Önceki Ayet Sonraki Ayet  
36. Sûre Yâsîn/56

 هُمْ وَأَزْوَاجُهُمْ فِي ظِلَالٍ عَلَى الْأَرَائِكِ مُتَّكِؤُونَ

  Hum ve ezvâcuhum fî zılâlin alâl erâiki muttekiûn(muttekiûne).

Kelime Karşılaştırma
hum : onlar
ve ezvâcu-hum : ve onların eşleri
fî zılâlin : gölgeliklerde
alâ el erâiki : tahtlar üzerinde
muttekiûne : yaslanmış olanlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlar ve eşleri gölgelerde koltuklara yaslanmaktadırlar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Onlar da, eşleri de, gölgeliklerde, tahtlara oturup dayanmışlardır.

 Abdullah Parlıyan = Onlar ve eşleri, gölgeliklerde, koltuklarına mutlu bir şekilde yatıp uzanacaklar.

 Adem Uğur = Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara kurulurlar.

 Ahmed Hulusi = Onlar ve eşleri gölgeler içinde tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Ahmet Tekin = Onlar ve eşleri, gölgelerde, koltuklar üzerinde yaslanarak otururlar.

 Ahmet Varol = Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara yaslanmışlardır.

 Ali Bulaç = Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Ali Fikri Yavuz = Kendileri ve zevceleri, ağaçların gölgeleri altında süslü koltuklar üzerine kurulub yaslanmışlardır.

 Ali Ünal = Kendileri ve eşleri, gölgelerde koltuklara yaslanırlar.

 Bayraktar Bayraklı = Onlar ve eşleri, gölgeler altında koltuklara yaslanacaklardır.

 Bekir Sadak = Onlar ve esleri golgeliklerde, tahtlar uzerine yaslanmislardir.

 Celal Yıldırım = Onlar da, eşleri de gölgede tahtlar, kanepeler üzerinde kurulmuşlardır.

 Cemal Külünkoğlu = Onlar ve eşleri sedirler üzerinde mutlu bir şekilde yatıp uzanacaklar.

 Diyanet İşleri (eski) = Onlar ve eşleri gölgeliklerde, tahtlar üzerine yaslanmışlardır.

 Diyanet Vakfi = Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara kurulurlar.

 Edip Yüksel = Eşleriyle birlikte gölgeliklerde, koltuklara yaslanmışlardır.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Kendileri ve zevceleri erîkeler üzerine kurulmuşlardır

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kendileri ve eşleri gölgelikler içinde koltuklar üzerinde kurulmuşlardır.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kendileri ve eşleri gölgelerde koltuklar üzerine kurulmuşlardır.

 Gültekin Onan = Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Harun Yıldırım = Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara kurulurlar.

 Hasan Basri Çantay = Kendileri de, zevceleri de (cennet) gölgeler (in) dedirler. Tahtların üstüne kurulub dayanmışlardır.

 Hayrat Neşriyat = Onlar ve hanımları, (artık o gün) gölgelerde tahtlar üzerinde (oturup) yaslanmış olanlardır.

 İbni Kesir = Onlar ve eşleri gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Kadri Çelik = Kendileri ve eşleri gölgeliklerde, süslü tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Muhammed Esed = onlar ve eşleri sedirler üzerinde mutlu bir şekilde yatıp uzanacaklar,

 Mustafa İslamoğlu = onlar ve eşleri (bu huzurun) gölgesi altında mükemmel yataklar üzerinde uzanacaklar;

 Ömer Nasuhi Bilmen = Onlar ve zevceleri gölgeler içinde tahtlar üzerine dayanıp durmuşlardır.

 Ömer Öngüt = Onlar ve eşleri gölgeliklerde tahtlar üzerine yaslanmışlardır.

 Şaban Piriş = Kendileri ve eşleri gölgeliklerde, koltuklara yaslanmışlardır.

 Sadık Türkmen = Kendileri ve eşleri gölgeliklerde tahtlara kurulmuşlardır.

 Seyyid Kutub = Kendileri ve eşleri gölgelerde, koltuklara yaslanmışlar.

 Suat Yıldırım = Hem kendileri, hem eşleri gölgeliklerde, tahtlarına kurulurlar.

 Süleyman Ateş = Kendileri ve eşleri, gölgelerde, koltuklara yaslanmışlardır.

 Tefhim-ul Kuran = Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, tahtlar üzerinde yaslanmışlardır.

 Ümit Şimşek = Eşleriyle birlikte gölgelerdeki koltuklara kurulmuşlardır.

 Yaşar Nuri Öztürk = Kendileri ve eşleri, gölgeliklerde, koltuklar üzerinde yaslanmışlardır.

 İskender Ali Mihr = Onlar ve eşleri, gölgeliklerde tahtlar üzerinde yaslanmış olanlardır.

 İlyas Yorulmaz = Onlar ve eşleri gölgelerin altında koltuklar üzerine uzanmışlar.