لَيْسَ لَهَا مِن دُونِ اللَّهِ كَاشِفَةٌ
Leyse lehâ min dûnillâhi kâşifeh(kâşifetun).
leyse | : yoktur |
lehâ | : onun, onu |
min dûni allâhi | : Allah’tan başka |
kâşifetun | : kâşif, keşfeden, açan, açacak olan |
Diyanet İşleri = Onu Allah’tan başka açacak kimse yoktur.
Abdulbaki Gölpınarlı = Allah'tan başkası, çeviremez onu geri.
Abdullah Parlıyan = Onu Allah'ın dışında ortaya çıkaracak başka hiç bir güç yoktur.
Adem Uğur = Onu (vaktini) Allah'tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Ahmed Hulusi = Onu Allâh dûnunda (ölüm sıkıntısını) açacak biri yoktur.
Ahmet Tekin = Onu açığa çıkaracak, ıstıraplarını, acılarını ortadan kaldıracak, Allah’ın dışında kimse yoktur.
Ahmet Varol = Onu Allah'tan başka ortaya çıkaracak yoktur.
Ali Bulaç = Onu Allah'ın dışında ortaya çıkaracak başka (hiçbir güç yoktur).
Ali Fikri Yavuz = Onun vaktini Allah’dan başka açıklayacak yoktur.
Ali Ünal = Onun (dehşet ve ızdırabını) Allah’tan başka giderecek kimse yoktur.
Bayraktar Bayraklı = (57-58) Kıyamet yaklaştı. Allah'tan başka, onun vaktini ortaya çıkaracak yoktur.
Bekir Sadak = Onu Allah'tan baska ortaya koyacak yoktur.
Celal Yıldırım = Onu Allah'tan başka açıp ortaya koyacak yok.
Cemal Külünkoğlu = (57-58) Yaklaşmakta olan (kıyamet iyice) yaklaştı. Onu Allah'ın dışında ortaya çıkaracak başka (hiçbir güç yoktur).
Diyanet İşleri (eski) = Onu Allah'tan başka ortaya koyacak yoktur.
Diyanet Vakfi = Onu (vaktini) Allah'tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Edip Yüksel = ALLAH'tan başkası onu kaldıramaz.
Elmalılı Hamdi Yazır = Yoktur ona Allahdan başka açıcı
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ona Allah'tan başka açıcı yoktur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onu Allah'tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Gültekin Onan = Onu Tanrı'nın dışında ortaya çıkaracak başka (hiçbir güç yoktur).
Harun Yıldırım = Onu Allah’tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Hasan Basri Çantay = Onu Allahdan başka açığa çıkaracak yokdur.
Hayrat Neşriyat = (57-58) O yaklaşan (kıyâmet), yaklaştı! Onu Allah’dan başka ortaya çıkarıcı yoktur.
İbni Kesir = Onu Allah'tan başka ortaya çıkaracak yoktur.
Kadri Çelik = Onun zorluklarını Allah'tan başka hiç kimse açıp gideremez.
Muhammed Esed = (Ama) onu Allah'tan başka kimse açığa çıkaramaz...
Mustafa İslamoğlu = Allah'tan başka kimse onun perdesini aralayamaz.
Ömer Nasuhi Bilmen = (57-58) Saat yaklaştı Kıyamet tekarrüb etti. Onun için Allah Teâlâ'dan başka yoktur bir açıcı.
Ömer Öngüt = Onu Allah'tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Şaban Piriş = Onu Allah’tan başkası açığa çıkaracak değildir.
Sadık Türkmen = Onu Allah’tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Seyyid Kutub = Onun dehşetini Allah'tan başka hiç kimse başınızdan savamaz.
Suat Yıldırım = (56-58) İşte bu Peygamber de, önceki rehberlerden ve uyaranlardan biridir. O yaklaşan (kıyamet) yaklaştı. O gelmeden, ne zaman olacağını bildirecek, geldiğinde de onu giderecek Allah’tan başka kimse yoktur.
Süleyman Ateş = Onu Allah'tan başka açacak (geldiği zaman kaldıracak, vaktini erteleyecek veya onun ne zaman geleceğini belirleyecek) kimse yoktur.
Tefhim-ul Kuran = Onu açığa çıkaracak, ıstıraplarını, acılarını ortadan kaldıracak, Allah’ın dışında kimse yoktur.
Ümit Şimşek = Onu Allah'tan başka açığa çıkaracak yoktur.
Yaşar Nuri Öztürk = Onu Allah'tan başka kaldıracak/uzaklaştıracak yok.
İskender Ali Mihr = Onu, Allah’tan başka keşfedecek yoktur.
İlyas Yorulmaz = O yaklaşan azabı Allah dan başka kaldıracak hiçbir kimse yoktur.