ثُمَّ لَتُسْأَلُنَّ يَوْمَئِذٍ عَنِ النَّعِيمِ
Summe le tus’elunne yevmeizin anin naîm(naîmi).
summe | : sonra |
le | : mutlaka |
tus’elunne | : sorgulanacaksınız |
yevme izin | : o gün, izin günü |
an(i) en naîmi | : ni’metlerden |
Diyanet İşleri = Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz?
Abdulbaki Gölpınarlı = Sonra da andolsun ki o gün nîmetlerden soruya çekileceksiniz.
Abdullah Parlıyan = Sonra da o gün size verilen tüm nimetlerden iğneden ipliğe sorguya çekileceksiniz.
Adem Uğur = Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz.
Ahmed Hulusi = Sonra andolsun, elbette sorulacaksınız o süreçte nimetlerinizden.
Ahmet Tekin = Bir de o gün, size verilen nimetlerden dolayı hesaba çekileceksiniz.
Ahmet Varol = Sonra o gün nimet(ler)den muhakkak sorulacaksınız.
Ali Bulaç = Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz.
Ali Fikri Yavuz = Sonra and olsun, o gün (kıyamette) nimetin şükründen muhakkak sorulacaksınız.
Ali Ünal = O gün elbette sorguya çekileceksiniz (size bahşedilen) bütün nimetlerden.
Bayraktar Bayraklı = “Nihayet o gün nimetlerden elbette hesaba çekileceksiniz.”[803]
Bekir Sadak = Sonra o gun, size verilmis olan her nimetten sorguya cekileceksiniz. *
Celal Yıldırım = Sonra da o gün, (size verilen) nimetlerden elbette sorulacaksınız !.
Cemal Külünkoğlu = Sonra o gün size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz!
Diyanet İşleri (eski) = Sonra o gün, size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz.
Diyanet Vakfi = (5-8) Gerçek öyle değil! Kesin bilgi ile bilmiş olsaydınız, (orada) mutlaka cehennem ateşini görürdünüz. Sonra ahirette onu çıplak gözle göreceksiniz. Nihayet o gün (dünyada yararlandığınız) nimetlerden elbette ve elbette hesaba çekileceksiniz.
Edip Yüksel = Sonra, o gün (size verilen) nimetlerden sorulacaksınız.
Elmalılı Hamdi Yazır = Sonra kasem olsun o gün o naîmden muhakkak sorulacaksınız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sonra andolsun ki, o gün her nimetten sorgulanacaksınız!
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Sonra, yemin olsun ki, o gün (size verilen) her nimetten sorulacaksınız
Gültekin Onan = Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz.
Harun Yıldırım = Sonra kuşkusuz o gün, nimetten elbette sorguya çekileceksiniz.
Hasan Basri Çantay = Sonra, andolsun, o gün elbet ve elbet size ni'met (ler) sorulacakdır.
Hayrat Neşriyat = Sonra o gün, (size dünyada verilmiş olan) ni'metlerden (teker teker) mutlaka sorulacaksınız!
İbni Kesir = Sonra o gün, andolsun ki; nimetlerden sorulacaksınız.
Kadri Çelik = Sonra o gün, bütün nimetlerden sorguya çekileceksiniz.
Muhammed Esed = ve o Gün hayatın nimetleri(ne karşı yaptıklarınız) için mutlaka sorguya çekileceksiniz!
Mustafa İslamoğlu = nihayet o gün, ebedi nimetlerden vaz geçip (geçici nimetlere yönelmenizden) dolayı hesaba çekileceksiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Sonra kasem olsun ki o gün her türlü nîmetten muhakkak sorulacaksınız.
Ömer Öngüt = Nihayet o gün dünyada kazanıp harcadığınız nimetlerden elbette hesaba çekileceksiniz.
Şaban Piriş = Sonra, o gün nimetlerden hesaba çekileceksiniz.
Sadık Türkmen = Sonra kesinlikle, (size verdiğim) bütün nimetlerden sorguya çekileceksiniz.
Seyyid Kutub = Sonra o gün size verilmiş olan her nimetten sorguya çekileceksiniz
Suat Yıldırım = Sonra o gün nimetlerden hesaba çekileceksiniz!
Süleyman Ateş = Sonra o gün, (size verilen) ni'metten sorulacaksınız.
Tefhim-ul Kuran = Sonra o gün, nimetten sorguya çekileceksiniz.
Ümit Şimşek = Ve o gün nimetlerden sorguya çekileceksiniz.
Yaşar Nuri Öztürk = Sonra o gün, nimetten kesinlikle sorguya çekileceksiniz!
İskender Ali Mihr = Sonra izin günü mutlaka ni’metlerden sorgulanacaksınız.
İlyas Yorulmaz = Sonra, verilen nimetlerden o gün, mutlaka sorulacaksınız.