وَلَمَّا جَاء عِيسَى بِالْبَيِّنَاتِ قَالَ قَدْ جِئْتُكُم بِالْحِكْمَةِ وَلِأُبَيِّنَ لَكُم بَعْضَ الَّذِي تَخْتَلِفُونَ فِيهِ فَاتَّقُوا اللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Ve lemmâ câe îsâ bil beyyinâti kâle kad ci’tukum bil hikmeti ve li ubeyyine lekum ba’dellezî tahtelifûne fîh(fîhi), fettekûllâhe ve etîûni.
ve lemmâ câe | : ve geldiği zaman |
îsâ | : İsa |
bi el beyyinâti | : beyyineler ile, mucizeler, deliller ile |
kâle | : dedi |
kad | : olmuştu |
ci’tu-kum | : size geldim |
bi el hikmeti | : hikmet ile |
ve li ubeyyine | : ve size beyan etmem, açıklamam için |
lekum | : size, sizin için |
ba’de | : bazı, bir kısım |
ellezî | : onlar |
tahtelifûne | : siz ihtilâf ediyorsunuz |
fî-hi | : hakkında |
fe | : öyleyse |
ittekû allâhe | : Allah’a karşı takva sahibi olun |
ve etîû-ni | : ve bana tâbî olun |
Diyanet İşleri = İsa, apaçık mucizeleri getirdiği zaman şöyle demişti: “Ben size hikmeti getirdim ve hakkında ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyle ise, Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve İsâ, apaçık delillerle gelince ben demişti, andolsun ki size peygamber olarak geldim ve ayrılığa düştüğünüz bâzı şeyleri elbette açıklayıp bildireceğim size; artık çekinin Allah'tan ve itâat edin bana.
Abdullah Parlıyan = İsa apaçık delillerle gelince, dedi ki: “Ben size peygamber olarak geldim ve üzerinde ayrılığa düştüğünüz şeylerden, bir kısmını size açıklamak için geldim. Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Adem Uğur = İsa, açık delillerle geldiği zaman demişti ki: Ben size hikmet getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Ahmed Hulusi = İsa apaçık deliller olarak açığa çıktığında dedi ki: "Gerçekten size hikmeti (sistem ve düzenin gerçeklerini) getirdim ve hakkında ayrılığa düştüklerinizin bir kısmını size açıklayayım diye (geldim). . . O hâlde Allâh'tan (yaptıklarınızın sonucunu yaşatacağı için) korunun ve bana itaat edin. "
Ahmet Tekin = Îsâ, apaçık âyetlerle, mûcizelerle, vahyin içeriğini açıklayan beyanlarla, tavsiyelerle, hak peygamber olduğunu tasdik eden delillerle geldiği zaman:'Size, peygamberlik, sağlıklı ve ahlâklı yaşama bilgisini öğretme ve hekimlik görevi ile, ihtilâfa düştüğünüz konuların bir kısmını size açıklamak için geldim. O halde, Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp azaptan korunun. Bana itaat edin benim sünnetimi uygulayın.' dedi.
Ahmet Varol = İsa apaçık delillerle geldiğinde şöyle demişti: 'Ben size hikmetle ve üzerinde ayrılığa düştüğünüz şeylerin bazılarını açıklamak için geldim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin.
Ali Bulaç = İsa, açık belgelerle gelince, dedi ki: "Ben size bir hikmetle geldim ve hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için de. Öyleyse Allah'tan sakının ve bana itaat edin."
Ali Fikri Yavuz = İsâ da mucizelerle (ve İncil ayetleri ile) geldiği vakit şöyle demişti: “- Ben size ilâhi hükümlerle ve ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını size açıklayayım, diye geldim. Onun için Allah’dan korkun ve bana itaat edin.
Ali Ünal = İsa, (kendisine verdiğimiz apaçık deliller mahiyetinde) mucizelerle geldi ve (halkına) “Ben,” dedi, “hiç şüphesiz size hikmetle (iman ve faziletli bir hayatın esaslarıyla) ve hakkında ihtilâf edegeldiğiniz bazı hususları size açıklayayım diye geldim. O halde, Allah’a gönülden saygı duyun, O’na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Bayraktar Bayraklı = Îsâ, apaçık mucizeler getirince şöyle dedi: “Ben size bu hikmeti getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'a saygı duyunuz ve bana itaat ediniz.”
Bekir Sadak = Isa, belgeleri getirdigi zaman demisti ki: «Size hikmetle ve ayriliga dustugunuz seylerin bir kismini aciklamak uzere geldim. Allah'a karsi gelmekten sakinin, bana itaat edin.»
Celal Yıldırım = İsâ, açık belgeler ve mu'cizelerle gelince, «ben gerçekten size hikmetle ve görüş ayrılığına düştüğünüz bazı hususları size açıklamak için geldim; artık Allah'tan korkun da bana itaat edin,» dedi.
Cemal Külünkoğlu = İsa, apaçık mucizelerle geldiği zaman şöyle demişti: “Ben size hikmeti getirdim ve hakkında ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyle ise, Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin!”
Diyanet İşleri (eski) = İsa, belgeleri getirdiği zaman demişti ki: 'Size hikmetle ve ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak üzere geldim. Allah'a karşı gelmekten sakının, bana itaat edin.'
Diyanet Vakfi = İsa, açık delillerle geldiği zaman demişti ki: Ben size hikmet getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Edip Yüksel = İsa apaçık mucizelerle gelince demişti ki, 'Size bilgelik, ve ayrılığa düştüğünüz konulara açıklama getirdim. ALLAH'ı dinleyiniz ve bana uyunuz.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Isâ da o beyyinelerle geldiği vakıt şöyle dedi: ben size hikmet ile ve ihtilâf edip durduğunuz şeylerin ba'zısını size beyan edeyim diye geldim, onun için Allahdan korkun ve bana ıtaat edin,
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İsa da açık mucizelerle geldiği vakit şöyle dedi: «Ben size hikmet ve anlaşmazlığa düştüğünüz şeylerin bir bölümünü açıklamak üzere geldim. Onun için Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İsâ mucizelerle indiği zaman dedi ki: «Ben size hikmeti getirdim ve hakkında ihtilâfa düştüğünüz şeylerin bir kısmını size açıklamak için geldim. O halde Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Gültekin Onan = İsa, açık belgelerle gelince, dedi ki: "Ben size bir hikmetle geldim ve hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için de. Öyleyse Tanrı'dan sakının ve bana itaat edin."
Harun Yıldırım = İsa, apaçık belgelerle gelince, dedi ki: “Ben hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için bir hikmetle geldim. Artık Allah’tan korkupsakının ve bana itaat edin.”
Hasan Basri Çantay = İsâ o apaçık delilleri getirdiği zaman (şöyle) demişdi: «Ben size gerçek hikmeti getirdim. Bir de hakkında ihtilâf edegeldiğiniz şeylerden ba'zısını size açıklayayım diye (geldim). Artık Allahdan korkun, bana tâbi' olun».
Hayrat Neşriyat = Îsâ ise mu'cizelerle gelince şöyle demişti: '(Ben) size hikmet getirdim ve üzerinde ihtilâfa düştüğünüz şeylerin bir kısmını size açıklamak için (geldim). Öyle ise Allah’dan sakının ve bana itâat edin!'
İbni Kesir = İsa huccetlerle gelince; demişti ki: Size hikmetle ve ihtilafa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Kadri Çelik = İsa açık belgelerle gelince dedi ki: “Ben size bir hikmetle ve hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan sakınıp korkun ve bana itaat edin.”
Muhammed Esed = İsa, (kendi halkına) hakikatin bütün kanıtları ile geldiği zaman, "Ben" dedi, "size hikmet ile ve üzerinde ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklığa kavuşturmak üzere geldim. O halde, Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincine varın ve bana tabi olun!"
Mustafa İslamoğlu = İsa hakikatin apaçık belgeleriyle geldiğinde dedi ki: "Ben size hikmetle, hakkında tartıştığınız bazı konuları açıklamak için geldim; artık Allah'a karşı sorumululuk bilinciyle davranın ve bana uyun!
Ömer Nasuhi Bilmen = Vaktâ ki İsa, o vazıh mûcizeler ile geldi, dedi ki: «Ben size muhakkak açık bir hikmet ile ve kendisiyle ihtilaf eder olduğunuz şeyin bazısını size beyan için geldim. Artık Allah'tan korkun ve bana itaat edin.»
Ömer Öngüt = İsa apaçık delilleri getirdiği zaman demişti ki: "Ben size hikmet getirdim. Bir de ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını size açıklamak için geldim. Allah'tan korkun ve bana itaat edin. "
Şaban Piriş = İsa belgelerle geldiği zaman şöyle demişti: -Size hikmet ile hakkında ihtilafa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak için geldim. Allah’tan korkun ve bana uyun!
Sadık Türkmen = Isa açık delillerle gelince dedi ki: “Size ‘Hikmet’i getirdim. Size hakkında ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını açıklamak için geldim. Allah’tan sakının ve bana uyun!
Seyyid Kutub = İsa açık delilleri getirdiği zaman dedi ki: «Size hikmetle ve ayrılığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak üzere geldim. Allah'a karşı gelmekten sakının, bana itaat edin.»
Suat Yıldırım = (63-64) Îsâ, açık açık delillerle onlara gelince: "Ben, size hikmet getirdim, bir de hakkında ayrılığa düştüğünüz bazı şeyleri size açıklamak için geldim. O halde Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin. Allah benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir, yalnız O’na ibadet edin. Doğru yol budur." dedi.
Süleyman Ateş = Îsâ açık kanıtlar getirince dedi ki: "Ben size hikmet getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için (geldim), Allah'tan korkun ve bana itâ'at edin."
Tefhim-ul Kuran = İsa, açık belgelerle gelince, dedi ki: «Ben size bir hikmetle geldim ve hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için de. Öyleyse Allah'tan sakınıp korkun ve bana itaat edin.»
Ümit Şimşek = İsa onlara apaçık delillerle geldiğinde dedi ki: 'Ben size hikmetle ve anlaşmazlığa düştüğünüz şeylerin bir kısmını açıklamak üzere geldim. Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Yaşar Nuri Öztürk = İsa, açık seçik kanıtlarla geldiğinde şöyle demişti: "Ben size hikmet getirdim ve tartışıp durduğunuz şeylerin bir kısmını size açıklayayım diye geldim. O halde, Allah'tan korkun ve bana itaat edin!"
İskender Ali Mihr = Ve Hz. İsa, beyyineler (mucizeler, deliller) ile geldiği zaman: “Ve hakkında ihtilâf ettiğiniz şeyin bir kısmını size açıklamak için size hikmeti getirdim. Öyleyse Allah’a karşı takva sahibi olun ve bana itaat edin!” dedi.
İlyas Yorulmaz = İsa kendi toplumuna açık deliller getirmiş ve “Size Allah’ın hükümlerini getirdim ve ihtilafa düştüğünüz konuları size açıklamak için geldim. Allah dan sakınıp, korunun ve bana itaat edin. ”