أُوْلَئِكَ الَّذِينَ لَهُمْ سُوءُ الْعَذَابِ وَهُمْ فِي الْآخِرَةِ هُمُ الْأَخْسَرُونَ
Ulâikellezîne lehum sûul azâbi ve hum fîl âhırati humul ahserûn(ahserûne).
ulâike | : işte onlar |
ellezîne | : onlar |
lehum | : onlar için vardır |
sûu el azâbi | : azabın kötüsü |
ve hum | : ve onlar |
fî el âhıreti | : ahirette |
hum | : onlar |
el ahserûne | : en çok hüsrana uğrayanlar |
Diyanet İşleri = Onlar, azabın en kötüsü kendilerine has olan kimselerdir. Onlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlar, o kişilerdir ki onlarındır kötü azap ve onlardır âhirette en fazla ziyan edenlerin ta kendileri.
Abdullah Parlıyan = Azabın en kötüsüne uğrayacak olanlar, işte böyleleridir. Ahirette ise, en büyük kayba uğrayacaklardır.
Adem Uğur = İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Ahmed Hulusi = İşte bunlar var ya, azabın kötüsü onlaradır! Gelecekteki yaşamda da en çok hüsrana uğrayacak olanlar onlardır!
Ahmet Tekin = İşte bunlar, öldürülerek, esir edilerek dünyada en ağır cezaya çarptırılanlardır. Âhirette, ebedî yurtta da en çok ziyana uğrayacak olan onlardır.
Ahmet Varol = İşte azabın en kötüsü onlaradır ve onlar ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ali Bulaç = İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ali Fikri Yavuz = Bunlar o kimselerdir ki, kendilerine azabın kötüsü vardır; ve âhirette de onlar, en ziyade hüsrana uğrayanlardır.
Ali Ünal = Onlardır kötü bir azabın kendilerini beklediği kimseler; ve onlardır Âhiret’te en çok kayba ve hüsrana uğrayacak olanlar.
Bayraktar Bayraklı = İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; âhirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Bekir Sadak = Kotu azap iste bunlaradir. Ahirette en cok kayba ugrayacaklar da bunlardir.
Celal Yıldırım = İşte bunlar öyle kimselerdir ki, kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlar Âhiret'te de ziyana uğrayanların kendileridir.
Cemal Külünkoğlu = Onlara çetin bir azap vardır. Ahirette en çok ziyana uğrayacak olanlar da yine onlardır.
Diyanet İşleri (eski) = Kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.
Diyanet Vakfi = İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Edip Yüksel = Onlar en kötü cezayı haketmişlerdir ve ahirette de en çok kayba uğrayanlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = bunlar o kimselerdir ki kendilerine azâbın kötüsü vardır ve bunlardır ki Âhırette en çok husrana düşenlerdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onlar, o kimselerdir ki kendilerine azabın kötüsü vardır, ahirette en çok ziyana uğrayanlar da onlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte bunlar, kendileri için oldukça ağır bir azab bulunan kimselerdir, ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Gültekin Onan = İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Harun Yıldırım = İşte bunlar, azabı en ağır olanlardır; ahirette en çok ziyana uğrayacaklar da onlardır.
Hasan Basri Çantay = Onlar öyle kimselerdir ki kötü azâb (işte) onlara mahsusdur. Onlar âhiretde de en çok hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat = İşte bunlar öyle kimselerdir ki, azâbın en kötüsü onlarındır. Ve onlar âhirette gerçekten en ziyâde hüsrâna uğrayacak olanlardır.
İbni Kesir = Bunlar öyle kimselerdir ki; kötü azap onlarındır. Ve onlar; ahirette de en çok hüsrana uğrayanların kendileridir.
Kadri Çelik = İşte en kötü azap onlarındır ve onlar ahirette de en çok hüsrana uğrayanlardır.
Muhammed Esed = Azabın en kötüsüne uğrayacak olanlar işte böyleleridir; ahirette en büyük kayba uğrayacak olanlar da böyleleri..!
Mustafa İslamoğlu = azabın en kötüsüne duçar olacak kimseler işte böyleleridir; ve onlar, evet onlardır en büyük kaybı yaşacacak olanlar.
Ömer Nasuhi Bilmen = Onlar öyle kimselerdir ki, azabın en kötüsü onlar içindir ve onlar ki, ahirette en ziyâde hüsrâna düşenler onlardır.
Ömer Öngüt = En kötü azap işte bunlaradır. Ahirette en çok kayba uğrayacaklar da bunlardır.
Şaban Piriş = İşte onlar! En kötü azap onlar içindir. Ahirette en büyük hüsrana uğrayacak olanlar, onlardır.
Sadık Türkmen = Işte onlar o kimseler ki, azabın en kötüsü onlar içindir. Ahirette de en çok hüsrana uğrayanlardır.
Seyyid Kutub = Onlar azapların en kötüsüne çarpılacaklardır ve yine onlar ahirette en ağır zarara uğrayanlar olacaklardır.
Suat Yıldırım = Onlara çetin bir azap vardır, âhirette ise en çok ziyana uğrayacak olanlar da onlardır.
Süleyman Ateş = Onlar, öyle kimselerdir ki, en kötü azâb kendilerinindir. Ve onlar âhirette de en çok ziyana uğrayanlardır.
Tefhim-ul Kuran = İşte onlar; en kötü azab onlarındır ve onlar ahirette de en büyük kayba uğrayanlardır.
Ümit Şimşek = Onlar için azabın kötüsü vardır; âhirette de onlar en ziyade hüsrana uğrayacak olanlardır.
Yaşar Nuri Öztürk = İşte bunlardır kendilerine azabın korkuncu öngörülen. Âhirette hüsrana uğrayacaklar da onlardır.
İskender Ali Mihr = İşte onlar ki, onlar için azabın kötüsü vardır. Ve onlar ki, onlar ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
İlyas Yorulmaz = Onlar için dünyada azabın kötüsü var ve ahiret gününde ise, tam bir hayal kırıklığına uğrayacaklar.