وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْقَارِعَةُ
Ve mâ edrâke mâl kâriatu.
ve mâ | : ve nedir |
edrâ-ke | : sana bildirdi |
mâ | : ne olduğunu |
el kâriatu | : kâria |
Diyanet İşleri = Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin?
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve ne bildirdi sana, nedir o şiddetli bir gürültüyle gelip çatacak, yürekleri koparacak felâket?
Abdullah Parlıyan = Bilir misin nedir? Nasıl olacaktır o dehşetli felaket?
Adem Uğur = O Kârianın ne olduğunu bilir misin?
Ahmed Hulusi = El Karia'yı bilir misin nedir?
Ahmet Tekin = Bu çarpma ve çarpışma ile ilgili bizden başka seni bilgilendiren mi var?Ne dehşetli bir çarpma, ne korkunç bir çarpışma?
Ahmet Varol = Sen o dehşetle sarsacak olanın ne olduğunu bilir misin?
Ali Bulaç = Sana o kaaria'yı bildiren nedir?
Ali Fikri Yavuz = Ne bildirdi sana, nedir o kıyamet?
Ali Ünal = Nedir o Kâria bilir misin, nerden bileceksin (Allah bildirmedikçe)?
Bayraktar Bayraklı = O kapı çalanın ne olduğunu bilir misin?[798]
Bekir Sadak = O gurultu koparacak olanin ne oldugunu sen bilir misin?
Celal Yıldırım = Kari'â'nın ne olduğunu bilir misin ?
Cemal Külünkoğlu = O gürültü koparacak olan büyük felaketin ne olduğunu sen bilir misin?
Diyanet İşleri (eski) = O gürültü koparacak olanın ne olduğunu sen bilir misin?
Diyanet Vakfi = (1-3) Kapı çalan! Nedir o kapı çalan? O kapı çalanın ne olduğunu bilir misin?
Edip Yüksel = Şoke edenin niteliği sana bildirildi mi?
Elmalılı Hamdi Yazır = Ne bildirdi ki sana; nedir o karia?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O çarpacak belanın ne olduğunu ne bildirdi ki sana?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (1-3) Kâria! (Çarpacak kıyamet) Nedir o kâria? Kârianın ne olduğunu sen bilir misin?
Gültekin Onan = Sana o kaariayı bildiren nedir?
Harun Yıldırım = O şiddetle çalanın ne olduğunu bilir misin?
Hasan Basri Çantay = Bilir misin nedir? Nasıl olacaktır o dehşetli felaket?
Hayrat Neşriyat = O çarpacak olan felâketin ne olduğunu sana ne bildirdi?
İbni Kesir = El Karia'yı bilir misin nedir?
Kadri Çelik = O şiddetle çarpıcı olanın ne olduğunu sen nereden bileceksin?
Muhammed Esed = Sen o dehşetle sarsacak olanın ne olduğunu bilir misin?
Mustafa İslamoğlu = Sahi, sen nereden bileceksin korkunç patlamanın ne olduğunu?
Ömer Nasuhi Bilmen = O çarpacak olan felaketin ne olduğunu sana ne bildirdi?
Ömer Öngüt = O çarpacak olan felâketin ne olduğunu bilir misin?
Şaban Piriş = Korkunç olayın ne olduğunu nereden bileceksin?
Sadık Türkmen = O çarpan olayın ne olduğunu sen nereden bileceksin?
Seyyid Kutub = O gürültü koparacak olan büyük felaketin ne olduğunu sen bilir misin?
Suat Yıldırım = Kari’ayı, o kapıları döven ve dehşetiyle kalplere çarpan o kıyamet felaketini sen nereden bileceksin ki!
Süleyman Ateş = O çarpan olayın ne olduğunu sen nereden bileceksin?
Tefhim-ul Kuran = Sana o 'çarpıp patlak verecek olan'ı bildiren nedir?
Ümit Şimşek = O çarpacak felâketin ne olduğunu bilir misin?
Yaşar Nuri Öztürk = Kaaria'nın ne olduğunu sana bildiren nedir?
İskender Ali Mihr = Kâria’nın ne olduğunu sana bildiren nedir?
İlyas Yorulmaz = Sen bilir misin o aniden geleni?