فَأَمَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ فَهُمْ فِي رَوْضَةٍ يُحْبَرُونَ
Fe emmâllezîne âmenû ve amilûs sâlihâti fe hum fî ravdatin yuhberun(yuhberune).
fe | : artık, böylece |
emme | : ama, fakat |
ellezîne | : onlar |
âmenû | : âmenû olanlar, Allah’a ulaşmayı dileyenler |
ve amilû es sâlihâti | : ve salih amel, nefs tezkiyesi |
fe | : artık, böylece |
hum | : onlar |
fî ravdatin | : bahçede |
yuhberune | : sevindirilirler |
Diyanet İşleri = İman edip salih ameller işleyenlere gelince, işte onlar cennet bahçelerinde sevindirilirler.
Abdulbaki Gölpınarlı = İnanan ve iyi işlerde bulunanlar, cennet bahçesinde sevinip nîmetlere nâil olur onlar.
Abdullah Parlıyan = İman edip, doğru dürüst işler yapanlar, cennet bahçelerinde nimetlerden yararlanır ve sevinirler.
Adem Uğur = İman edip iyi işler yapanlara gelince, onlar, cennette nimetlere ve sevince mazhar olacaklardır.
Ahmed Hulusi = İman edip imanın gereğini uygulayanlara gelince, onlar bir huzur ortamında sevindirilirler.
Ahmet Tekin = İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenler, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlar, yerinde haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlar, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenler, işte onlar Cennet bahçelerinde nimetlere ve sevince mazhar olacaklar, güzel sadâlar, nağmelerle zevke dalacaklar.
Ahmet Varol = İman edip salih ameller işleyenler; işte onlar bir bahçede sevinç içinde ağırlanırlar.
Ali Bulaç = Böylece iman edip salih amellerde bulunanlar; artık onlar 'bir cennet bahçesinde' 'sevinç içinde ağırlanırlar'.
Ali Fikri Yavuz = İman edib salih ameller işliyenlere gelince, işte onlar bir bahçede (cennetde) nimetlenir ve neşelenirler.
Ali Ünal = Ayrılırlar da, iman edip, imanları istikametinde doğru, sağlam, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapmış olanlar, işte o kutlu insanlar, Cennet’in has bahçelerinde mutluluk içinde ağırlanırlar.
Bayraktar Bayraklı = İman edip iyi ameller işleyenlere gelince, onlar cennette bol nimet ve sevince kavuşacaklardır.
Bekir Sadak = Ama inanip yararli is isleyenler, agirlanacaklari bir cennette bulunurlar.
Celal Yıldırım = Artık dosdoğru İmân edip İyi-yararlı amellerde bulunanlar Cennet bahçelerinde ağırlanıp neşelenirler.
Cemal Külünkoğlu = İnandıktan sonra doğru ve yararlı işler yapanlar (cennet bahçelerinden) bir mutluluk, esenlik bahçesinde ağırlanacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) = Ama inanıp yararlı iş işleyenler, ağırlanacakları bir cennette bulunurlar.
Diyanet Vakfi = İman edip iyi işler yapanlara gelince, onlar, cennette nimetlere ve sevince mazhar olacaklardır.
Edip Yüksel = İnanıp erdemli davrananlar ise bir bahçe içinde neşelendirilirler.
Elmalılı Hamdi Yazır = İmdi iyman edib salih ameller yapmış olanlar, o vakıt onlar bir ravzada neş'elenirler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İman edip iyi işler yapmış olanlara gelince o zaman bir bahçede neşelenirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Şimdi iman edip salih ameller yapmış olanlara gelince, onlar bir bahçe içinde neşelenirler.
Gültekin Onan = Böylece inanıp salih amellerde bulunanlar artık onlar 'bir cennet bahçesinde' 'sevinç içinde ağırlanırlar'.
Harun Yıldırım = İman edip iyi işler yapanlara gelince, onlar, cennette nimetlere ve sevince mazhar olacaklardır.
Hasan Basri Çantay = Artık îman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar (a gelince:) Onlar bir bağçede (yaşayıb) mesrur olurlar.
Hayrat Neşriyat = Fakat îmân edip sâlih ameller işleyenlere gelince; artık onlar, bir bahçede (Cennette)sevindirilirler.
İbni Kesir = İman edip salih amellerde bulunanlar; bir bahçededirler, ağırlanırlar.
Kadri Çelik = İman edip salih amellerde bulunanlara gelince, artık onlar bir bahçe içinde neşelenirler.
Muhammed Esed = iman edip doğru ve yararlı işler yapanlar bir mutluluk, esenlik bahçesinde ağırlanacaklardır;
Mustafa İslamoğlu = Artık, iman eden ve imana uygun iyi işler işleyen kimseler tarifsiz bir mutluluk bahçesinde, ruha safa veren bir musiki ile mest olacaklar;
Ömer Nasuhi Bilmen = İmdi o kimseler ki, imân etmişler ve sâlih sâlih amellerde bulunmuşlardır. Artık onlar bir bahçede sevinç içinde kalırlar.
Ömer Öngüt = İman edip sâlih ameller işleyenler, bir bahçe içinde mesut olurlar.
Şaban Piriş = Eğer, iman etmiş, doğruları yapmış kimseler iseler, bir cennet bahçesinde neşelenirler.
Sadık Türkmen = Inananlar ve salih (iyi) işler/yaptığı işin en iyisini yapanlar ise, onlar bir bahçe içinde neşelendirilirler.
Seyyid Kutub = İnanıp iyi işler yapanlar, cennette bir bahçe içinde neşelendirilirler.
Suat Yıldırım = İman edip güzel ve makbul işler yapanlar cennet bahçelerinde ağırlanarak neşelenirler.
Süleyman Ateş = İnanıp iyi işler yapanlar, onlar (çiçekli, ırmaklı) bir bahçe içinde neş'elendirilirler.
Tefhim-ul Kuran = Böylece iman edip salih amellerde bulunanlar; artık onlar 'bir cennet bahçesinde' 'sevinç içinde ağırlanırlar.'
Ümit Şimşek = İman edip güzel işler yapanlar, birer Cennet bahçesinde safâ sürmektedirler.
Yaşar Nuri Öztürk = İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara gelince, onlar bir bahçe içinde mutlu kılınırlar.
İskender Ali Mihr = Fakat âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler) ve amilüssalihat (nefs tezkiyesi) yapanlar, onlar bahçelerde (ni’met verilip) sevindirilirler.
İlyas Yorulmaz = İman edip salih amel işleyenlere gelince, onlar kaldıkları yerlerde (kendileri ile ilgili) haberler beklerler.