أَفَنَجْعَلُ الْمُسْلِمِينَ كَالْمُجْرِمِينَ
E fe necalul muslimîne kel mucrimîn(mucrimîne).
e | : mi |
fe | : artık, öyleyse, işte böyle |
nec’alu | : biz kılarız, yaparız |
el muslimîne | : müslümanlar, teslim olanlar |
ke | : gibi |
el mucrimîne | : mücrimler, günahkâr olanlar |
Diyanet İşleri = Biz müslümanları suçlular gibi kılar mıyız?
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık Müslümanları da suçlularla bir mi tutacağız?
Abdullah Parlıyan = Artık müslümanları suçlular gibi tutarmıyız hiç?
Adem Uğur = Öyle ya, (Allah'a) teslimiyet gösterenleri, (o) günahkârlar gibi tutar mıyız hiç?
Ahmed Hulusi = Teslim olmuşları, inkârcı suçlular gibi kılar mıyız hiç?
Ahmet Tekin = Biz, İslâm’ı yaşayan müslümanlara, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilere, suçlulara, günahkârlara davrandığımız gibi mi muamele yapacakmışız?
Ahmet Varol = Müslümanları hiç suçlular gibi yapar mıyız?
Ali Bulaç = Öyleyse, müslümanları suçlu günahkar olanlar gibi (eşit) kılar mıyız?
Ali Fikri Yavuz = Artık müslümanları, mücrim kâfirler gibi yapar mıyız, (hiç sevap bakımından onları bir tutar mıyız)?
Ali Ünal = Biz, gönülden Allah’a teslim olmuş olanlarla hayatları günah hasadından ibaret inkârcı suçluları bir tutar mıyız?
Bayraktar Bayraklı = Öyle ya, Allah'a teslim olanlarla suçluları bir tutar mıyız hiç?[667]
Bekir Sadak = Kendilerini Allah'a vermis olanlari hic suclular gibi tutar miyiz?
Celal Yıldırım = Artık biz, (hakka) teslimiyet gösterenleri, günahkâr suçlular gibi mi tutarız ?
Cemal Külünkoğlu = Öyle ya biz Müslümanları o günahkârlarla bir tutar mıyız hiç?
Diyanet İşleri (eski) = Kendilerini Allah'a vermiş olanları hiç suçlular gibi tutar mıyız?
Diyanet Vakfi = Öyle ya, (Allah'a) teslimiyet gösterenleri, (o) günahkârlar gibi tutar mıyız hiç?
Edip Yüksel = Müslümanlara suçlular gibi mi davranalım?
Elmalılı Hamdi Yazır = Ya artık, müslimleri mücrimler gibi kılar mıyız?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ya artık, müslümanları suçlular gibi yapar mıyız?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Öyle ya, teslimiyet gösterenleri suçlular gibi tutar mıyız hiç?
Gültekin Onan = Öyleyse, müslümanları suçlu günahkar olanlar gibi (eşit) kılar mıyız?
Harun Yıldırım = Biz müslümanları o günahkarlar gibi kılar mıyız hiç?
Hasan Basri Çantay = Öyle ya, biz müslümanları o günahkârlar gibi yapar mıyız hiç?
Hayrat Neşriyat = Hiç Müslümanları o günahkârlar (o zındıklar)la bir tutar mıyız?
İbni Kesir = Biz; müslümanları suçlular gibi tutar mıyız hiç?
Kadri Çelik = Öyleyse Müslümanları, suçlu günahkârlar gibi (eşit) kılar mıyız?
Muhammed Esed = yoksa, Bize teslim olanlara suçlular ile aynı şekilde mi davranalım?
Mustafa İslamoğlu = Ne yani, kayıtsız şartsız Bize teslim olanları suçlularla bir mi tutsaydık?
Ömer Nasuhi Bilmen = (34-36) Şüphe yok ki muttakîler için Rableri indinde naim cennetleri vardır. Ya müslümanları o günahkârlar gibi kılar mıyız? Sizin için ne var, nasıl hükmediyorsunuz?
Ömer Öngüt = Teslimiyet gösterenleri biz suçlular gibi tutar mıyız hiç?
Şaban Piriş = Müslüman olanlarla suçluları bir tutar mıyız?
Sadık Türkmen = Müslüman olanları suçlular gibi yapar mıyız?
Seyyid Kutub = Öyle ya biz Müslümanları o günahkarlarla bir tutar mıyız hiç?
Suat Yıldırım = Biz hiç, Allah’a itaat ve teslimiyet gösterenleri suçlu kâfirlerle bir tutar mıyız?
Süleyman Ateş = Biz müslümanları suçlular gibi yapar mıyız hiç?
Tefhim-ul Kuran = Öyleyse, Müslümanları suçlu günahkâr olanlar gibi (eşit) kılar mıyız?
Ümit Şimşek = Yoksa Biz Müslümanları mücrimlerle bir tutar mıyız?
Yaşar Nuri Öztürk = Biz, Müslümanları/Allah'a teslim olanları, suçlular gibi yapar mıyız?
İskender Ali Mihr = İşte böyle, müslümanları (teslim olanları), mücrimler (suçlular) gibi kılar mıyız (bir tutar mıyız)?
İlyas Yorulmaz = Biz, bize teslim olanları, günahkar davrananlarla bir mi tutacağız?