فَأَمَّا مَن تَابَ وَآمَنَ وَعَمِلَ صَالِحًا فَعَسَى أَن يَكُونَ مِنَ الْمُفْلِحِينَ
Fe emmâ men tâbe ve âmene ve amile sâlihân fe asâ en yekûne minel muflihîn(muflihîne).
fe | : artık |
emmâ | : fakat |
men | : kim |
tâbe | : tövbe etti |
ve âmene | : ve îmân etti, âmenû oldu, Allah’a ulaşmayı diledi |
ve amile sâlihân | : ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaptı |
fe | : artık, böylece |
asâ | : umulur ki |
en yekûne | : olması |
min el muflihîne | : felâha erenlerden |
Diyanet İşleri = Ama tövbe edip iman eden ve salih amel işleyen kimsenin kurtuluşa erenlerden olması umulur.
Abdulbaki Gölpınarlı = Fakat tövbe eden ve inanan ve iyi işlerde bulunan, umulur ki kurtulanlardan olur, muradına erer.
Abdullah Parlıyan = Ama buna karşılık pişman olup, doğru yola dönen ve dolayısıyla inanıp, doğru dürüst davranışlar ortaya koyan kişiye gelince, böyle biri kurtuluşa erenlerden olabilir.
Adem Uğur = Fakat tevbe eden, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur.
Ahmed Hulusi = Fakat kim yanlışından pişmanlıkla geri dönüp, iman edip imanının gereğini uygularsa, (işte onun) kurtuluşa erenlerden olması umulur.
Ahmet Tekin = Fakat geçmişin kirlerinden arınarak tevbe ederek iman edip gevşekliği bırakarak, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçiren, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayan, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olan, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyen, kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenler arasında olmayı umabilir.
Ahmet Varol = Ancak kim tevbe eder, iman eder ve salih amel işlerse kurtuluşa erenlerden olabilir.
Ali Bulaç = Ancak kim tevbe edip iman eder ve salih amellerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir.
Ali Fikri Yavuz = Fakat küfürden tevbe edip de iman eden ve salih amel işliyen kimse, zafere kavuşanlardan olmayı umabilir.
Ali Ünal = Ancak şirk ve inkârından vazgeçip Allah’a yönelen ve doğru, yerinde, sağlam ve ıslaha yönelik işlerde bulunanlar, kurtulanlardan olmayı umabilirler.
Bayraktar Bayraklı = Fakat tövbe eden, inanan ve iyi amel yapanlara gelince; onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur.
Bekir Sadak = Fakat, tevbe eden, inanip yararli is isleyen kimsenin, kurtulusa erenler arasinda bulunmasi umulur.
Celal Yıldırım = Ama tevbe edip dosdoğru inanan, iyi-yararlı amelde bulunan kimselerin korktuklarından kurtulup umduklarına kavuşanlardan olması umulur.
Cemal Külünkoğlu = Ancak kim (bu dünyada) tevbe edip iman eder ve faydalı eylemlerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir.
Diyanet İşleri (eski) = Fakat, tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyen kimsenin, kurtuluşa erenler arasında bulunması umulur.
Diyanet Vakfi = Fakat tevbe eden, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur.
Edip Yüksel = Kim tevbe eder, inanır ve erdemli davranırsa işte o zaman başarılı olabilir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Amma tevbe ve iyman edip salâh ile çalışan kimse işte o felâh bulanlardan olmayı umabilir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ancak tevbe edip iman ederek iyi işlerde bulunan kimse işte o, kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Fakat tevbe ederek, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, o, kurtuluşa erenler arasında olmayı umabilir.
Gültekin Onan = Ancak kim tevbe edip inanır ve salih amellerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmayı umabilir.
Harun Yıldırım = Fakat tevbe eden, iman edip iyi işler yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenler arasında olması umulur.
Hasan Basri Çantay = Amma tevbe ve îman edib de iyi amel (ve hareket) de bulunan kimseler muradlarına erenlerden olacaklarını umabilir (ler).
Hayrat Neşriyat = Fakat tevbe edip îmân eden ve sâlih amel işleyen kimseye gelince, işte onun kurtuluşa erenlerden olması umulur.
İbni Kesir = Ama tevbe edip inanan ve salih amel işleyen kimsenin, kurtuluşa erenlerden olması ümid edilir.
Kadri Çelik = Ancak kim tevbe edip iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık kurtuluşa erenlerden olması umulur.
Muhammed Esed = Ama buna karşılık, pişman olup doğru yola dönen ve dolayısıyla, inanıp dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyan kişiye gelince, böyle birinin (öte dünyada) kendini kurtulan, esenliğe erişen kimseler arasında bulması (elbette) umulabilir.
Mustafa İslamoğlu = Ama tevbe eden, iman eden ve imana uygun davrananlara gelince: işte böylelerinin kurtuluşa erenlerden olması beklenecek.
Ömer Nasuhi Bilmen = Amma tevbe eden ve imân edip sâlih amelde bulunan ise felâha ermişlerden olmasını umabilir.
Ömer Öngüt = Fakat tevbe ederek, iman edip sâlih amel işleyen kimseye gelince, o kurtuluşa erenler arasında olmayı ümit edebilir.
Şaban Piriş = Tevbe eden, inanıp, doğruları yapan kimseye gelince, onun kurtuluşa erenlerden olması umulur.
Sadık Türkmen = Ama kim tövbe edip iman eder, salih amel/faydalı işleri en iyi şekilde yaparsa; onun başarı ve kurtuluşa ulaşanlardan olması umulur.
Seyyid Kutub = Fakat tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyen kimsenin, kurtuluşa erenlerden olması umulur.
Suat Yıldırım = Ama inkârdan dönüş yapıp iman eden, güzel ve makbul işler yapan kimseler felah bulanlardan olmayı umabilirler.
Süleyman Ateş = Ama kim tevbe eder, inanır ve iyi iş yaparsa, o kurtuluşa erenlerden olabilir.
Tefhim-ul Kuran = Ancak kim tevbe edip iman eder ve salih amellerde bulunursa artık kurtuluşa erenlerden olmasını umabilir.
Ümit Şimşek = Tevbe ederek iman eden ve güzel bir iş yapan kimseye gelince, o, kurtuluşa erenler arasında olmayı umabilir.
Yaşar Nuri Öztürk = Ama tövbe eden, inanıp hayra ve barışa yönelik iş yapan kişinin, kurtuluşa erenlerden olması ümidi vardır.
İskender Ali Mihr = Artık (mürşidin önünde) tövbe eden ve (ikinci defa) âmenû olup, salih amel (nefs tezkiyesi) yapanın, bu sebeple felâha erenlerden olması umulur.
İlyas Yorulmaz = Ancak hatasından vaz geçip tövbe eden, iman edip salih amel işleyenlerin, kurtulanlardan oldukları umulur.