فَآمِنُوا بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَالنُّورِ الَّذِي أَنزَلْنَا وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرٌ
Fe âmınû billâhi ve resûlihî ven nûrillezî enzelnâ, vallâhu bimâ ta’melûne habîr(habîrun).
fe | : artık |
âminû | : îmân edin |
bi allâhi | : Allah’a |
ve resûli-hî | : ve onun resûlüne |
ve en nûri ellezî | : ve nur ki |
enzelnâ | : biz indirdik |
ve allâhu | : ve Allah |
bimâ | : şeyler |
ta’melûne | : yapıyorsunuz |
habîrun | : haberdar olan |
Diyanet İşleri = Artık siz Allah’a, peygamberine ve indirdiğimiz nûra (Kur’an’a) iman edin. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık inanın Allah'a ve Peygamberine ve indirdiğimiz nûra ve Allah, ne yapıyorsanız hepsinden de haberdardır.
Abdullah Parlıyan = Öyleyse ey insanlar! Allah'a, Rasülüne ve indirdiğimiz aydınlatıcı Kur'ân'a inanın. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Adem Uğur = Onun için Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz o nûra (Kur'an'a) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Ahmed Hulusi = Esmâ'sıyla hakikatiniz olan Allâh'a, Rasûlüne ve inzâl ettiğimiz Nûr'a (ilme) iman edin! Allâh yaptıklarınızı (B sırrınca) Habiyr'dir.
Ahmet Tekin = Allah’a, Rasulüne, indirdiğimiz nura, Kur’ân’a iman edin. Allah, işlediğiniz gizli-açık bütün amellerden haberdardır.
Ahmet Varol = Şu halde Allah'a, Peygamberi'ne ve indirdiğimiz nura iman edin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Ali Bulaç = "Şu halde Allah'a, O'nun Resûlü'ne ve indirdiğimiz nur (Kur'an)a iman edin. Allah yaptıklarınızdan haberdârdır."
Ali Fikri Yavuz = Onun için, siz, Allah’a, Peygamberine ve indirdiğimiz Kur’an’a iman ediniz. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Ali Ünal = O bakımdan (ey insanlar), Allah’a, Rasûlü’ne ve (O’na) indirdiğimiz Nûr’a iman edin. Allah, yaptığınız her şeyden hakkıyla haberdardır.
Bayraktar Bayraklı = Onun için, Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz o nura inanınız! Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Bekir Sadak = Oyleyse Allah'a, Peygamberine ve indirdigimiz nura, Kuran'a inanin; Allah islediklerinizden haberdardir.
Celal Yıldırım = Artık Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz nura (Kur'ân'a) inanın. Allah sizin yaptıklarınızdan haberlidir.
Cemal Külünkoğlu = “O halde Allah'a, O'nun Resulü'ne ve indirdiğimiz Nur'a (Kur'an'a) iman edin! Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdar olandır.”
Diyanet İşleri (eski) = Öyleyse Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz nura, Kuran'a inanın; Allah işlediklerinizden haberdardır.
Diyanet Vakfi = Onun için Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz o nûra (Kur'an'a) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Edip Yüksel = ALLAH'a, elçisine ve indirdiğimiz bu ışığa inanınız. ALLAH yaptıklarınızdan Haberdardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Onun için siz Allaha ve Resulüne indirdiğimiz nûra iyman ediniz ve Allah her ne yaparsanız haberdardır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onun için siz, Allah'a, Resulüne ve indirdiğimiz nura (Kur'an'a) iman edin! Allah, ne yaparsanız haberdardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Artık Allah'a, Resulüne ve indirdiğimiz nura (Kur'ân'a) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Gültekin Onan = "Şu halde Tanrı'ya, O'nun Resulü'ne ve indirdiğimiz nur (Kuran)a inanın. Tanrı yaptıklarınızdan haberdardır."
Harun Yıldırım = “O hâlde Allah’a, Rasulü’ne ve indirdiğimiz nura iman edin. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.”
Hasan Basri Çantay = O halde Allaha, Onun peygamberlerine ve indirdiğimiz O nuura îman edin. Allah, ne yaparsanız, hakkıyle haberdârdır.
Hayrat Neşriyat = O hâlde Allah’a ve Resûlüne ve indirdiğimiz o nûra (Kur’ân’a) îmân edin! Çünki Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdar olandır.
İbni Kesir = Şu halde Allah'a, peygamberine ve indirdiğimiz nura iman edin. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Kadri Çelik = “O halde Allah'a, O'nun resulüne ve indirdiğimiz nura iman edin. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.”
Muhammed Esed = Öyleyse, (ey insanlar!) Allah'a ve Elçisine ve (size) bahşettiğimiz (vahiy) aydınlığına inanın! Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Mustafa İslamoğlu = Şu halde (ey insanlar!) Allah'a, Elçi'sine ve indirdiğimiz nura inanın: Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Ömer Nasuhi Bilmen = Artık Allah'a ve O'nun Resûlüne ve indirmiş olduğumuz nûra imân ediniz ve Allah yapar olduğunuz şeylerden haberdardır.
Ömer Öngüt = Allah'a, Peygamber'ine ve indirdiğimiz o nura (Kur'an'a) inanın. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Şaban Piriş = Allah’a, Resûlüne ve indirdiğimiz aydınlatıcıya iman edin. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
Sadık Türkmen = Artık siz Allah’a, Rasûlüne ve indirdiğimiz nûra (Kur’an’a) iman edin. Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Seyyid Kutub = Öyleyse Allah'a, peygamberine ve indirdiğimiz nur'a (Kur'an'a) inanın. Allah yaptıklarınızı haber almaktadır.
Suat Yıldırım = O halde Allah’a, Resulüne ve ona indirdiğimiz nûra, Kur’ân’a iman edin. Allah yaptığınız her şeyden haberdardır.
Süleyman Ateş = Artık Allah'a, Elçisine ve indirdiğimiz ışığa inanın. Allâh, yaptıklarınızı haber almaktadır.
Tefhim-ul Kuran = «Şu halde Allah'a, O'nun Resulüne ve indirdiğimiz nur (Kur'an)a iman edin. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.»
Ümit Şimşek = Onun için, Allah'a, Resulüne ve indirmiş olduğumuz nura iman edin. Zira Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Yaşar Nuri Öztürk = Artık Allah'a, onun resulüne ve size indirdiğimiz nura inanın. Allah, yapmakta olduklarınızı iyiden iyiye haber almaktadır.
İskender Ali Mihr = Artık Allah’a, O’nun Resûl’üne ve indirdiğimiz Nur’a îmân edin. Ve Allah, yaptıklarınızdan haberdar olandır.
İlyas Yorulmaz = Allah’a, O nun Elçisine ve indirmiş olduğu Kitabına (Nura) inanın. Allah yaptıklarınızdan haberdar olandır.