وَنَادَوْا يَا مَالِكُ لِيَقْضِ عَلَيْنَا رَبُّكَ قَالَ إِنَّكُم مَّاكِثُونَ
Ve nâdev yâ mâliku li yakdi aleynâ rabbuk(rabbuke), kâle innekum mâkisûn(mâkisûne).
Diyanet İşleri = (Görevli meleğe şöyle seslenirler:) “Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin.” O da, “Siz hep böyle kalacaksınız” der.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve ey Mâlik diye bağıracaklar, yalvar Rabbine de öldürsün bizi; Mâlik, şüphe yok ki siz diyecek, ebedî olarak azaptasınız.
Abdullah Parlıyan = O cehennemdekiler cehennem bekçisine: “Ey Malik!” diye seslenecekler. “Rabbin hükmünü verip, işimizi bitiriversin, böyle yanmaktansa, ölüp kül kömür olmak iyidir.” Görevli diyecek ki: “Hayır, siz burada ölmeden bu şekilde ebedi duracaksınız.”
Adem Uğur = Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin! diye seslenirler. Mâlik de: Siz böyle kalacaksınız! der.
Ahmed Hulusi = "Ey (cehennem'in bekçisi) Mâlik! Rabbin aleyhimize hüküm versin (vefat ettirsin)!" diye nida ettiler. . . (Mâlik) dedi ki: "Muhakkak ki siz (burada, böyle) yaşayacaklarsınız!"
Ahmet Tekin = Onlar Cehennem bekçisine:'Ey Mâlik, Rabbin bizim işimizi bitirsin' diye seslenirler. O da, 'Siz böyle kalacaksınız' der.
Ahmet Varol = 'Ey Malik! Rabbin bizim hayatımıza son versin!' diye seslenirler. O da: 'Doğrusu siz kalıcısınız' der.
Ali Bulaç = (Cehennem bekçisine:) "Ey Malik (bekçi), Rabbin bizim işimizi bitirsin" diye haykırdılar. O: "Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz" dedi.
Ali Fikri Yavuz = (Cehennemin bekçisi olan Malik isimli meleğe şöyle) çağrışırlar: “ -Ey Malik! (İste de) Rabbin bizi öldürsün, (azabdan kurtulalım).” Malik de: “- Siz, (azab içinde) kalacaksınız.” der.
Ali Ünal = “Ey (Cehennem’in bekçisi) Mâlik! Artık Rabbin canımızı alıp işimizi bitirsin!” diye feryat ederler. “Hayır,” der Mâlik, “siz burada devamlı kalacaksınız.”
Bayraktar Bayraklı = Onlar cehennem bekçisine şöyle seslenecekler: “Ey Mâlik! Rabbin bizi öldürsün.” Bekçi de, “Siz burada süreli olarak kalacaksınız” diyecektir.[538]
Bekir Sadak = Cehennemde soyle seslenilir: «Ey Nobetci! Rabbin hic degilse canimizi alsin.» Nobetci: «Siz boyle kalacaksiniz» der.
Celal Yıldırım = Cehennem bekçisine : «Ey bekçi! Rabbin hükmünü verip işimizi bitiriversin (canımızı alsın)» diye seslenirler. Bekçi: «Hayır, siz burada (ölmeden) kalmaya mahkûmsunuz» der.
Cemal Külünkoğlu = Onlar (cehennem bekçisine): “Ey Malik! Rabbin artık bizi öldürsün” diye seslenecekler. Malik de: “Siz böylece kalacaksınız (ölmeyeceksiniz)” diyecek.
Diyanet İşleri (eski) = Cehennemde şöyle seslenilir: 'Ey Nöbetçi! Rabbin hiç değilse canımızı alsın.' Nöbetçi: 'Siz böyle kalacaksınız' der.
Diyanet Vakfi = Ey Mâlik! Rabbin bizim işimizi bitirsin! diye seslenirler. Mâlik de: Siz böyle kalacaksınız! der.
Edip Yüksel = 'Ey Malik, artık Rabbin bizim işimizi bitirsin,' diye seslenirler. O da, 'Siz böyle kalacaksınız,' der.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ve şöyle çığrışmaktadırlar: ya mâlik! Rabbın işimizi bitiriversin, o demiştir ki: her halde siz duracaksınız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve şöyle bağrışmaktadırlar: «Ey Malik, Rabbin (bizi yok edip) işimizi bitiriversin!» O da der ki: «Siz her zaman (burada) duracaksınız.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onlar cehennem bekçisine: «Ey Mâlik! Rabbin artık bizi öldürsün.» diye seslenirler. Mâlik de: «Siz böylece kalacaksınız.» der.
Gültekin Onan = (Cehennem bekçisine:) "Ey Malik (bekçi), rabbin bizim işimizi bitirsin!" diye haykırdılar. O: "Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak kimselersiniz" dedi.
Harun Yıldırım = “Ey Malik, Rabbin hakkımızda hüküm versin.” diye haykırdılar. O: “Gerçek şu ki siz kalacak kimselersiniz.” dedi.
Hasan Basri Çantay = (Şöyle) çağrışdılar (çağrışırlar) : «Ey Mâlik Rabbin bizi öldürsün». O da : «Siz behemehal (azâbda) kalıcılarsınız» dedi (ler).
Hayrat Neşriyat = (Cehennem bekçisine:) 'Ey Mâlik! Rabbin(e duâ et) bizim üzerimize (artık ölümle)hükmetsin! (Ölelim de kurtulalım!)' diye seslenirler. (Mâlik:) 'Doğrusu siz, (bu azabda ebedî olarak böyle) kalıcılarsınız!' der.
İbni Kesir = Ey nöbetçi; Rabbın hiç olmazsa bizi ölüme mahkum etsin, diye çağırışırlar. O da: Siz, böyle kalacaksınız, der.
Kadri Çelik = (Cehennem bekçisine,) “Ey Malik! Rabbin bizim işimizi bitirsin” diye seslenirler. O, “Şüphesiz siz (burada) kalıcılarsınız” der.
Muhammed Esed = Ve onlar: "Ey (cehennemi) idare eden (melek)!" diye seslenecekler, "Bırak Rabbin işimizi bitirsin!" (Bunun üzerine) melek, "Siz artık (bu durumda) kalacaksınız!" diye cevap verecek.
Mustafa İslamoğlu = ve şöyle yalvaracaklar: "Ey cehennemin bekçisi! Rabbine söyle de bizim işimizi bitirsin!" O şöyle cevap verecek: "Şunu kafanıza sokun: siz, kalıcısınız!"
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve nidâ ettiler ki: «Ey Mâlik! Rabbine dua et, bizim üzerimize (ölüm ile) hükmetsin.» (Mâlik de) Dedi ki: «Şüphe yok, siz kalıcılarsınız.»
Ömer Öngüt = "Ey cehennem muhafızı! Rabbin hiç değilse canımızı alsın, bizim işimizi bitirsin!" diye feryat ederler. O da: "Siz böyle kalacaksınız!" der.
Şaban Piriş = (Cehennem bekçisine): -Ey Malik, Rabbin işimizi bitirsin, diye haykırırlar. O da: Siz, kalıcısınız! der.
Sadık Türkmen = (kâfirler) şöyle seslendiler: “Ey Malik! (Ey cehennem görevlisi, söyle de) Rabbin, bizim işimizi bitirsin/hakkımızda hükmünü (acele) versin.” O (görevli) dedi ki: “Şüphesiz siz sonsuza dek kalıcısınız.”
Seyyid Kutub = «Ey Malik! Rabbin bizim işimizi bitirsin!» diye seslenirler. Malik de «Siz böyle kalacaksınız» der.
Suat Yıldırım = Cehennem bekçisine şöyle feryad ederler: "Malik! Ne olur, tükendik artık! Rabbin canımızı alsın, bitirsin işimizi!" O da: "Ölüp kurtulmak yok, ebedî kalacaksınız burada!" der.
Süleyman Ateş = (Cehennemin muhafızına): "Ey Mâlik, Rabbin bizim işimizi bitirsin, (bizi yok etsin, böyle yaşamaktansa ölmek daha iyidir)!" diye seslendiler. (Mâlik) "Siz kalacaksınız (hiçbir sûretle buradan kurtuluş yok)." dedi.
Tefhim-ul Kuran = (Cehennem bekçisine:) «Ey Malik (bekçi), Rabbin bizim işimizi bitirsin!» diye haykırdılar. O: «Gerçek şu ki siz, (burada) kalacak olanlarsınız.» dedi.
Ümit Şimşek = 'Yâ Mâlik! Rabbin işimizi bitirsin artık' diye seslenirler. O da 'Siz kalıcısınız' der.
Yaşar Nuri Öztürk = Şöyle seslenecekler: "Ey Mâlik! Rabbin işimizi bitirversin." O şöyle diyecek: "Hep böyle kalacaksınız!"
İskender Ali Mihr = Ve (mücrimler): “Ey malik (ey cehennem bekçisi)! Rabbin bizim üzerimize hüküm versin (bizi öldürsün).” diye seslendiler. (Malik): “Muhakkak ki siz, (bu azabın içinde) kalacak olanlarsınız.” dedi.
İlyas Yorulmaz = Cehennemdekiler muhafıza “Ey görevli muhafız! Artık Rabbin bizim için bir hüküm versin” diye seslenecekler. Onlarda “Kesinlikle siz orada kalacaksınız. ”