وَقَالُوا لَوْلَا نُزِّلَ هَذَا الْقُرْآنُ عَلَى رَجُلٍ مِّنَ الْقَرْيَتَيْنِ عَظِيمٍ
Ve kâlû lev lâ nuzzile hâzel kur’ânu alâ raculin minel karyeteyni azîm(azîmin).
ve kâlû | : ve dediler |
lev lâ | : olmaz mı, olsaydı, (öyle) değil mi |
nuzzile | : indirilir |
hâzâ | : bu |
el kur’ânu | : Kur’ân |
alâ raculin | : bir adama |
min | : den |
el karyeteyni | : iki belde |
azîmin | : azîm, büyük |
Diyanet İşleri = “Bu Kur’an, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilseydi ya!” dediler.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve bu Kur'ân dediler, iki şehirden birinin en büyük, en ileri gelen adamına inseydi ne olurdu?
Abdullah Parlıyan = Ve dediler ki: “Bu Kur'ân iki şehirden, yani Taif ve Mekke'nin birinin en büyük, en ileri gelen adamına inseydi ne olurdu?”
Adem Uğur = Ve dediler ki: Bu Kur'an iki şehirden bir büyük adama indirilse olmaz mıydı?
Ahmed Hulusi = Dediler ki: "Bu Kur'ân şu iki şehrin büyük adamlarından birine niye indirilmedi?"
Ahmet Tekin = Onlar: 'Bu Kur’ân, şu iki şehrin birisinden, Mekkeli veya Tâifli önde gelen bir adama, bölüm bölüm indirilmeli, değil miydi?' dediler.
Ahmet Varol = Ve dediler ki: 'Bu Kur'an iki kentin birinden, büyük bir adama indirilmeli değil miydi?'
Ali Bulaç = Ve dediler ki: "Bu Kur'an, iki şehirden birinin büyük bir adamına indirilmeli değil miydi?"
Ali Fikri Yavuz = Yine şöyle dediler: “- Şu Kur’an, iki memleketten (Mekke ve Taif’den) bir büyük adama (mal ve mevkii büyük bir kimseye) indirilseydi ya!...”
Ali Ünal = Ve şunu da söylediler: “Bu Kur’ân, şu iki şehirden önde gelen büyük bir adama indirilmeli değil miydi?”
Bayraktar Bayraklı = Devamla dediler ki: “Bu Kur'ân, iki şehirden bir büyük adama indirilmeliydi!”[532]
Bekir Sadak = «Bu Kuran, iki sehrin birinden bir buyuk adama indirilmeli degil miydi?» dediler.
Celal Yıldırım = Ve bir de dediler ki: «Bu Kur'ân, şu iki şehirden büyük bir adama indirilmeli değil miydi?»
Cemal Külünkoğlu = “Bu Kur'an, iki şehirden (Mekke ve Taif'ten) bir büyük adama indirilseydi ya!” dediler.
Diyanet İşleri (eski) = 'Bu Kuran, iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?' dediler.
Diyanet Vakfi = Ve dediler ki: Bu Kur'an iki şehirden bir büyük adama indirilse olmaz mıydı?
Edip Yüksel = 'Bu Kuran, şu iki kentten ünlü ve büyük bir adama indirilmeli değil miydi?' dediler.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ve «ne olurdu şu Kur'an iki memleketten bir büyük adama indirilse idi» dediler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve: «Ne olurdu şu Kur'an iki şehirden (Mekke, Taif) bir büyük adama indirilseydi?» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yine Onlar: «Bu Kur'an, şu iki şehirden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?» dediler.
Gültekin Onan = Ve dediler ki: 'Bu Kur'an iki kentin birinden, büyük bir adama indirilmeli değil miydi?'
Harun Yıldırım = Ve dediler ki: “Bu Kur’an, iki şehirden birinin büyük bir adamına indirilmeli değil miydi?”
Hasan Basri Çantay = Bir de (şunu) söylediler: «Şu Kur'an iki memleketin birindeki büyük bir adama indirilmeli değil miydi»?
Hayrat Neşriyat = Ve dediler ki: 'Bu Kur’ân, iki şehirden (birinde bulunan) büyük bir adama indirilmeli değil miydi?'
İbni Kesir = Ve dediler ki: Bu Kur'an, o iki kasabanın birinden büyük bir adama indirilmeli değil miydi?
Kadri Çelik = Ve dediler ki: “Bu Kur'an, neden iki şehirden (Mekke ve Taif'ten) birinin büyük bir adamına indirilmedi?”
Muhammed Esed = Devamla dediler ki: “Bu Kur'ân, iki şehirden bir büyük adama indirilmeliydi!”[532]
Mustafa İslamoğlu = Yine dönüp dediler ki: "Bu ilahi mesaj, şu iki şehrin en büyük (adam)ların birine inmeli değil miydi?"
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve dediler ki: «Şu Kur'an, iki beldeden bir büyük erkek üzerine indirilmiş olmalı değil midir?»
Ömer Öngüt = Ve dediler ki: "Bu Kur'an iki şehirden (Mekke ve Taif'ten) bir büyük adama indirilmeli değil miydi?"
Şaban Piriş = -Bu Kur’an iki şehrin büyüklerinden bir adama indirilmeli değil miydi? dediler.
Sadık Türkmen = Yine dediler ki: “Bu Kur’an şu iki şehirden, (mevki sahibi) büyük bir adam üzerine indirilmeli değil miydi?”
Seyyid Kutub = Ve dediler ki: «Bu Kur'an iki şehrin birinden bir büyük adama indirilmeli değil miydi?»
Suat Yıldırım = (30-31) Ama bu gerçek kendilerine gelince: "Bu sihirdir, biz bunu kabul etmeyiz" dediler ve eklediler: "Bu Kur’ân, bu iki şehirden büyük bir adama indirilseydi ya!"
Süleyman Ateş = Ve dediler ki: "Bu Kur'ân iki kentten, büyük bir adama indirilmeli değil miydi?"
Tefhim-ul Kuran = Ve dediler ki: «Bu Kur'an, iki şehirden birinin büyük bir adamına indirilmeli değil miydi?»
Ümit Şimşek = Bir de 'Bu Kur'ân iki şehirden birindeki büyük bir adama indirilseydi ya' dediler.
Yaşar Nuri Öztürk = Ve dediler: "Şu Kur'an, iki kent içinden büyük bir adama indirilmeli değil miydi?"
İskender Ali Mihr = Ve dediler ki: “Bu Kur’ân’ın, iki beldeden, bir büyük adama indirilmesi gerekmez miydi?”
İlyas Yorulmaz = “Bu Kur’an, şu iki büyük şehre mensup bir adama indirilmesi gerekmiyor muydu?” dediler.