Önceki Ayet Sonraki Ayet  
18. Sûre Kehf/41

 أَوْ يُصْبِحَ مَاؤُهَا غَوْرًا فَلَن تَسْتَطِيعَ لَهُ طَلَبًا

  Ev yusbiha mâuhâ gavran fe len testetîa lehu talebâ(taleben).

Kelime Karşılaştırma
ev : veya
yusbiha : olur
mâu-hâ : onun suyu
gavren : çekilir, yerin içine çekilir
fe len testetîa : artık asla senin gücün yetmez, sen muktedir olamazsın
lehu : onu
taleben : talep ederek, elde ederek (elde etmek)
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = “Ya da suyu çekiliverir de (bırak bir daha bulmayı) artık onu arayamazsın bile.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Yahut da suyu öylesine çekilir ki onu arayıp bulmaya bile gücün yetmez.

 Abdullah Parlıyan = Yahut da suyu öylesine çekilir ki, onu arayıp bulmaya bile gücün yetmez.”

 Adem Uğur = Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın.

 Ahmed Hulusi = "Yahut (bağının) suyu dibe çekilir de, bir daha onu bulamazsın. "

 Ahmet Tekin = 'Yahut bağın suyu yerin dibine çekilir de, bir daha onu arayıp bulamazsın.'

 Ahmet Varol = Yahut suyu yerin altına çekilir de onu bir daha ara(yıp bul)maya güç yetiremezsin.'

 Ali Bulaç = "Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin."

 Ali Fikri Yavuz = Yahud bağının suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın.

 Ali Ünal = “Veya suyu yere geçer de, artık ondan ümidini büsbütün kesersin.”

 Bayraktar Bayraklı = (40-41) “Umulur ki Rabbim bana senin bahçenden daha iyisini verir ve seninkinin üzerine de gökten hesap görecek bir yıldırım gönderir de, orası kaygan, kuru bir yer olur. Yahut suyu çekilir de, artık, onu bir daha elde edemezsin” dedi.

 Bekir Sadak = (37-41) Kendisiyle konustugu arkadasi ona: «Seni topraktan, sonra nutfeden yaratani, sonunda de seni insan kiligina koyani mi inkar ediyorsun? Iste O benim Rabbim olan Allah'tir. Rabbime kimseyi ortak kosmam. Bahcene girdigin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nufus bakimindan daha az buluyorsan da: «Masallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur! demen gerekmez mi? Rabbim,senin bahcenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin uzerine gokten bir felaket gonderir de bahcen yerlebir olabilir. Yahud suyu cekilir bir daha da bulamazsin» dedi.

 Celal Yıldırım = (40-41) «Olabilir ki Rabbim bana senin bahçenden daha hayırlısını verir ve seninkinin üzerine gökten bir âfet indirir de kaygan-verimsiz bir yere dönebilir veya suyu çekiliverir de artık bir daha onu arayıp bulamazsın.»

 Cemal Külünkoğlu = (39-41) “Her ne kadar beni kendinden mal ve evlat bakımından zayıf görüyorsan da, bahçene girdiğin zaman ‘Maşaallah (Allah'ın dilediği olur), bütün güç sadece Allah'ındır' demen gerekmez miydi? Belki Rabbim senin bağından daha hayırlısını bana verir, (seninkinin) üstüne gökten yakıp yıkan bir afet gönderir de kaygan bir toprak kesiliverir. Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.”

 Diyanet İşleri (eski) = (37-41) Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: 'Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı mı inkar ediyorsun? İşte O benim Rabbim olan Allah'tır. Rabbime kimseyi ortak koşmam. Bahçene girdiğin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nüfus bakımından daha az buluyorsan da: 'Maşallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur!' demen gerekmez mi? Rabbim, senin bahçenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin üzerine gökten bir felaket gönderir de bahçen yerle bir olabilir. Yahut suyu çekilir bir daha da bulamazsın' dedi.

 Diyanet Vakfi = «Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın.»

 Edip Yüksel = 'Yahut suyu dibe çöker de bir daha su bulamazsın.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Yahûd suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Yahut suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın.»

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Yahut, bağının suyu yerin dibine çekilir de bir daha suyunu çıkarıp bağını sulayamazsın.»

 Gültekin Onan = "Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin."

 Harun Yıldırım = "Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın."

 Hasan Basri Çantay = «Yahud olabilir ki suyu (yerin) dib (in) e çekilir de bir daha onu ara (yıb bul) mıya güc yetiremezsin».

 Hayrat Neşriyat = 'Yâhut suyu çekilerek yok olur da bir daha onu aramaya aslâ güç yetiremezsin!'

 İbni Kesir = Yahut suyu çekilir de bir daha bulamazsın.

 Kadri Çelik = “Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.”

 Muhammed Esed = yahut bir daha asla bulup çıkaramayacağın biçimde onun suyu çekilebilir!"

 Mustafa İslamoğlu = ya da bir daha asla ulaşıp elde edemeyeceğin bir biçimde onun suyunu çeker."

 Ömer Nasuhi Bilmen = «Yahut suyu çekilir de artık onu aramaya asla güç yetiremezsin.»

 Ömer Öngüt = “Yahut suyu çekilir de artık onu arayıp bulamazsın. ”

 Şaban Piriş = Ya da suyu çekilir de bir daha bulamazsın.

 Sadık Türkmen = Veya onun suyu yerin dibine çekilir de, bir daha onu arayıp bulamazsın!”

 Seyyid Kutub = Ya da bahçenin suyu yerin öyle derin katmanlarına sızar ki, bir daha aramaya bile gücün yetmez.

 Suat Yıldırım = (40-41) Olur ki Rabbim senin bahçenden daha iyisini bana verir ve senin o bahçene gökten bir afet indirir de bağın kupkuru toprak kesilir; yahut bağının suyu çekilir de ondan artık büsbütün ümidini kesersin."

 Süleyman Ateş = "Yahut suyu dibe çekilir de bir daha su arayamazsın."

 Tefhim-ul Kuran = «Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.»

 Ümit Şimşek = 'Veya suyu çekiliverir; sen de bir daha onu aramakla bulamazsın.'

 Yaşar Nuri Öztürk = Yahut suyu dibe çekilir de bir daha onu isteyemezsin bile."

 İskender Ali Mihr = Veya onun (bahçenin) suyu, yerin içine çekilir. Artık onu elde etmeye asla gücün yetmez (sen muktedir olamazsın).

 İlyas Yorulmaz = “Yahut suyun çekilebilir ve bir daha o suyu çıkarmaya senin gücün yetmeyebilir” dedi.