يَوْمَ لَا يَنفَعُ مَالٌ وَلَا بَنُونَ
Yevme lâ yenfau mâlun ve lâ benûn(benûne).
Diyanet İşleri = “O gün ki ne mal fayda verir ne oğullar!”
Abdulbaki Gölpınarlı = O günde ki ne mal fayda verir o gün, ne evlât.
Abdullah Parlıyan = Ve o gün ne mal fayda verir, ne de evlat.”
Adem Uğur = O gün, ne mal fayda verir ne de evlât.
Ahmed Hulusi = "O süreçte zenginlik de fayda vermez, oğullar da (fayda vermez). "
Ahmet Tekin = 'Servet ve oğulların faydasının olmadığı gün beni mahcup etme.'
Ahmet Varol = Malın ve oğulların bir yarar sağlamayacakları gün.
Ali Bulaç = 'Malın da, çocukların da bir yarar sağlayamadığı günde."
Ali Fikri Yavuz = O gün ki, ne mal fayda verir, ne de oğullar...
Ali Ünal = “Fayda vermeyeceği gün ne malın, ne çocukların;
Bayraktar Bayraklı = (84-89) “Sonraki nesiller arasında benim doğrulukla anılmamı sağla. Beni nimet cennetine vâris olaylardan eyle. Babamı da bağışla; o, doğrusu şaşırmışlardandır. İnsanların diriltileceği gün, Allah'a temiz bir kalple gelenden başkasına mal ve oğulların fayda vermeyeceği gün, beni utandırma!”
Bekir Sadak = (84-89) Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarini sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kil. Babami da bagisla, o suphesiz sapiklardandir. Insanlarin diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malin ve ogullarin fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme» demisti.
Celal Yıldırım = Öyle gün ki, mal ve oğullar (evlâd) fayda vermez.
Cemal Külünkoğlu = (88-89) “O gün ne malın bir faydası olur, ne de evlâdın. Yalnızca Allah'ın huzuruna kötülükten korunmuş bir kalple çıkanlar (kurtulacaktır)!”
Diyanet İşleri (eski) = (84-89) Sonrakilerin beni güzel şekilde anmalarını sağla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bağışla, o şüphesiz sapıklardandır. İnsanların diriltileceği gün, Allah'a temiz bir kalble gelenden başka kimseye malın ve oğulların fayda vermeyeceği gün, beni rezil etme' demişti.
Diyanet Vakfi = O gün, ne mal fayda verir ne de evlât.
Edip Yüksel = O gün, paranın ve çocukların yararı olmayacaktır.
Elmalılı Hamdi Yazır = O gün ki ne mal faide verir ne oğullar,
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O gün ki, ne mal fayda verir, ne oğullar!
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «O gün ki ne mal fayda verir ne oğullar!»
Gültekin Onan = "Malın da, çocukların da bir yarar sağlayamadığı günde."
Harun Yıldırım = “Malın da, çocukların da bir yarar sağlayamadığı bir günde.”
Hasan Basri Çantay = «O günde ki ne mal fâide eder, ne de oğullar».
Hayrat Neşriyat = O gün ki, (onda) ne mal fayda verir, ne de evlâd!
İbni Kesir = O gün ki mal da fayda vermez, çocuklar da.
Kadri Çelik = “Malın da çocukların da bir yarar sağlayamadığı günde!”
Muhammed Esed = o Gün ki, ne malın mülkün, ne de çoluk çocuğun bir yararı olmayacaktır;
Mustafa İslamoğlu = O gün ne malın mülkün bir yararı olur ne de evladın;
Ömer Nasuhi Bilmen = (87-89) «Ve (nâsın) kabirlerden diriltilip kaldırılacakları gün beni zelil etme. O gün, ne mal faide verir ve ne de oğullar. Ancak Allah'a selim bir kalp ile varan kimse müstesna.»
Ömer Öngüt = O gün ne mallar fayda verir ne de oğullar.
Şaban Piriş = O gün, ne mal fayda verir ve ne de çocuklar...
Sadık Türkmen = O gün mal ve oğullar fayda vermez.
Seyyid Kutub = Ki, o gün, insana ne malı ve ne de evlatları yarar sağlamaz.
Suat Yıldırım = O gün ki ne mal, ne mülk, ne evlat insana fayda eder.
Süleyman Ateş = "O gün ki, ne mal, ne de oğullar yarar vermez."
Tefhim-ul Kuran = «Malın da, çocukların da bir yarar sağlayamadığı günde»
Ümit Şimşek = 'Öyle bir gün ki, ne malın bir faydası olur, ne evlâdın.
Yaşar Nuri Öztürk = "Bir gündür ki o, ne mal fayda verir ne oğullar."
İskender Ali Mihr = Çocukların ve malın fayda vermediği gün (beni utandırma).
İlyas Yorulmaz = Mal ve oğullar o gün hiçbir fayda sağlamazlar.