فَأَلْقَى مُوسَى عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَ
Fe elkâ mûsâ asâhu fe izâ hiye telkafu mâ ye’fikûn(ye’fikûne).
Diyanet İşleri = Mûsâ da asasını attı. Bir de ne görsünler, asa onların düzdükleri sihir takımlarını yutuyor.
Abdulbaki Gölpınarlı = Derken Mûsâ da sopasını attı, sopa, hemen onların düzüp meydana getirdiği şeyleri yutmaya başladı.
Abdullah Parlıyan = Onların ardından Musa da asâsını yere atınca, bir de ne görsünler, onların bütün düzenbazlıklarını yutmasın mı!
Adem Uğur = Sonra Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuveriyor!
Ahmed Hulusi = Musa da asasını attı; bir de ne görsünler, o (asa), onların var gösterdiklerini kapıp yutuyor!
Ahmet Tekin = Sonra Mûsâ asâsını attı. Bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuyor.
Ahmet Varol = Musa da asasını attı. Birden onun, onların uyduruverdikleri şeyleri yuttuğunu gördüler.
Ali Bulaç = Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Ali Fikri Yavuz = Bunun üzerine Mûsa asâsını bırakıverdi; bir de ne görsünler, o, bütün uydurduklarını yutuyor!
Ali Ünal = Sonra da Musa asâsını yere bırakıverdi. Bir de ne görsünler, büyücülerin ortaya koyduğu bütün göz boyayıcı şeyleri yutuyor.
Bayraktar Bayraklı = (43-45) Mûsâ onlara: “Ne atacaksanız atın!” dedi. Onlar da iplerini ve değneklerini attılar ve “Firavun'un onuru için elbette bizler galip geleceğiz” dediler. Sonra Mûsâ asasını yere bıraktı. Bir de ne görsünler, onların sihirlerini yutuveriyor.
Bekir Sadak = Bunun uzerine Musa degnegini atti; onlarin uydurduklarini yutmaga baslayiverdi.
Celal Yıldırım = Musâ da Asâ'sını yere attı, derken ansızın onların uydurup (göz boyayarak) ortaya koyduklarını yalayıp yuttu.
Cemal Külünkoğlu = Bunun üzerine Musa asasını bırakıverdi. Bir de (gördüler ki) o, bütün uydurduklarını yutuyor!
Diyanet İşleri (eski) = Bunun üzerine Musa değneğini attı; onların uydurduklarını yutmağa başlayıverdi.
Diyanet Vakfi = Sonra Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuveriyor!
Edip Yüksel = Sonra Musa değneğini attı; hemen onların uydurduklarını yutmaya başladı.
Elmalılı Hamdi Yazır = Mûsâ da Asasını koyuverdi, bir de baktılar ki o, her ne dolap çeviriyorlarsa yutuyor
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Musa da asasını (yere) koyuverdi, bir de ne görsünler, onlar her ne dolap çeviriyorlarsa (bütün uydurduklarını) yutuyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ardından Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuyor!
Gültekin Onan = Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Harun Yıldırım = Sonra Musa asâsını attı; bir de ne görsünler, onların uydurduklarını yutuveriyor!
Hasan Basri Çantay = Bunun üzerine Muusâ da asaasını bırakıverdi. Bir de (ne görsünler) o, (büyücüler) in düzer olduklarını yutuyor!
Hayrat Neşriyat = Sonra, Mûsâ asâsını bıraktı; bir de baktılar ki o, onların uydurmakta oldukları şeyleri yutuyor!
İbni Kesir = Ardından Musa asasını attı. Bir de ne görsünler; onların uydurduklarını yutuveriyor.
Kadri Çelik = Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Muhammed Esed = (Onların) ardından Musa da asasını atınca, bir de ne görsünler, onların bütün o düzenbazlıklarını yutmasın mı!
Mustafa İslamoğlu = Derken, Musa asasını bıraktı. Fakat o da ne! O onların gözbağcılıklarını bir bir silip süpürmesin mi!
Ömer Nasuhi Bilmen = Bunu müteakip Mûsa da asasını bırakıverdl, hemen o zaman o (asası) onların uydurdukları şeyleri süratle yutar oldu.
Ömer Öngüt = Bunun üzerine Musa da asasını attı. Onların uydurduklarını yutmaya başlayıverdi.
Şaban Piriş = Musa da değneğini attığı zaman, onların uydurdukları şeyleri yutmaya başladı.
Sadık Türkmen = Sonra musa asasını attı; birden onların uydurduklarını yutmaya başladı.
Seyyid Kutub = Arkasından Musa değneğini atınca, değnek büyücülerin bütün göz boyayıcılıklarını yutuverdi.
Suat Yıldırım = Derken Mûsâ da değneğini yere attı; bir de ne görsünler: O, büyücülerin göz boyayarak uydurup ortaya koydukları şeyleri yutuveriyor!
Süleyman Ateş = Mûsâ da asâsını attı. Birden o, onların uydurduklarını yutmağa başladı.
Tefhim-ul Kuran = Böylelikle Musa da asasını bırakıverdi, bir de (ne görsünler) o, uydurmakta olduklarını yutuveriyor.
Ümit Şimşek = Musa da asâsını attı; ve asâ, onların uydurduğu şeyleri yutmaya başladı.
Yaşar Nuri Öztürk = Mûsa da asasını attı. Bir de ne görsünler, o onların hüner olarak ortaya getirdikleri şeyleri yalayıp yutuyor.
İskender Ali Mihr = Sonra Musa (A.S) asasını attı. İşte o zaman, o (Musa (A.S)’ın asası) onların uydurdukları şeyleri yutuyordu.
İlyas Yorulmaz = Sonra Musa değneğini yere attığında, birden bire onların uydurduğu sihirlerin hepsini yuttu.