أُوْلَئِكَ عَلَى هُدًى مِّن رَّبِّهِمْ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ
Ulâike alâ huden min rabbihim ve ulâike humul muflihûn(muflihûne).
ulâike | : işte onlar |
alâ huden | : hidayet üzerinde |
min rabbi-him | : Rab’lerinden |
ve ulâike | : ve işte onlar |
hum | : onlar |
el muflihûne | : felâha erenler |
Diyanet İşleri = İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlardır Rablerinden doğru yolu bulanlar, onlardır kurtulup muratlarına erenler.
Abdullah Parlıyan = İşte onlardır Rablerinin doğru yolunu bulanlar, işte onlardır kurtulup muratlarına erenler.
Adem Uğur = İşte onlar, Rableri tarafından gösterilmiş doğru yol üzeredirler ve onlar kurtuluşa erenlerdir.
Ahmed Hulusi = İşte onlar Rablerinden gelen hakikat bilgisi üzeredirler ve işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Ahmet Tekin = Onlar, işte onlar, Rablerinin gösterdiği yolda yürüyen faaliyet gösteren erlerdir. Onlar, işte onlar kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir.
Ahmet Varol = İşte onlar Rab'lerinin göstermiş olduğu hidayet yolu üzerindedirler ve kurtuluşa erecek olanlar da onlardır.
Ali Bulaç = İşte onlar, Rab'lerinden bir hidayet üzerindedirler ve felah bulanlar da onlardır.
Ali Fikri Yavuz = İşte bunlar, Rablerinden bir hidayet üzeredirler ve (azabdan) kurtulacak olanlar da, işte bunlardır.
Ali Ünal = O kutlu zatlar, (bu hikmet yüklü Kitap şeklinde tecelli eden hidayet kaynağına dayalı imanlarının neticesi olarak) Rabbilerinden gelen tam bir hidayet üzerinde (âdeta yükselebilecekleri son noktaya doğru seyahat ediyor gibi)dirler; ve onlardır gerçek mazhariyet sahipleri, gerçekten kurtuluşa ermiş olanlar.
Bayraktar Bayraklı = İşte onlar, Rabblerinin göstermiş olduğu doğru yol üzerindedirler ve onlar mutluluğa ereceklerdir.
Bekir Sadak = Iste onlar Rablerinin yolunda olanlardir, iste onlar saadete erenlerdir.
Celal Yıldırım = İşte bunlar, Rablarından (belirlenip gösterilen) doğru yol üzeredirler ve işte bunlar kurtuluşa erenlerdir.
Cemal Külünkoğlu = İşte onlar, Rab’lerinin doğru yolu üzerindedirler, dolayısıyla kurtuluşa ereceklerdir.
Diyanet İşleri (eski) = İşte onlar Rablerinin yolunda olanlardır, işte onlar saadete erenlerdir.
Diyanet Vakfi = İşte onlar, Rableri tarafından gösterilmiş doğru yol üzeredirler ve onlar kurtuluşa erenlerdir.
Edip Yüksel = Rab'leri tarafından gösterilen bir yolu izleyenler ve kazananlar bunlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = İşte bunlar rablarından bir hidayet üzeredir ve işte bunlardır o felâh bulanlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İşte bunlar, Rableri tarafından bir hidayet üzeredirler, o kurtuluşa erenler işte bunlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte bunlar, Rableri tarafından bir hidayet üzeredirler. Kurtuluşa erecek olanlar da işte onlardır.
Gültekin Onan = İşte onlar, rablerinden bir hidayet üzerindedirler ve felah bulanlar da onlardır.
Harun Yıldırım = İşte onlar, Rableri tarafından gösterilmiş doğru yol üzeredirler ve onlar kurtuluşa erenlerdir.
Hasan Basri Çantay = İşte onlar Rablerinden bir hidâyet üzerindedirler ve işte onlar, (evet) onlar felaha erenlerdir.
Hayrat Neşriyat = İşte onlar, Rablerinden bir hidâyet üzeredirler ve yine onlar, gerçekten kurtuluşa erenlerdir.
İbni Kesir = İşte onlar; Rabblarından bir hidayet üzerindedirler. Ve işte onlar; felaha erenlerin kendileridir.
Kadri Çelik = İşte onlar, rablerinden bir hidayet üzerindedirler ve kurtuluş bulanlar da onlardır.
Muhammed Esed = İşte Rablerinin gösterdiği doğru yol üzerinde olan ve dolayısıyla nihai mutluluğa erişecek olanlar bunlardır.
Mustafa İslamoğlu = İşte onlar, Rablerinden gelen kusursuz bir rehberliğe tabidirler; ve işte onlar, evet onlardır ebedi mutluluğa erenler.
Ömer Nasuhi Bilmen = İşte onlar, Rablerinden bir hidâyet üzeredirler ve işte felâha erenler de onlardır.
Ömer Öngüt = İşte onlar Rablerinin yolunda olanlardır. İşte onlar saâdete erenlerdir.
Şaban Piriş = İşte onlar, Rab’lerinin doğru yolu üzerindedirler, dolayısıyla kurtuluşa ereceklerdir.
Sadık Türkmen = Işte onlar, Rablerinden bir hidayet üzerindedirler. Ve onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridirler.
Seyyid Kutub = İşte onlar Rabb'lerinin göstermiş olduğu doğru bir yol üzeredirler ve kurtuluşa erenlerdir.
Suat Yıldırım = İşte onlardır Rab’lerinden bir hidâyet üzere olanlar ve işte onlardır felah bulanlar!
Süleyman Ateş = İşte onlar, Rableri tarafından (gösterilen) doğru bir yol üzerindedirler ve onlar, umduklarına ereceklerdir.
Tefhim-ul Kuran = İşte onlar, Rab'lerinden bir hidayet üzerindedirler ve felah bulanlar da onlardır.
Ümit Şimşek = İşte onlar, Rablerinden bir hidayet üzeredirler. Ve onlar kurtuluşa erenlerin tâ kendisidir.
Yaşar Nuri Öztürk = İşte onlardır Rablerinden bir kılavuzlanma üzere olanlar; işte onlardır gerçek kurtuluşu bulanlar.
İskender Ali Mihr = İşte onlar, Rab’lerinden bir hidayet üzerindedirler. Ve işte onlar; onlar felâha erenlerdir.
İlyas Yorulmaz = Onlar Rablerinden bir doğru yol üzerinde olup, kurtuluşa erenlerde onlardır.