وَلَا يَأْتُونَكَ بِمَثَلٍ إِلَّا جِئْنَاكَ بِالْحَقِّ وَأَحْسَنَ تَفْسِيرًا
Ve lâ ye’tûneke bi meselin illâ ci’nâke bil hakkı ve ahsene tefsîrâ(tefsîren).
ve lâ ye’tûne-ke bi | : ve sana gelmedi, getirmediler |
meselin | : mesele |
illâ | : ancak, den başka |
ci’nâ-ke | : sana geldik, getirdik |
bi el hakkı | : hakkı |
ve ahsene | : ve en güzel |
tefsîren | : tefsir, açıklama |
Diyanet İşleri = Onlar sana hiçbir misal getirmezler ki (buna karşılık) sana gerçeği ve en güzel açıklamayı getirmiş olmayalım.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlar, sana bir örnek getirdiler mi biz, gerçek olarak ve daha da güzel bir açıklıkla bir örnek veririz sana.
Abdullah Parlıyan = Bunun içindir ki, hangi soruyla karşına çıkarlarsa çıksınlar, biz sana mutlaka asıl doğru olan neyse, onu ve en güzel açıklamayı getirmekteyiz ve böylelikle de Kur'ân, parça parça indirilmiş olmaktadır.
Adem Uğur = Onların sana getirdikleri hiçbir temsil yoktur ki, (onun karşılığında) sana doğrusunu ve daha açığını getirmeyelim.
Ahmed Hulusi = Sana her sorun getirdiklerinde, açıklaması itibarıyla ve Hak olarak, sana daha güzeli ile geldik.
Ahmet Tekin = Senin İslâm’a davetini baltalamak için, hangi sual ve değerlendirmelerle karşına çıkarlarsa çıksınlar, biz onların bütün safsatalarını çürütecek dini hakikatların delillerini, gerekçelerini, insani ve ahlaki değerlerin zaruretini; bunların en güzel izahını kesinlikle sana bildireceğiz.
Ahmet Varol = Sana her ne örnek getirseler mutlaka biz de (ona karşı) sana hakkı ve daha güzel açıklamayı getiririz.
Ali Bulaç = Onların sana getirdikleri hiç bir örnek yoktur ki, biz (ona karşı) sana hakkı ve en güzel açıklama tarzını getirmiş olmayalım.
Ali Fikri Yavuz = (Ey Rasûlüm, müşriklerin) Sana getirdikleri tuhaf ve bâtıl bir soruları yoktur ki, hak olan cevabını ve en güzel tefsirini getirmiş olmıyalım.
Ali Ünal = Senin karşına bir itiraz, bir yakıştırma ile gelmiş olmasınlar ki, mukabilinde Biz sana gerçeği bildirmiş ve en güzel açıklamada bulunmuş olmayalım.
Bayraktar Bayraklı = Onların sana getirdikleri hiçbir örnek yoktur ki, sana doğrusunu ve daha açığını getirmeyelim.
Bekir Sadak = Sana bir misal vermezler ki, Biz onun gercegini ve en iyi anlasilanini sana vermemis olalim.
Celal Yıldırım = Sana bir misâl getirmezler ki mutlaka biz (ona karşılık) hakkı yorum ve açıklama cihetiyle en güzelini getirmiş olmayalım.
Cemal Külünkoğlu = Hangi soruyla karşına çıkarlarsa çıksınlar, biz sana mutlaka asıl doğru olan neyse onu ve en güzel açıklamayı getiririz.
Diyanet İşleri (eski) = Sana bir misal vermezler ki, Biz onun gerçeğini ve en iyi anlaşılanını sana vermemiş olalım.
Diyanet Vakfi = Onların sana getirdikleri hiçbir temsil yoktur ki, (onun karşılığında) sana doğrusunu ve daha açığını getirmeyelim.
Edip Yüksel = Onların sana yönelttikleri her teze karşı, biz sana gerçeği ve en güzel açıklamayı getiririz.
Elmalılı Hamdi Yazır = Hem onlar sana her hangi bir mesel ile gelmezler ki mutlak biz sana hakkı ve tefsirin daha güzelini getirmiş olmıyalım
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Hem onlar sana karşı herhangi bir mesel ile gelmezler ki, Biz sana (ona karşılık) gerçeği ve en güzel yorumu getirmiş olmayalım.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Hem onlar sana karşı herhangi bir mesel ile gelmezler ki, biz sana (onun karşılığında) doğrusunu ve tefsirin daha güzelini getirmiş olmayalım.
Gültekin Onan = Onların sana getirdikleri hiç bir örnek yoktur ki, biz (ona karşı) sana hakkı ve en güzel açıklama tarzını getirmiş olmayalım.
Harun Yıldırım = Onların sana getirdikleri hiçbir temsil yoktur ki, (onun karşılığında) sana doğrusunu ve daha açığını getirmeyelim.
Hasan Basri Çantay = Onlar sana bir misâl getirmeye dursunlar, biz sana hakkı ve tefsirin daha güzelini getirdik.
Hayrat Neşriyat = Hem sana (da'vânı ibtâl için) getirdikleri hiçbir temsil yoktur ki, (biz) sana hakkı(onun doğru cevâbını) ve açıklama cihetiyle daha güzelini getirmiş olmayalım.
İbni Kesir = Onlar sana bir misal getirmeye görsünler, Biz; onun gerçeğini ve en iyi anlaşılanını sana getirmişizdir.
Kadri Çelik = Onların sana getirdikleri hiç bir örnek yoktur ki biz (ona karşı) sana hakkı ve en güzel açıklama tarzını getirmiş olmayalım.
Muhammed Esed = Bunun içindir ki, hangi soruyla karşına çıkarlarsa çıksınlar, Biz sana mutlaka asıl doğru olan neyse onu ve en güzel açıklamayı getirmekteyiz.
Mustafa İslamoğlu = İmdi, onlar senin karşına hangi temsili anlatım tarzıyla çıkarlarsa çıksınlar, kesinlikle Biz sana o konudaki gerçeği ve en doğru açıklamayı getiririz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onlar sana herhangi bir mesel ile gelmezler ki, illâ Biz sana hakkı ve tefsirce daha güzelini getirmiş oluruz.
Ömer Öngüt = Onların sana getirdiği her misale karşı, mutlaka biz sana daha doğrusunu ve daha açığını getirdik.
Şaban Piriş = Sana bir örnek getirmeye görsünler, biz onun gerçeğini ve en iyi anlaşılanını getiririz.
Sadık Türkmen = Onlar hiçbir misal getirmezler ki; Biz de sana hakkı/gerçeği ve tefsir/açıklama olarak en iyisini getirmiş olmayalım.
Seyyid Kutub = Müşrikler, ne zaman karşısına saçma bir itirazla çıkarlarsa biz sana gerçeği ve en susturucu açıklamayı sunarız.
Suat Yıldırım = Onların sana itiraz için getirdikleri hiç bir temsil, hiç bir soru olmaz ki, ona karşı Biz sana gerçek durumu bildirmeyelim ve en güzel açıklamayı yapmayalım.
Süleyman Ateş = Onların sana getirdiği her misâle (her bâtıl soruya) karşı mutlaka biz sana, (o bâtılı yok edecek) gerçeği ve en güzel açıklamayı getiririz.
Tefhim-ul Kuran = Onların sana getirdikleri hiç bir örnek yoktur ki, biz (ona karşı) sana hakkı ve en güzel açıklama tarzını getirmiş olmayalım.
Ümit Şimşek = Onlar sana ne zaman bir misal getirecek olsalar, Biz sana gerçeği getirir ve en güzel açıklamayı yaparız.
Yaşar Nuri Öztürk = Onlar sana bir mesel getirdikçe, biz sana hakkı ve en güzel yorumu getiririz.
İskender Ali Mihr = Ve sana hak ile ve en güzel (ahsen) tefsir ile ulaştırdığımızdan (meselelerden) başka bir meseleyi sana getirmediler.
İlyas Yorulmaz = Onlar sana doğru misalleri getiremezler. Ancak gerçek doğruları ve en güzel anlatımları biz getiririz.