وَكَانُواْ يَنْحِتُونَ مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا آمِنِينَ
Ve kânû yanhıtûne minel cibâli buyûten âminîn(âminîne).
ve kânû | : ve oldular |
yanhıtûne | : oyuyorlar, yontuyorlar |
min el cibâli | : dağlardan |
buyûten | : evler |
âminîne | : emin olanlar, güvenilir olanlar |
Diyanet İşleri = Onlar güven içinde dağlardan evler yontuyorlardı.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve evlerini dağlarda oyarlar, emin bir halde yaşarlardı.
Abdullah Parlıyan = Ve onlar dağları yontarak, güvenli konutlar yapıyorlardı.
Adem Uğur = Onlar, dağlardan emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı.
Ahmed Hulusi = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Ahmet Tekin = Onlar dağların yamaçlarında keserek, yontarak, kendilerini cezadan kurtaracak emniyetli kaya damlar, evler yapıyorlardı.
Ahmet Varol = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Ali Bulaç = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Ali Fikri Yavuz = Dağlarda (kendilerini düşmanlardan, hırsızdan veya Allah’ın azabından kurtaracak) emniyetli zannettikleri evler yontup kuruyorlardı.
Ali Ünal = Dağlardan içlerinde kendilerini emniyette hissettikleri evler oyarlardı.
Bayraktar Bayraklı = Onlar, dağlardan emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı.
Bekir Sadak = Daglarda, guven icinde olarak evler yontuyorlardi.
Celal Yıldırım = (82-83) Dağlarda evler yontarak güven içinde bulunuyorlardı; derken sabahladıklarında onları müthiş bir ses ve uğultu yakalayıverdi.
Cemal Külünkoğlu = (Onlar tehlikelere karşı) dağları oyup güya güvenli köşkler yapıyorlardı.
Diyanet İşleri (eski) = Dağlarda, güven içinde olarak evler yontuyorlardı.
Diyanet Vakfi = Onlar, dağlardan emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı.
Edip Yüksel = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Elmalılı Hamdi Yazır = Dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onlar, dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı.
Gültekin Onan = Dağlardan güvenli (aminiyn) evler yontuyorlardı.
Harun Yıldırım = Onlar, dağlardan emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı.
Hasan Basri Çantay = Onlar dağlardan emîn, emîn evler yontub oyarlardı.
Hayrat Neşriyat = Ve (kendilerini) güven içinde (zanneden) kimseler olarak dağlardan evler yontuyorlardı.
İbni Kesir = Onlar, dağlardan emin evler yontup oyarlardı.
Kadri Çelik = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Muhammed Esed = güya, dağları yontarak kendilerine güvenli konutlar yapıyorlardı:
Mustafa İslamoğlu = Hesapta onlar dağları oyarak kendilerine güvenli evler inşa ediyorlardı;
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onlar emniyet içinde olarak dağlardan evler yontar olmuşlardı.
Ömer Öngüt = Onlar emniyet içinde kalacakları dağlardan evler oyarlardı.
Şaban Piriş = Onlar, dağları oyarak güvenli evler yapıyorlardı.
Sadık Türkmen = Onlar dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Seyyid Kutub = Onlar dağları oyup güvenli köşkler yapıyorlardı.
Suat Yıldırım = Dağlarda evler yontarak güven içinde bulunuyorlardı.
Süleyman Ateş = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Tefhim-ul Kuran = Dağlardan güvenli evler yontuyorlardı.
Ümit Şimşek = Onlar dağlardan güvenli evler yontarlardı.
Yaşar Nuri Öztürk = Dağlardan güvenli güvenli evler yontuyorlardı.
İskender Ali Mihr = Ve onlar, dağlardan (sağlamlığına) güvenilir evler (yontarak) oyuyorlardı.
İlyas Yorulmaz = Dağlardan getirdikleri taşları yontarak güvenli evler inşa ediyorlardı.