وَجَاءهُ قَوْمُهُ يُهْرَعُونَ إِلَيْهِ وَمِن قَبْلُ كَانُواْ يَعْمَلُونَ السَّيِّئَاتِ قَالَ يَا قَوْمِ هَؤُلاء بَنَاتِي هُنَّ أَطْهَرُ لَكُمْ فَاتَّقُواْ اللّهَ وَلاَ تُخْزُونِ فِي ضَيْفِي أَلَيْسَ مِنكُمْ رَجُلٌ رَّشِيدٌ
Ve câehu kavmuhu yuhraûne ileyhi ve min kablu kânû ya’melûnes seyyiât(seyyiâti), kâle yâ kavmi hâulâi benâtî hunne etharu lekum, fettekullâhe ve lâ tuhzûni fî dayfî, e leyse minkum raculun reşîd(reşîdun).
ve câe-hu | : ve ona geldi |
kavmu-hu | : onun kavmi |
yuhraûne | : süratle koşarak |
ileyhi | : ona, yanına |
ve min kablu | : ve önceden |
kânû | : idiler |
ya’melûne es seyyiâti | : kötülük yapıyorlar |
kâle | : dedi |
yâ kavmi | : ey kavmim |
hâulâi | : işte bunlar |
benâtî | : kızlarım |
hunne | : onlar |
etharu | : daha temiz |
lekum | : sizin için |
fettekullâhe (fe itteku allâhe) | : artık Allah’a karşı takva sahibi olun |
ve lâ tuhzû-ni | : ve beni utandırmayın, rezil, rüsva etmeyin |
fî dayfî | : misafirlerim arasında, yanında |
e leyse | : değil mi, yok mu |
min-kum | : sizden, sizin içinizden, sizin içinizde, sizin aranızda |
raculun | : bir erkek |
reşîdun | : reşid olan, irşad eden |
Diyanet İşleri = Kavmi, (konuklarıyla çirkin ilişkide bulunmak üzere) ona doğru koşa koşa geldiler. Zaten onlar önceden de bu tür çirkin işleri yapıyorlardı. Lût, dedi ki: “Ey Kavmim! İşte kızlarım. Onlar(la nikâhlanmanız) sizin için daha temizdir. Allah’a karşı gelmekten sakının ve konuklarıma karşı beni rezil etmeyin. İçinizde hiç aklı başında bir adam yok mu?”
Abdulbaki Gölpınarlı = Kavmi, koşa koşa onun yanına geldi, onlar, önceden de kötülükler yapar dururlardı. Lût, ey kavmim dedi, işte kızlarım, onlar, sizin için daha temiz, artık Allah'tan çekinin de beni, konuklarımdan utandırmayın. İçinizde, aklı başında bir adam da mı yok?
Abdullah Parlıyan = Ve Lût'un kavmi çirkin arzularla koşarak, soluk soluğa Lût'a geldiler. Bunlar daha önce de, zaten bu tür kötülükleri işlemeye alışmış kimselerdi. Lût “Ey kavmim! İşte kızlarım” dedi. “Onlar erkeklerden daha uygun olur sizler için. Allah'tan korkun da, konuklarıma saldırarak beni rezil rüsvay etmeyin, aranızda hiç mi aklı başında adam yok?”
Adem Uğur = Lût'un kavmi, koşarak onun yanına geldiler. Daha önce de o kötü işleri yapmaktaydılar. (Lût): "Ey kavmim! İşte şunlar kızlarımdır (onlarla evlenin); sizin için onlar daha temizdir. Allah'tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mu!" dedi.
Ahmed Hulusi = (Lût'un) halkı, arzulu bir şekilde koşarak Ona geldiler. . . Ki daha önce de o kötülükleri yapıyorlardı. . . (Lût) dedi ki: "Ey halkım. . . İşte şunlar kızlarımdır. . . Onlar sizin için daha temizdir. . . Allâh'tan çekinin ve misafirim arasında beni rezil etmeyin. . . Sizden aklı başında biri yok mu?"
Ahmet Tekin = Kavmi, izdiham halinde koşarak Lût’un yanına geldi. Bunlar, daha önce o çirkin fiili işleyenlerdi. Lût:'Ey kavmim, ümmetim içinde evliliğe hazır dolu genç kızlarım var. Onlarla evlenin. Onlar sizin için helâl, daha temiz. Allah’ın emirlerine muhalefetten, azâbından kendinizi koruyun. Misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin. İçinizde, aklı başında, sözü dinlenen bir adam yok mu?' dedi.
Ahmet Varol = Kavmi de koşarak ona geldi. Daha önce de kötü işler işliyorlardı. (Lut): 'Ey kavmim! Şunlar kızlarım; onlar sizin için daha temizdir. [9] Allah'tan korkun ve konuklarım arasında beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında bir adam yok mudur?' dedi.
Ali Bulaç = Kavmi ona doğru koşarak geldi; onlar daha önceden kötülükler işlemekteydiler. "Ey kavmim" dedi. "İşte benim kızlarım, bunlar sizler için daha temizdir. Artık Allah'tan korkun ve beni misafirim önünde küçük düşürmeyin. İçinizde hiç aklı başında olan (reşid) bir adam yok mu?"
Ali Fikri Yavuz = Lût’un kavmi koşarak kendisine gelmişlerdi ve bundan önce kötü işler (oğlancılık) yapıyorlardı. (misafirleri olan elçi meleklere bir fenalık yapmasınlar diye) Lût şöyle dedi: “- Ey Kavmim! İşte şunlar kızlarım (onları kendinize nikâh edin, elçilere dokunmayın.) Sizin için, onlar daha temizdir. Artık Allah’dan korkun, beni misafirlerim içinde rüsvay etmeyin. Hiç aranızda, iyiliği emredip kötülükten alıkoyacak, aklı başında bir adam yok mu?”
Ali Ünal = (Delikanlıların geldiğini haber alan) halkı, kirli arzularının dürtmesiyle Lût’un evine hücum ettiler; zaten ne zamandır kötülüklerle haşirneşir bulunuyorlardı. Lût, önlerine çıkıp “Ey halkım!” dedi: “İşte şunlar, kızlarım(ız); sizin için (nikâh edildiklerinde) temiz ve helâl olan onlardır. Allah’tan korkun ve misafirlerim konusunda beni rezil etmeyin. Sizin içinizde hiç aklı başında bir adam yok mudur?”
Bayraktar Bayraklı = Lût'un kavmi, koşarak onun yanına geldi. Daha önce de o kötü işleri yapmaktaydılar. Lût, “Ey kavmim! İşte şunlar kızlarımdır; sizin için onlar daha temizdir. Allah'tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mu?” dedi.
Bekir Sadak = Milleti ona kosarak geldiler. Daha once kotu isler isliyorlardi. «Ey milletim! Iste bunlar benim kizlarim, onlar sizin icin daha temizdir. (Size nikahliyabilirim!) Allah'tan sakinin, konuklarimin onunde beni rezil etmeyin. Icinizde akli basinda kimse yok mudur?» dedi.
Celal Yıldırım = Kavmi ise ona koşa koşa gelirdiler; zaten onlar daha önce de kötü fiiller işliyorlardı. Lût «Ey kavmim,» dedi, «işte kızlarım, bunlar (nikâh akdiyle) sizin için daha pâk ve uygundur. Artık Allah'tan korkun da beni misafirlerim hakkında rüsvay etmeyin. İçinizde doğru düşünen, doğru yolda yürüyen bir adam yok mudur?!»
Cemal Külünkoğlu = Lut'un kavmi (konuklarıyla çirkin ilişkide bulunmak üzere) ona doğru koşarak geldi. Zaten onlar önceden de bu tür çirkin işleri yapıyorlardı. Lut, dedi ki: “Ey Kavmim! İşte kızlarım. Onlar(la nikâhlanmanız) sizin için daha temizdir. Allah'a karşı gelmekten sakının ve konuklarıma karşı beni rezil etmeyin! İçinizde hiç aklı başında bir adam yok mu?”
Diyanet İşleri (eski) = Milleti ona koşarak geldiler. Daha önce kötü işler işliyorlardı. 'Ey milletim! İşte bunlar benim kızlarım, onlar sizin için daha temizdir. (size nikahlıyabilirim!) Allah'tan sakının, konuklarımın önünde beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında kimse yok mudur?' dedi.
Diyanet Vakfi = Lût'un kavmi, koşarak onun yanına geldiler. Daha önce de o kötü işleri yapmaktaydılar. (Lût): «Ey kavmim! İşte şunlar kızlarımdır (onlarla evlenin); sizin için onlar daha temizdir. Allah'tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mu!» dedi.
Edip Yüksel = Halkı koşarak oraya geldiler; günah işlemeyi adet haline getirmişlerdi. 'Ey halkım, işte kızlarım, onlar sizin için daha temizdir. ALLAH'ı sayın, konuklarım önünde beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında bir adam yok mu,' dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır = Kavmi ona zıpır zıpır koşup gelmişlerdi ve bundan evvel kötü kötü fi'ıller yapıyorlardı, ey kavmim! Dedi, daha şunlar kızlarım, onlar sizin için daha temiz, artık Allahdan korkun, beni müsafirlerim hakkında rusvây etmeyin, hiç içinizde aklı başında bir adem yok mu?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kavmi ona zıpır zıpır koşup gelmişlerdi, bundan önce de kötü kötü işler yapıyorlardı. Lut: «Ey kavmim, işte kızlarım, onlar sizin için daha temiz; Allah'tan korkun da beni konuklarım arasında rüsvay etmeyin, içinizde aklı başında bir adam yok mu?!» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Daha önceleri çirkin işler yapmış olan kavmi harıl harıl koşup geldiler. Lut onlara: «Ey kavmim! İşte size kızlarım, onlar sizin için daha temizdirler. Gelin Allah'tan korkun, beni misafirlerime rezil rüsvay etmeyin. İçinizde hiç aklı başında bir adam yok mu?» dedi.
Gültekin Onan = Kavmi ona doğru koşarak geldi; onlar daha önceden kötülükler işlemekteydiler. "Ey kavmim" dedi. "İşte benim kızlarım, bunlar sizler için daha temizdir. Artık Tanrı'dan korkun ve beni misafirim önünde küçük düşürmeyin. İçinizde hiç aklı başında olan (reşid) bir adam yok mu?"
Harun Yıldırım = Kavmi kendisine doğru koşarak geldi; onlar daha önceden kötülükler işlemekteydiler. Dedi ki: “Ey kavmim, işte kızlarım. Onlar sizin için daha temizdir. Artık Allah’tan korkun ve beni misafirlerimin önünde küçük düşürmeyin. İçinizde hiç aklı başında olan bir adam yok mu?”
Hasan Basri Çantay = (Lûtun) kavmi, kendisine doğru (soluk soluğa) koşarak yanına geldi. Onlar daha evvelden kötülükleri işlemiye alışmış kimselerdi. (Lût): «Ey kavmim, dedi, işte kızlarım. Sizin için onlar daha temizdir. Artık Allahdan korkun, beni müsâfirlerimin içinde küçük düşürmeyin. İçinizde aklı başında bir adam da yok mu sizin»?
Hayrat Neşriyat = (Elçilerimizin geldiğini haber alan) kavmi ise koşarak ona geldiler ki (onlar) daha önce de o kötü işleri yapmaktaydılar. (Lût) dedi ki: 'Ey kavmim! İşte bunlar (kavmimin kadınları, ki benim de) kızlarım (sayılırlar, onlarla evlenin); onlar sizin için daha temizdir; artık Allah’dan sakının ve beni misâfirlerim hakkında rezîl etmeyin! İçinizden aklı başında bir adam yok mu?'
İbni Kesir = Kavmi ona koşa koşa geldi. Daha önce de kötü işler işlerlerdi. Ey kavmim; işte kızlarım, bunlar sizin için daha temizdir. Allah'tan korkun da misafirlerin önünde beni rezil etmeyin. İçinizde aklı erer bir kimse yok mudur? dedi.
Kadri Çelik = Kavmi ona doğru koşarak geldi. Onlar daha önceden de kötülükler işlemekteydiler. Lut (onlara) dedi ki: “Ey kavmim! İşte bunlar benim kızlarım, onlar sizin için daha temizdir (Size nikâhlayabilirim). Allah'tan sakının da konuklarımın önünde beni rezil etmeyin. İçinizde aklı başında kimse yok mudur?” dedi.
Muhammed Esed = Ve (çirkin arzularla) eve doğru sürüklenen kavmi seğirterek ona geldiler; bunlar, daha önce de hep (buna benzer) çirkin işler işleyip durmuşlardı. (Lut): "Kavmim! İşte kızlarım!" dedi, "Onlar (erkeklerden) daha uygun olur sizler için! Allah'tan korkun da konuklarıma (saldırarak) beni rüsvay etmeyin! Aranızda hiç mi aklı başında kimse yok?
Mustafa İslamoğlu = Nitekim kavmi ona doğru çıldırmışçasına seğirttiler; zaten daha önceden de o kötülüğü işleyip duruyorlardı. (Lut) "Ey kavmim! İşte kızlarım, onlar sizin için daha temiz! Artık Allah'tan korkun da konuklarıma karşı beni mahcup etmeyin; aranızda hiç bir aklı başında biri yok mu?" dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve O'na kavmi koşarak geldi ve evvelceden kötü kötü fiilleri yapar olmuşlardı. Dedi ki: «Ey kavmim! İşte onlar benim kızlarımdır, onlar sizin için en temizdirler. Artık Allah'tan korkunuz ve beni misafirlerim hakkında rüsvay etmeyiniz, sizden akıllı bir erkek yok mudur?»
Ömer Öngüt = Daha önce de kötü işler yapmakta olan kavmi koşarak onun yanına geldiler. Lut dedi ki: “Ey kavmim! İşte şunlar benim kızlarımdır. Onlar sizin için daha temizdir. Allah'tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mudur sizin?”
Şaban Piriş = Daha önce çirkin işler yapan halk, koşarak ona geldiler. Lût: -Ey kavmim, İşte bunlar, kızlarımdır. Onlar sizin için daha temizdir. Allah’tan korkun, misafirlerime beni rezil etmeyin. İçinizde hiç mi doğru bir adam yok? dedi.
Sadık Türkmen = Kavmi koşarak ona geldiler. Onlar daha önce de kötü işler yapmakta idiler. “Ey kavmim!” dedi. “İşte şunlar kızlarım! Onlar sizin için daha uygundur. Allah’tan korkup sakının. Konuklarımın önünde beni rezil etmeyin! İçinizde, aklı başında bir adam yok mu?”
Seyyid Kutub = Soydaşları apar topar evine koştular. Daha önce pis işler yapıyorlar, iğrenç ilişkilerde bulunuyorlardı. Lût onlara dedi ki; «Soydaşlarım, işte kızlarım, onlarla eşleşmek sizin için daha temiz bir iştir. Allah'dan korkun da beni konuklarım önünde rezil etmeyin. İçinizde aklı başında biri yok mu?»
Suat Yıldırım = Esasen kötü işler yapagelen halkı, kötü niyetle koşa koşa Lût’a geldiler, Lût: "Ey halkım! dedi, işte kızlarım! Onlar sizin için nikâh akdi ile, daha temiz, şaibeden daha uzaktır. Öyle ise Allah’tan korkun, emirlerini, çiğnemekten sakının da,bari misafirlerimin yanında beni rüsvay etmeyin! Yok mu içinizde aklı başında bir adam?"
Süleyman Ateş = Daha önce de kötü işler yapmakta olan kavmi koşarak ona geldiler. (Lût): "Ey kavmim, dedi, işte kızlarım, onlar sizin için daha (güzel, daha) temiz! Allah'tan korkun, konuklarımın içinde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mu sizin?"
Tefhim-ul Kuran = Kavmi ona doğru koşarak geldi; onlar daha önceden kötülükler işlemekteydiler. «Ey kavmim» dedi. «İşte benim kızlarım, bunlar sizler için daha temizdir. Artık Allah'tan korkun ve beni misafirim önünde küçük düşürmeyin. İçinizde hiç aklı başında olan (reşid) bir adam da yok mu?»
Ümit Şimşek = Derken kavmi koşarak geldiler ki, ondan önce de zaten o kötü fiili işlemekteydiler. Lût, 'Ey kavmim, işte şunlar kızlarım,' dedi. 'Onlar sizin için daha temizdir. Allah'tan korkun ve beni misafirlerime rezil etmeyin. İçinizde hiç aklı başında adam yok mu?'
Yaşar Nuri Öztürk = Lût'un kavmi koşarak onun yanına geldi. Bunlar daha önce de kötülükler yapmışlardı. Lût dedi ki: "Ey toplumum! İşte şunlar kızlarım. Onlar sizin için daha temiz. Allah'tan korkun da misafirlerim önünde beni rezil etmeyin. İçinizde olgun bir adam yok mu?"
İskender Ali Mihr = Ve onun kavmi, koşarak onun yanına (ona) geldi. Ve daha önceden seyyiat (kötü şeyler) yapıyorlardı. “Ya kavmim, işte bunlar kızlarım! Onlar sizin için daha temizdir. Artık (Allah’tan sakının), Allah’a karşı takva sahibi olun ve misafirlerimin yanında beni rezil etmeyin. Sizin aranızda irşad eden bir adam yok mu?” dedi.
İlyas Yorulmaz = Daha önce yaptıkları çirkin işleri yapacakları düşüncesiyle, kavmi koşarak Lut’a geldiler. Lut onlara “Ey kavmim! İşte kızlarım, onlar sizin için daha temizdir. Allah dan sakının misafirlerimin içinde beni küçük düşürmeyin. İçinizden bunu engelleyecek güçte kimse yok mu?” dedi.