Önceki Ayet Sonraki Ayet  
10. Sûre Yûnus/8

 أُوْلَئِكَ مَأْوَاهُمُ النُّارُ بِمَا كَانُواْ يَكْسِبُونَ

  Ulâike me'vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne).

Kelime Karşılaştırma
ulâike : işte onlar
me’vâ-hum : onların varacakları yer
en nâru : ateştir
bimâ : dolayısıyla, gereğince
kânû yeksibûne : kazanmış oldukları, kazandıkları
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (7-8) Şüphesiz bize kavuşacağını ummayan ve dünya hayatına razı olup onunla yetinerek tatmin olan kimseler ile âyetlerimizden gafil olanlar var ya; işte onların kazanmakta oldukları günahlar yüzünden, varacakları yer ateştir.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Öyle kişilerdir ki onların yurtları, kazançlarına karşılık ateştir.

 Abdullah Parlıyan = yapageldikleri bütün o kötülüklerden dolayı, onların varacağı yer ateştir.

 Adem Uğur = İşte onların, kazanmakta oldukları (günahlar) yüzünden varacakları yer, ateştir!

 Ahmed Hulusi = İşte onlar kendilerinden açığa çıkanın sonucu olarak yanarak yaşayacaklardır!

 Ahmet Tekin = İşte, işledikleri amelleri, yüklendikleri günahları, küfürleri, isyanları ve âyetlerimizi, koyduğumuz ilkeleri yalanlamaları sebebiyle onların mekânları cehennem ateşidir.

 Ahmet Varol = İşte bunların kazandıklarına karşılık varacakları yer cehennemdir.

 Ali Bulaç = İşte bunların, kazandıkları dolayısıyla barınma yerleri ateştir.

 Ali Fikri Yavuz = İşte bunların, elde ettikleri kötü ameller sebebiyle varacakları yer, cehennem ateşidir.

 Ali Ünal = Bizzat işleyip de kazandıkları (şirk ve diğer) günahları sebebiyle öylelerinin nihaî barınağı Ateş’tir.

 Bayraktar Bayraklı = İşte onların, kazanmış oldukları günahlar yüzünden varacakları yer ateştir.

 Bekir Sadak = (7-8) Bizimle karsilasmayi ummayan ve dunya hayatindan hosnut olup ona baglananlarin ve ayetlerimizden habersiz bulunanlarin, iste bunlarin kazandiklarina karsilik varacaklari yer cehennemdir.

 Celal Yıldırım = (7-8) (Öldükten sonra yeniden dirilip) bize kavuşmayı ümit etmeyen, Dünya hayatına razı olup onunla gönlü yatışanlarla bizim âyetlerimizden gafil olanlar var ya, işte onların, kazandıklarına karşılık varacakları yer ateştir.

 Cemal Külünkoğlu = (7-8) (Öldükten sonra) huzurumuza çıkacaklarını beklemeyenler, dünya hayatına razı olup onunla rahat bulanlar ve ayetlerimizden habersiz olanlar var ya! İşte bunların kendi yaptıkları yüzünden varacakları yer cehennemdir.

 Diyanet İşleri (eski) = (7-8) Bizimle karşılaşmayı ummayan ve dünya hayatından hoşnut olup ona bağlananların ve ayetlerimizden habersiz bulunanların, işte bunların kazandıklarına karşılık varacakları yer cehennemdir.

 Diyanet Vakfi = (7-8) Huzurumuza çıkacaklarını beklemeyenler, dünya hayatına razı olup onunla rahat bulanlar ve âyetlerimizden gafil olanlar yok mu, işte onların, kazanmakta oldukları (günahlar) yüzünden varacakları yer, ateştir!

 Edip Yüksel = İşte onların yeri, kazandıklarından ötürü ateştir.

 Elmalılı Hamdi Yazır = İşte bunların kesibleri sebebile varacakları yer, ateştir

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İşte bunların, kazandıklarının karşılığı olarak varacakları yer ateştir!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte bunların kendi elleriyle ettikleri yüzünden varacakları yer cehennemdir.

 Gültekin Onan = İşte bunların, kazandıkları dolayısıyla barınma yerleri ateştir.

 Harun Yıldırım = İşte bunların, kazandıkları dolayısıyla barınma yerleri ateştir.

 Hasan Basri Çantay = (7-8) (Öldükden sonra dirilib) bize kavuşacağını ummayan, (âhirete inanmayarak sâdece) dünyâ hayaatına raazî olan ve onunla sükûn (ve istirahat) e dalan kimselerle (varlığımıza, birliğimize ve kemâl-i kudretimize delâlet eden) bunca âyetlerimizden gaafil olanlar (yok mu?) işte onların, irtikâb etmekde oldukları (şirk ve mâ'siyetler) yüzünden varacakları yer, ateşdir.

 Hayrat Neşriyat = (7-8) Şübhesiz ki bize kavuşmayı beklemeyenler, dünya hayâtına râzı olup onunla tatmîn olanlar ve âyetlerimizden gafil olanlar var ya, işte onların kazanmakta oldukları(günahlar) sebebiyle varacakları yer ateştir.

 İbni Kesir = İşte kazanır olduklarından dolayı onların varacakları yer, cehennemdir.

 Kadri Çelik = İşte bunların kazandıklarına karşılık varacakları yer cehennemdir.

 Muhammed Esed = yapageldikleri (bütün o kötülüklerden) ötürü onların varacağı yer ateştir.

 Mustafa İslamoğlu = işleye geldikleri bütün bu şeylerden dolayı onların son durağı ateştir.

 Ömer Nasuhi Bilmen = İşte onların varacakları yer, kendi kazanmış oldukları şey sebebiyle ateştir.

 Ömer Öngüt = İşte onların kazandıklarına karşılık varacakları yer ateştir!

 Şaban Piriş = İşte onlar, kazandıklarının karşılığı olarak ateş onların varacağı yerdir.

 Sadık Türkmen = Işte onların varacakları yer ateştir, kazanmakta olduklarından dolayı!

 Seyyid Kutub = İşte bunların varacakları yer, işlediklerinin karşılığı olarak cehennemdir.

 Suat Yıldırım = (7-8) Onlar ki âhirette bize kavuşmayı ummaz ve sadece dünya hayatına razı olup onunla tatmin bulur ve onlar ki Bizim tek İlah olduğumuzun delillerinden ve gönderdiğimiz Kur’ân âyetlerinden gaflet etmeyi sürdürür, işte bunların, irtikâb ettikleri şirk ve isyan sebebiyle varacakları yer cehennemdir.

 Süleyman Ateş = İşte kazandıkları işlerden ötürü onların varacakları yer, ateştir!

 Tefhim-ul Kuran = İşte bunların, kazanmakta olduklarından dolayı barınma yerleri ateştir.

 Ümit Şimşek = Kazandıkları günahlar yüzünden, onların varacakları yer ateştir.

 Yaşar Nuri Öztürk = Kazandıkları şeyler yüzünden varış yerleri ateş olacakların ta kendileridir.

 İskender Ali Mihr = İşte onların kazandıkları (dereceler) gereğince varacakları yer ateştir (cehennemdir).

 İlyas Yorulmaz = İşte onların kazandıklarından dolayı, hesap gününde barınacakları yer ateştir.