وَلَن يَتَمَنَّوْهُ أَبَدًا بِمَا قَدَّمَتْ أَيْدِيهِمْ وَاللّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمينَ
Ve len yetemennevhu ebeden bimâ kaddemet eydîhim vallâhu alîmun biz zâlimîn(zâlimîne).
ve len | : ve asla |
yetemennev-hu | : onu temenni etmezler |
ebeden | : sonsuza kadar, ebediyyen |
bi-mâ | : şey ile, sebebiyle |
kaddemet | : takdim etti |
eydî-him | : onların elleri, elleri |
ve allâhu | : ve Allah |
alîmun | : en iyi bilen |
bi ez zâlimîne | : zalimleri |
Diyanet İşleri = Fakat kendi elleriyle önceden yaptıkları işler yüzünden ölümü hiçbir zaman temenni edemezler. Allah, o zalimleri hakkıyla bilendir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Fakat elleriyle kazandıkları suçlardan dolayı hiçbir zaman dilemezler. Allah, zâlimleri iyice bilir.
Abdullah Parlıyan = fakat ellerinden çıkan işler dururken onu hiç bir zaman temenni edemezler, Allah bilir o zalimleri
Adem Uğur = Onlar, kendi elleriyle önceden yaptıkları işler (günah ve isyanları) sebebiyle hiç bir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir. Allah zalimleri iyi bilir.
Ahmed Hulusi = Elleriyle yaptıkları (suçlar) yüzünden ölümü asla temenni etmeyeceklerdir. Allâh zulmü açığa çıkaranları bilendir, onların hakikati olarak!
Ahmet Tekin = Onlar, dünyada elleriyle kutsal kitaplarda bizzat yaptıkları tahrifler, Kur’ân’ı ve Muhammed’i yalanlamaları, işledikleri günahlar sebebiyle hiçbir zaman, asla ölümü temenni edemeyecekler. Allah, inkârı, isyanı alışkanlık haline getiren zâlimlerin davranışlarını biliyor.
Ahmet Varol = Onlar önceden elleriyle işledikleri yüzünden asla ölümü arzulamayacaklardır. [19] Allah zalimleri bilmektedir.
Ali Bulaç = Oysa onlar, önceden ellerinin takdim ettiklerinden dolayı onu (ölümü) hiç bir zaman kesin olarak dilemiyeceklerdir. Allah, zalimleri bilendir.
Ali Fikri Yavuz = Fakat onlar, peygamberleri öldürmek ve Tevrat’ı tahrif etmek gibi, önceden elleriyle yaptıkları günah sebebiyle azâba hak kazandıklarını bildiklerinden elbette ve hiç bir zaman ölümü temennî etmezler. Allah, zâlimleri hakkıyle bilendir.
Ali Ünal = Ama işleyip durdukları ve bizzat kendi elleriyle Âhiret’e gönderdikleri (cinayetler, zulümler ve cürümler onlarda ölüp Allah’a kavuşma aşk ve arzusunu yok ettiği, her halükârda vicdanları da yaptıklarının kötülüğüne hükmedip cezasız kalmayacağını sezdiği için) ölümü asla, hem de ebediyen arzu etmezler. Allah, (şirk ve daha başka büyük günahlar içinde yüzmekle kendilerine zulmeden) o zalimleri çok iyi bilmektedir.
Bayraktar Bayraklı = Onlar, kendi elleriyle yaptıkları ameller sebebiyle hiçbir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir. Allah zâlimleri iyi bilir.
Bekir Sadak = Bunu, onceden islediklerinden oturu, asla dilemeyeceklerdir. Allah zalimleri bilir.
Celal Yıldırım = Bunu, elleriyle işleyip önden gönderdikleri (fena amellerinden) dolayı asla temenni etmezler. Allah o zâlimleri hakkıyla bilendir.
Cemal Külünkoğlu = Oysa onlar kendi (iradeleriyle) işlemiş oldukları (günahlar) yüzünden ölümü kesinlikle istemezler. Hiç şüphesiz, Allah zalimleri hakkıyla bilendir.
Diyanet İşleri (eski) = Bunu, önceden işlediklerinden ötürü, asla dilemeyeceklerdir. Allah zalimleri bilir.
Diyanet Vakfi = Onlar, kendi elleriyle önceden yaptıkları işler (günah ve isyanları) sebebiyle hiç bir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir. Allah zalimleri iyi bilir.
Edip Yüksel = Ellerinin işlediklerinden ötürü bunu asla dilemeyeceklerdir. ALLAH zalimleri bilir.
Elmalılı Hamdi Yazır = fakat ellerinden çıkan işler dururken onu hiç bir zaman temenni edemezler, Allah bilir o zalimleri
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Fakat ellerinden çıkan işleri yüzünden onu hiç bir zaman temenni edemezler. Allah o zalimleri bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Fakat elleriyle işledikleri yüzünden onu hiçbir zaman temenni edemeyecekler. Allah o zâlimleri bilir.
Gültekin Onan = Oysa onlar (önceden) ellerinin işlediklerinden / sunduklarından (kaddemet eydihim) ötürü bunu ebediyen dilemiyeceklerdir / istemeyeceklerdir. Tanrı zalimleri bilir / bilendir.
Harun Yıldırım = Oysa ellerinin sunduğu şeylerden dolayı onu asla arzu etmezler. Allah elbette zâlimleri en iyi bilendir.
Hasan Basri Çantay = (Fakat) onlar önceden elleriyle işlediklerinden (kötü amellerinden, Tevrâtı tahrif etdiklerinden) ötürü onu (ölümü) hiçbir zaman arzuu edemezler. Allah o zaalimleri hakkıyle bilendir.
Hayrat Neşriyat = Hâlbuki ellerinin işlediği (günahlar) yüzünden, onu ebedî olarak aslâ temennî etmeyeceklerdir. Allah ise, zâlimleri hakkıyla bilendir.
İbni Kesir = Önceden ellerinin kazandığından dolayı, onlar hiçbir zaman onu isteyemezler, Allah zalimleri hakkıyla bilir.
Kadri Çelik = Bunu, önceden ellerinin takdim ettiklerinden (günahlarından) dolayı asla dilemeyeceklerdir. Allah zalimleri iyi bilir.
Muhammed Esed = Ama kendi elleriyle yapıp ettikleri ortadayken bunu hiçbir zaman temenni etmeyecekler: Allah zalimleri her halleriyle bilmektedir.
Mustafa İslamoğlu = Fakat işledikleri kötülükler yüzünden onlar hiçbir zaman ölümü istemeyecekler; Allah, kendi kendisine kötülük yapanları çok iyi bilir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Halbuki onu evvelce ellerinin takdim etmiş olduğu şeyler sebebiyle asla temenni etmezler.
Ömer Öngüt = Onlar, ellerinin yapıp öne sürdüğü işlerden dolayı ölümü aslâ istemezler. Allah zâlimleri bilendir.
Şaban Piriş = Ama, hayır, elleriyle işlediklerinden dolayı ölümü hiç bir zaman istemezler. Allah, elbette zalim olanları en iyi bilendir.
Sadık Türkmen = Fakat, kendi elleriyle önceden yaptıkları işler yüzünden, ölümü hiçbir zaman temenni etmezler/ölmeyi istemezler. Allah zalimleri hakkıyla bilendir.
Seyyid Kutub = Oysa onlar kendi elleri ile işlemiş oldukları kötülüklerden dolayı ölümü kesinlikle istemezler. Hiç şüphesiz, Allah zalimleri bilir.
Suat Yıldırım = Fakat elleriyle yaptıkları işler ortada iken, ölümü asla istemezler. Allah o zalimleri pek iyi bilir.
Süleyman Ateş = Fakat ellerinin yapıp öne sürdüğü işlerden dolayı ölümü asla istemezler, Allâh zâlimleri bilir.
Tefhim-ul Kuran = Oysa onlar, önceden ellerinin takdim ettiklerinden dolayı onu (ölümü) hiç bir zaman kesin olarak dilemiyeceklerdir. Allah, zalimleri bilendir.
Ümit Şimşek = Fakat onlar, elleriyle işledikleri yüzünden ölümü asla isteyemezler. Allah ise o zalimleri bilir.
Yaşar Nuri Öztürk = Ellerinin önden gönderdiği şeyler yüzünden ölümü hiç bir zaman istemeyeceklerdir. Allah, zalimleri çok iyi bilmektedir.
İskender Ali Mihr = Ve elleriyle takdim ettikleri (günahları) sebebiyle onu (ölümü), ebediyyen asla temenni etmezler. Ve Allah, zâlimleri en iyi bilendir.
İlyas Yorulmaz = Kendi yaptıklarını çok iyi bildiklerinden, asla ölümü istemezler. Allah zalimleri en iyi bilendir.