Önceki Ayet Sonraki Ayet  
20. Sûre Tâ-Hâ/27

 وَاحْلُلْ عُقْدَةً مِّن لِّسَانِي

  Vahlul ukdeten min lisânî.

Kelime Karşılaştırma
vahlu : ve çöz, düzelt
el ukdeten : düğüm, tutukluk
min lisânî : dilimden
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (27-28) “Dilimdeki tutukluğu çöz ki sözümü anlasınlar.”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Dilimin bağını çöz de.

 Abdullah Parlıyan = Dilimdeki düğümü çöz ki,

 Adem Uğur = Dilimden (şu) bağı çöz.

 Ahmed Hulusi = "Lisanımdaki tutukluğu çöz. "

 Ahmet Tekin = 'Dilimdeki tutukluğu gider.'

 Ahmet Varol = Dilimden düğümü çöz.

 Ali Bulaç = "Dilimden düğümü çöz;"

 Ali Fikri Yavuz = Dilimden düğümü (şu peltekliği) çöz.

 Ali Ünal = “Dilimde bir bağ var, onu çöz.

 Bayraktar Bayraklı = (27-28) “Dilimden bağı çöz ki sözümü anlasınlar.”

 Bekir Sadak = (25-35) Musa: «Rabbim! Gogsumu genislet, isimi kolaylastir, dilimin dugumunu coz ki sozumu iyi anlasinlar. Ailemden kardesim Harun'u bana vezir yap, beni onunla destekle, onu gorevimde ortak kil ki Seni daha cok tesbih edelim ve cokca analim. suphesiz Sen bizi grmektesin» dedi.

 Celal Yıldırım = (25-26-27-28) Musâ dedi ki: Ey Rabbim! Benim göğsümü geniş let. işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü anlayabilsinler.

 Cemal Külünkoğlu = (25-28) Musa, dedi ki: “Ey Rabbim! Gönlüme ferahlık ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimin bağını (düğümünü) çöz. (Böylelikle) sözümü iyi anlasınlar.”

 Diyanet İşleri (eski) = (25-35) Musa: 'Rabbim! Göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ailemden kardeşim Harun'u bana vezir yap, beni onunla destekle, onu görevimde ortak kıl ki Seni daha çok tesbih edelim ve çokça analım. Şüphesiz Sen bizi görmektesin' dedi.

 Diyanet Vakfi = Dilimden (şu) bağı çöz.

 Edip Yüksel = 'Dilimdeki düğümü çöz.'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve dilimden ukdeyi çöz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = dilimden düğümü çöz,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Dilimden düğümü çöz

 Gültekin Onan = "Dilimden düğümü çöz."

 Harun Yıldırım = Dilimden (şu) bağı çöz.

 Hasan Basri Çantay = «Dilimden de (şu) düğümü çöz ki»,

 Hayrat Neşriyat = (27-28) 'Dilimden de düğümü çöz ki sözümü iyice anlasınlar!'

 İbni Kesir = Dilimden de düğümü çöz ki;

 Kadri Çelik = “Dilimden düğümü çöz.”

 Muhammed Esed = dilimdeki düğümü çöz

 Mustafa İslamoğlu = düğümü çöz dilimden;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (26-27) «Ve benim için işimi kolaylaştır.» «Ve dilimden düğümü çöz.»

 Ömer Öngüt = “Dilimin düğümünü çöz. ”

 Şaban Piriş = Dilimdeki düğümü çöz.

 Sadık Türkmen = Ve dilimden düğümü çöz ki;

 Seyyid Kutub = Dilimin düğümünü çöz.

 Suat Yıldırım = (25-27) "Ya Rabbî," dedi, "genişlet göğsümü, kolaylaştır işimi, çözüver şu dilimin bağını.

 Süleyman Ateş = "Dilimin düğümünü çöz".

 Tefhim-ul Kuran = «Dilimden düğümü çöz,»

 Ümit Şimşek = 'Dilimden tutukluğu gider.

 Yaşar Nuri Öztürk = "Dilimden düğümü çöz,

 İskender Ali Mihr = Ve dilimden düğümü (peltekliği) çöz.

 İlyas Yorulmaz = “Dilimdeki düğümü (tutukluğu) çöz (akıcı, açık ve anlaşılır konuşayım). ”