وَمَا نَتَنَزَّلُ إِلَّا بِأَمْرِ رَبِّكَ لَهُ مَا بَيْنَ أَيْدِينَا وَمَا خَلْفَنَا وَمَا بَيْنَ ذَلِكَ وَمَا كَانَ رَبُّكَ نَسِيًّا
Ve mâ netenezzelu illâ bi emri rabbike, lehu mâ beyne eydînâ ve mâ halfenâ ve mâ beyne zâlike, ve mâ kâne rabbuke nesiyyâ(nesiyyen).
ve mâ netenezzelu | : ve biz inmeyiz |
illâ | : sadece, den başka, olmaksızın |
bi emri | : emriyle |
rabbi-ke | : senin Rabbin |
lehu | : onun için, ona, onun |
mâ beyne eydî-nâ | : önümüzdekiler (ellerimizin arasındakiler) |
ve mâ halfe-nâ | : ve arkamızdakiler |
ve mâ beyne zâlike | : ve bunların arasındakiler |
ve mâ kâne | : ve olmadı, değildir |
rabbu-ke | : senin Rabbin |
nesiyyen | : unutan |
Diyanet İşleri = (Cebrail, şöyle dedi:) “Biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzdekiler, arkamızdakiler ve bunlar arasındakiler hep O’nundur. Rabbin unutkan değildir.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Biz melekler, ancak Rabbinin emriyle inebiliriz; onundur ne varsa ilerimizde ve ne varsa gerimizde ve ne varsa ikisi arasında ve Rabbin, hiçbir şeyi unutmaz.
Abdullah Parlıyan = Ve melekler: “Biz ancak, Rabbinin buyruğuyla ineriz. Geçmişimiz, geleceğimiz ve aralarındaki herşeyimiz O'nundur, yani O'nun emrine tabidir ve Rabbin asla hiçbir şeyi unutmaz.”
Adem Uğur = Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan her şey O'na aittir. Senin Rabbin unutkan değildir.
Ahmed Hulusi = Biz sadece Rabbinin hükmüyle tenezzül ederiz (boyutsal geçiş)! Bilgimiz dâhilinde olan ve olmayan ve bunların ötesindeki her şey O'na aittir! Rabbin için unutma kavramı geçersizdir!
Ahmet Tekin = Melekler:'Biz ancak Rabbinin planı dahilinde inebiliriz. Önümüzdeki ve ardımızdaki, geçmişteki ve gelecekteki, bunların arasındaki her şey O’nundur. Senin Rabbin seni unutmuş değildir.' derler.
Ahmet Varol = 'Biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında ne varsa O'nundur. Senin Rabbin asla unutkan değildir.' [5]
Ali Bulaç = Biz (elçiler) ancak Rabbiniz emriyle ineriz. Önümüzde, ardımızda ve bunlar arasında olan her şey O'nundur. Senin Rabbin kesinlikle unutkan değildir.
Ali Fikri Yavuz = (Cenab-ı Hak’dan vahy getirmekte olan Cebrâil aleyhisselâmın bir aralık gecikmesinden endişelenen Rasûlüllah Efendimize, Cebraîl şöyle hitap etmiştir): “Biz, senin Rabbinin emri olmadıkça inmeyiz. Önümüzdeki ve ardımızdaki (bütün geçmiş ve gelecek şeyler) ve bunların arasındakiler hep O’nundur. Rabbin de (seni) unutmuş değildir.” (*) Dikkat!... secde âyetidir.
Ali Ünal = (Cebrail dedi ki: “Ey, sıkıntıları içinde teselli ve kendisine sorulan sorulara cevap bekleyen ve vahiy gecikti diye gönlü daralan Rasûl!) Biz (melekler), ancak Rabbinin emri olursa ineriz. Önümüzde bulunan, arkamızda kalan ve bu ikisi arasında yer alan (bütün zaman ve mekân, bu zaman ve mekân içinde dün, yarın, bugün yaptığımız her şey) O’na aittir. Sonra, senin Rabbin asla unutkan değildir (ve seni de unutmamıştır).
Bayraktar Bayraklı = Melekler dediler ki: “Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan her şey O'na aittir. Senin Rabbin unutkan değildir.”
Bekir Sadak = Cebrail: «Biz ancak Rabbinin buyrugu ile ineriz, gecmisimizi gelecegimizi ve ikisinin arasindakileri bilmek O'na mahsustur. Rabbin unutkan degildir.»
Celal Yıldırım = Biz görevli melekler ancak Rabbın buyruğuyla ineriz. Önünüzde, arkanızda ve bunun arasındaki her şey O'nundur. Senin Rabbin unutkan değildir.
Cemal Külünkoğlu = (Cebrail, Muhammed'e dedi ki:) “Biz ancak Rabbinin izni ile (yeryüzüne) ineriz. Geleceğimiz, geçmişimiz ve bu ikisi arasındaki tüm olaylar O'nun tasarrufu altındadır. Senin Rabbin (seni) unutmuş değildir.
Diyanet İşleri (eski) = Cebrail: 'Biz ancak Rabbinin buyruğu ile ineriz, geçmişimizi geleceğimizi ve ikisinin arasındakileri bilmek O'na mahsustur. Rabbin unutkan değildir.'
Diyanet Vakfi = Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan her şey O'na aittir. Senin Rabbin unutkan değildir.
Edip Yüksel = Biz (melekler) ancak Rabbinin emriyle ineriz. Geçmişimiz, geleceğimiz ve ikisi arasında ne varsa O'na aittir. Rabbin unutkan değildir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Bir de rabbının emri olmayınca biz (rabbının Resulleri) inemeyiz, önümüzdeki ardımızdaki ve bunun arasındaki hep onundur ve rabbın seni unutmuş değildir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bir de biz (Rabbinin elçileri) Rabbinin emri olmadıkça inemeyiz. Önümüzdeki, ardımızdaki ve bunlar arasındakiler hep O'nundur; Rabbin seni unutmuş da değildir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «(Cebrail dedi ki: Ey Muhammed!) «Biz senin Rabbinin emri olmadıkça inmeyiz. Önümüzdeki ve ardımızdaki (bütün geçmiş ve gelecek şeyler) ve bunların arasındakiler hep O'nundur. Rabbin de (seni) unutmuş değildir?»
Gültekin Onan = Biz (elçiler) ancak rabbinin buyruğuyla ineriz. Önümüzde, ardımızda ve bunlar arasında olan her şey O'nundur. Senin rabbin kesinlikle unutkan değildir.
Harun Yıldırım = Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan her şey O'na aittir. Senin Rabbin unutkan değildir.
Hasan Basri Çantay = Biz (elçiler) senin Rabbinin emri olmadıkça inmeyiz. Önümüzde, ardımızda ve ikisinin arasında ne varsa Onundur. Senin Rabbin unutgan değildir.
Hayrat Neşriyat = (Cebrâîl dedi ki:) '(Vahyin te’hîrinden dolayı üzülme, çünki biz) ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında ne varsa, O’na âiddir. Ve Rabbin(seni aslâ) unutucu değildir.'
İbni Kesir = Biz, ancak Rabbının emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bu ikisi arasındaki her şey, O'nundur. Ve Rabbın unutkan değildir.
Kadri Çelik = Biz (melekler) ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzde, ardımızda ve bunlar arasında olan her şey O'nundur. Senin Rabbin kesinlikle unutkan değildir.
Muhammed Esed = Ve (Melekler): "Biz ancak Rabbinin buyruğuyla ineriz" derler, "gözümüzün önünde olan, bizden gizli tutulan ve bu ikisi arasında bulunan her şey O'na aittir. Ve Rabbin asla (hiçbir şeyi) unutmaz.
Mustafa İslamoğlu = Ve (melekler der ki): "Biz yalnızca Rabbinin emriyle ineriz: Hem bize açık olup bilebildiğimiz ya da bu iki durum arasında bulunan her şeyin sahibi O'dur: ve senin Rabbin asla unutacak değildir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve (Cibril-i Emîn demiştir ki:) «Biz inemeyiz, ancak Rabbin emri ile ineriz. Ve önümüzde ve ardımızda ve bunların arasında ne varsa (hepsi) O'nun içindir ve Rabbin unutkan değildir.»
Ömer Öngüt = (Cebrail dedi ki): “Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunların arasında bulunan her şey O'nundur. Senin Rabbin aslâ unutkan değildir. ”
Şaban Piriş = Biz, ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzdeki, arkamızdaki ve bunların arasındaki her şey O’na aittir. Rabbin unutmuş değildir.
Sadık Türkmen = (ve melekler): “Biz ancak Rabbinin emri ile ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bu ikisinin arasındaki olan herşey O’na aittir. Üstelik Rabbin unutkan değildir.”
Seyyid Kutub = Cebrail, Muhammed'e dedi ki; «Biz ancak Rabbinin izni ile yere ineriz. Geleceğimiz, geçmişimiz ve bu ikisi arasındaki tüm olaylar O'nun tasarrufu altındadır. Senin Rabbin hiçbir şeyi unutmaz
Suat Yıldırım = Rabbinin emri olmadıkça biz (meleklerden olan elçiler) inmeyiz. Önümüzde ve arkamızdaki bütün geçmiş ve gelecek şeyler ve bunların arasındakiler hep O’na aittir. Senin Rabbin, hiçbir şeyi unutmaz.
Süleyman Ateş = Biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzde, arkamızda ve bunlar arasında olan herşey O'na âittir. Rabbin, asla unutkan değildir.
Tefhim-ul Kuran = Biz (elçiler,) ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzde, ardımızda ve bunlar arasında olan her şey O'nundur. Senin Rabbin kesinlikle unutkan değildir.
Ümit Şimşek = Biz ancak Rabbimizin emriyle ineriz. Geçmişimiz, geleceğimiz ve bu ikisi arasındaki herşey Ona aittir. Ve Rabbin hiçbir şeyi unutmaz.
Yaşar Nuri Öztürk = Biz sadece Rabbinin emrini indiririz/biz ancak Rabbinin emriyle ineriz. Önümüzdeki, arkamızdaki ve bunlar arasındaki herşey O'nundur. Rabbin asla unutkan değildir.
İskender Ali Mihr = Ve biz (resûl melekler), Rabbinin emri olmaksızın inmeyiz. Bizim önümüzde, arkamızda ve bunların arasında olanlar, O’nundur. Ve senin Rabbin, (seni) unutmuş değildir.
İlyas Yorulmaz = (Melekler) “Yeryüzüne yalnızca senin Rabbinin emri ile ineriz. Bizim önümüzdekiler (gördüklerimiz), arkamızdakiler (görmediklerimiz) ve ikisi arasındaki her şey O na aittir. Rabbin asla hiçbir şeyi unutacak değildir.