Önceki Ayet Sonraki Ayet  
56. Sûre Vâkı’a/92

 وَأَمَّا إِن كَانَ مِنَ الْمُكَذِّبِينَ الضَّالِّينَ

  Ve emmâ in kâne minel mukezzibîned dâllîn(dâllîne).

Kelime Karşılaştırma
ve emmâ : amma, fakat
in kâne : eğer oldu ise
min el mukezzibîne : yalanlayanlardan
ed dâllîne : dalâlettte kalanlar, dalâlette olanlar, sapıklar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve ama yalanlayan sapıklardansa.

 Abdullah Parlıyan = Ama o gerçekleri yalanlayan, sapıklardan ise,

 Adem Uğur = Ama yalanlayıcı sapıklardan ise,

 Ahmed Hulusi = Eğer (o can) sapık inançlı (hakikati) yalanlayıcılardansa;

 Ahmet Tekin = Eğer ölen, peygamberleri yalanlayanlardan, hak yoldan uzaklaşıp, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederek başlarına buyruk yaşayanlardan ise, ona ziyâfet vardır.

 Ahmet Varol = Ama eğer yalanlayan sapıklardan ise;

 Ali Bulaç = Ve eğer o, yalanlayan sapıklardan ise,

 Ali Fikri Yavuz = Amma ölü o inkâr eden sapıklardan ise,

 Ali Ünal = Yok, (Din’i ve Rasûl’ü) yalanlayanlardan, sapkınlardan ise,

 Bayraktar Bayraklı = (92-94) Eğer o kişi, yalanlayan sapıklardansa, o da kaynar su ile ağırlanır ve onun için cehenneme yaslanış vardır.

 Bekir Sadak = Eger, sapik yalancilardan ise,

 Celal Yıldırım = (92-93-94) Eğer o (hakkı) yalanlayan sapık şaşkınlardan ise, ona da kaynar sudan bir konukluk ve Cehennem'e yaslanmak vardır.

 Cemal Külünkoğlu = (92-94) Yok, eğer o, hakkı yalanlayan sapıklardan ise, artık (onun için) kaynar sudan bir ziyafet, bir de cehenneme atılma vardır.

 Diyanet İşleri (eski) = Eğer, sapık yalancılardan ise,

 Diyanet Vakfi = Ama yalanlayıcı sapıklardan ise,

 Edip Yüksel = Ama o yalanlayan sapıklardan ise-

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve amma o tekzib eden sapgınlardan ise

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ama o yalanlayan sapıklardan ise,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ama yalanlayıcı sapıklardan ise;

 Gültekin Onan = Ve eğer o, yalanlayan sapıklardan ise,

 Harun Yıldırım = Ve eğer o, yalanlayan sapkınlardan ise,

 Hasan Basri Çantay = Amma eğer tekzîbcilerden, sapıklardansa,

 Hayrat Neşriyat = (92-94) Ama o (kimse) sapık yalanlayıcılardan ise, artık (ona da) kaynar sudan bir ağırlama ve alevli bir ateşe (Cehenneme) atılmak vardır.

 İbni Kesir = Eğer sapık yalanlayıcılardan ise;

 Kadri Çelik = Ve eğer o, yalanlayan sapıklardan ise.

 Muhammed Esed = Ama eğer biriniz hakikati yalanlayanlardan ve (böylece) yoldan sapmışlardan olursa,

 Mustafa İslamoğlu = Fakat eğer o, yalanlayıp da yoldan sapmışlardan biriyse:

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve fakat eğer tekzîp edenlerden, sapıklardan oldu ise,

 Ömer Öngüt = Amma yalanlayıcı sapıklardan ise,

 Şaban Piriş = Eğer o, yalanlayanlardan ve sapıklardan ise...

 Sadık Türkmen = Eğer sapık yalanlayıcılardan ise;

 Seyyid Kutub = Eğer adam sapık bir inkarcı ise,

 Suat Yıldırım = (92-94) Ama eğer dini yalan sayan sapıklardan ise onun ziyafeti kaynar su, peşinden de cehenneme atılış olacak.

 Süleyman Ateş = Ama yalanlayıcı sapıklardan ise;

 Tefhim-ul Kuran = Ve eğer o, yalanlayan sapıklardan ise,

 Ümit Şimşek = (92-94) Eğer o kişi, yalanlayan sapıklardansa, o da kaynar su ile ağırlanır ve onun için cehenneme yaslanış vardır.

 Yaşar Nuri Öztürk = Eğer yalanlayan sapıklardansa;

 İskender Ali Mihr = Ve fakat dalâlette olan ve yalanlayanlardan ise.

 İlyas Yorulmaz = Eğer o canı çıkan, sapıklık içinde yalanlayanlardan ise.