فَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَهُم مَّغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ
Fellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti lehum magfiratun ve rızkun kerîm(kerîmun).
fe | : o zaman, |
ellezîne | : o kimseler, onlar |
âmenû | : âmenû olan, Allah’a ulaşmayı dileyen |
ve amilû es sâlihâti | : ve salih amel (nefs tezkiyesi) |
lehum magfiretun | : onlar için mağfiret |
ve rızkun | : ve rızık |
kerîmun | : kerim, bol, temiz, helâl |
Diyanet İşleri = Artık iman edip salih ameller işleyenler var ya, işte onlar için bir bağışlama güzel bir nimet (cennet) vardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = İnanan ve iyi işlerde bulunanlaradır yarlıganmak ve güzel bir rızık.
Abdullah Parlıyan = Artık iman edip güzel, yararlı amellerde bulunanlar için bir bağışlanma ve çok üstün ve çok büyük bir rızık vardır.
Adem Uğur = İman edip sâlih ameller işleyen kimseler için mağfiret ve bol rızık vardır.
Ahmed Hulusi = İman edip imanın gereği yararlı çalışmalar yapmış kimseler için, bağışlanma ve cömert bir yaşam gıdası vardır.
Ahmet Tekin = İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere hem koruma kalkanına alma, bağışlanma, hem de tükenmez, bol rızıklar vardır.
Ahmet Varol = İman edip salih ameller işleyenler için bağışlanma ve kıymetli bir rızık vardır.
Ali Bulaç = Buna göre, iman edip salih amellerde bulunanlar, onlar için bir bağışlanma (mağfiret) ve üstün bir rızık vardır.
Ali Fikri Yavuz = Fakat iman edib salih amel işleyenler var ya, bunlar için hem bir mağfiret, hem de (cennette) tükenmez bir rızık vardır.
Ali Ünal = Bu durumda, iman edip, imanları istikametinde sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanlar için (Âhiret’te sürpriz neticelerle yüklü) bir mağfiret ve pek bol, artıp eksilmeyen, hiç zararsız ve bütünüyle hayır bir rızık vardır.
Bayraktar Bayraklı = İman edip iyi amel işleyen kimseler için af ve güzel rızık vardır.
Bekir Sadak = Comertce verilmis rizik ve magfiret, inanan ve yararli is isleyenleredir.
Celal Yıldırım = Artık imân edip güzel yararlı amellerde bulunanlar için bir bağışlanma, iyi ve temiz bir rızık vardır.
Cemal Külünkoğlu = İman edip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyanlar için bir bağışlanma ve güzel bir nimet (cennet) vardır.
Diyanet İşleri (eski) = Cömertçe verilmiş rızık ve mağfiret, inanan ve yararlı iş işleyenleredir.
Diyanet Vakfi = İman edip sâlih ameller işleyen kimseler için mağfiret ve bol rızık vardır.
Edip Yüksel = İnanıp erdemli işler yapanlar, bağışlanma ve bol nimet hakketmişlerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır = İmdi iyman edip salih salih iş yapanlar, onlar için hem bir mağrifet var hem kerîm bir rızk
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şimdi iman edip iyi iyi işler işleyenler için hem bir mağfiret, hem de bol nimet vardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte iman edip salih amel işleyenler için hem bir mağfiret, hem de (cennette) tükenmez bir rızık vardır.
Gültekin Onan = Buna göre, inanıp salih amellerde bulunanlar, onlar için bir bağışlanma (mağrifet) ve üstün bir rızık vardır.
Harun Yıldırım = İman edip sâlih ameller işleyen kimseler için mağfiret ve bol rızık vardır.
Hasan Basri Çantay = İşte hem îman edenler, hem güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar: Mağfiret ve bitmez tükenmez rızık onlarındır.
Hayrat Neşriyat = Îmân edip sâlih ameller işleyenler var ya, onlar için bir mağfiret ve dâimî bir rızık vardır.
İbni Kesir = İman edip salih amel işleyenler için mağfiret ve cömertçe verilmiş rızık vardır.
Kadri Çelik = O halde iman edip salih amellerde bulunanlar (var ya), onlar için bir bağışlanma (mağfiret) ve yüce bir rızık vardır.
Muhammed Esed = Ve (bilin ki,) imana erişip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyanları bağışlanma ve çok üstün, çok büyük bir rızık beklemektedir;
Mustafa İslamoğlu = Ve işte (Allah'tan aldığım uyarı): İmanda sebat eden, o imanla uyumlu ıslah edici davranışlarda bulunan kimseleri sınırsız bir bağış ve tarifsiz güzellikte bir rızık beklemektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen = O kimseler ki, imân ettiler ve sâlih sâlih amellerde bulundular, onlar için bir mağfiret vardır ve kerîm bir rızk vardır.
Ömer Öngüt = İman edip sâlih amel işleyenler için bağışlama ve bol rızık vardır.
Şaban Piriş = İman edip, doğruları yapanlara bağışlanma ve bol rızık vardır.
Sadık Türkmen = Artık iman edip, faydalı bir işi en iyi şekilde yapanlar var ya, işte onlar için bir bağışlama, güzel bir nimet (cennet) vardır.
Seyyid Kutub = İman edip iyi ameller işleyenler için bağışlanma ve onurlu rızık vardır.
Suat Yıldırım = İman edip makbul ve güzel işler yapanlara bir mağfiret ve çok değerli bir nasip vardır.
Süleyman Ateş = İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
Tefhim-ul Kuran = Buna göre, iman edip salih amellerde bulunanlar, onlar için bir bağışlanma (mağfiret) ve üstün bir rızık vardır.
Ümit Şimşek = İman eden ve güzel işler yapanlar için bir bağışlanma ve tükenmez bir rızık vardır.
Yaşar Nuri Öztürk = İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlar için bir bağışlanma ve bol bir rızık vardır.
İskender Ali Mihr = Âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler) ve amilüssalihat (nefsi tezkiye eden ameller) yapanlar; onlar için mağfiret (günahların sevaba çevrilmesi) ve kerim bir rızık vardır.
İlyas Yorulmaz = İman edenler ve doğru işler yapanlar için (Rablerinden) bağışlanma ve temiz rızıklar var.