın ni'met de İsrâil oğullarını köle yapman(yüzünden)dir. (Onları köle diye kullanıp erkek çocuklarını kesmeseydin, senin eline düşmezdim)"
Tefhim-ul Kuran = «Bana karşı lütuf dediğin nimet de, İsrailoğullarını köle kılmandan dolayıdır.»
Ümit Şimşek = 'Başıma kaktığın iyiliğin sebebi de İsrailoğullarını kendine köle yapmış olmandı.'
Yaşar Nuri Öztürk = "O başıma kaktığın nimet, İsrailoğullarını köle yapmana karşılıktı."
İskender Ali Mihr = Ve bu bana lütufta bulunduğun ni’met, Benî İsrail’i (İsrailoğulları’nı) senin köle yapmandır.
İlyas Yorulmaz = “Bunca bana yaptığın iyilikler, senin İsrail oğullarına kölelik yaptırmanın karşılığında yapılmış iyiliklerdir” dedi.