Önceki Ayet Sonraki Ayet  
36. Sûre Yâsîn/75

 لَا يَسْتَطِيعُونَ نَصْرَهُمْ وَهُمْ لَهُمْ جُندٌ مُّحْضَرُونَ

  Lâ yestetîûne nasrahum ve hum lehum cundun muhdarûn(muhdarûne).

Kelime Karşılaştırma
lâ yestetîûne : muktedir değildirler, olamazlar, güçleri yetmez
nasra-hum : onlara yardım
ve hum : ve onlar
lehum : onlar için
cundun : askerler
muhdarûne : hazır bulunan
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlar, ilâhlar için (hizmete) hazır asker oldukları hâlde, ilâhlar onlara yardım edemezler.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Onların, güçleri yetmez yardım etmeye onlara ve asıl onlardır o uydurma mâbutların hizmetine hazırlanmış askerler.

 Abdullah Parlıyan = o ilahları ve tanrıları kendilerine, yardım eli uzatamazlar. Ama o insanları her hususta kendi tanrılarına karşı hazır bir ordu durumundadırlar.

 Adem Uğur = Halbuki ilâhların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri bunlar için yardıma hazır askerlerdir.

 Ahmed Hulusi = (Tanrılar) onlara yardım edemezler! (Aksine) onlar, tanrılara (hizmete) hazır duran ordudurlar!

 Ahmet Tekin = İlâhların onlara yardıma güçleri yetmez. Aksine kendileri, ilâhların yardıma hazır, kurmayları ve askerleridir.

 Ahmet Varol = Onlar, kendilerine yardımda bulunmaya güç yetiremezler. Aksine kendileri onlar için hazırlanmış askerlerdir.

 Ali Bulaç = Onların (o ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir.

 Ali Fikri Yavuz = Putların kendilerine yardıma güçleri yetmez. Onlar ise putlara karşı itaata hazır askerlerdir.

 Ali Ünal = Oysa (ilâh edindikleri) o şeyler, onlara hiçbir şekilde yardım edemez; kaldı ki, (o müşriklerin bizzat) kendileri, sözde ilâhlarının etrafında onların hizmetini gören hazır bir ordu olup, Kıyamet Günü hep birlikte azap için getirileceklerdir.

 Bayraktar Bayraklı = Tanrıları onlara yardım edemezler. Aksine onlar tanrılarının “hazır ol” vaziyetindeki askerleridir.

 Bekir Sadak = Oysa onlar yardim edemezler, ancak kendileri o tanrilara koruyuculuk icin nobet beklerler.

 Celal Yıldırım = Halbuki o tanrıların, onlara yardımda bulunmaya güçleri yetmez onlar ise, o tanrılar için hazır (koruyucu) askerlerdir.

 Cemal Külünkoğlu = Oysa o (kulluk ettikleri) onlara yardım edemezler. (Aksine) kendileri, o ilahlara hizmet eden ordular durumundadır.

 Diyanet İşleri (eski) = Oysa onlar yardım edemezler, ancak kendileri o tanrılara koruyuculuk için nöbet beklerler.

 Diyanet Vakfi = Halbuki ilâhların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri bunlar için yardıma hazır askerlerdir.

 Edip Yüksel = Oysa onlara yardım edemezler; hatta tam tersine kendileri onları korumak için nöbet bekleyen askerlerdir.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Onların onlara yardıma güçleri yetmez, onlar ise onlar için hazırlanan askerler.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onların onlara yardıma güçleri yetmez; onlar ise onlar (tanrılar) için celbolunan askerlerdir.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onların, onlara yardıma güçleri yetmez. Kendileri ise onlar için bazı askerlerdir.

 Gültekin Onan = Onların (o tanrıların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir.

 Harun Yıldırım = Halbuki ilâhların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri bunlar için yardıma hazır askerlerdir.

 Hasan Basri Çantay = Ki bunlar onlara asla yardım edemezler (Bil'akis) kendileri bunlar için hazırlanmış (bir sürü) avenedir.

 Hayrat Neşriyat = (O ilâhlar,) onlara yardıma güç yetiremezler; bil'akis kendileri onlar(ı muhâfaza)için hazırlanmış askerlerdir.

 İbni Kesir = Halbuki onlar, kendilerine yardım edemezler. Sadece kendileri onlar için hazırlanmış askerlerdir.

 Kadri Çelik = Onların (sahte ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir.

 Muhammed Esed = bunlar bağlılarına yardım eli uzatamazlar, hatta onlara (yardım için) çağrılmış askerler ol(arak görün)seler bile.

 Mustafa İslamoğlu = Bunların onlara yardıma asla güçleri yetmez; aksine kendileri bunlar için hazır kıta askerdirler.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Onlara yardım etmeğe güçleri yetmez. Onlar ise bunlar için hazırlanmış yardımcı erlerdir.

 Ömer Öngüt = Oysa onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Aksine kendileri o ilâhlar için yardıma hazır askerlerdir.

 Şaban Piriş = Oysa onlara yardım edecek güçleri yoktur. Aksine onlar, bunları korumak için hazırlanmış ordudurlar.

 Sadık Türkmen = (o ilâhların) onlara yardıma güçleri yetmez; aksine kendileri onlar (putlar) için hazır bekleyen askerlerdir.

 Seyyid Kutub = Oysa onlar yardım edemezler, ancak kendileri o tanrılara koruyuculuk için nöbet beklerler.

 Suat Yıldırım = O putlar kendilerine yardım edemezler, nasıl olur? Zaten bunlar, onlar için hazırlanmış askerler!

 Süleyman Ateş = (O tanrılar) Kendilerine yardım edemezler. Tersine kendileri onlar için hazırlanmış askerlerdir (Onları korumaktadırlar).

 Tefhim-ul Kuran = Onların (o ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir.

 Ümit Şimşek = Oysa onların elinden hiçbir yardım gelmez; aksine, kendileri onların hazır askerleridir.

 Yaşar Nuri Öztürk = Oysaki, o ilahlar bunlara yardım edemezler. Tam aksine, bunlar, o ilahlara hizmet eden ordular durumundadır.

 İskender Ali Mihr = (O ilâhlar), onlara yardım etmeye muktedir değildirler. Ve kendileri, onlar (o ilâhlar) için, (onlara yardıma) hazır askerlerdir.

 İlyas Yorulmaz = O sahte ilahların onlara yardım etmeye güçleri yetmez. Ama müşrikler, o sahte ilahların hazır ordusu olarak beklerler.