قَالَ لِمَنْ حَوْلَهُ أَلَا تَسْتَمِعُونَ
Kâle li men havlehû e lâ testemiûn(testemiûne).
kâle | : dedi |
li men | : kimselere |
havle-hu | : onun etrafında |
e | : mı |
lâ testemiûne | : işitmiyorsunuz |
Diyanet İşleri = Firavun, etrafındakilere (alaycı bir ifade ile) “dinlemez misiniz?” dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı = Firavun, etrafındakilere, işitiyor musunuz? dedi.
Abdullah Parlıyan = Firavun çevresindekilere: “O'nun ne dediğini duydunuz mu?” dedi.
Adem Uğur = (Firavun) etrafında bulunanlara: İşitiyor musunuz? dedi.
Ahmed Hulusi = (Firavun) etrafında olanlara: "İşitiyor musunuz?" dedi.
Ahmet Tekin = Firavun, etrafındakilere: 'Neler söylediğini işitmiyor musunuz?' dedi.
Ahmet Varol = (Firavun) etrafındakilere: 'Duymuyor musunuz?' dedi.
Ali Bulaç = Çevresindekilere dedi ki: "İşitiyor musunuz?"
Ali Fikri Yavuz = Firavun, etrafında bulunan kimselere: “-Duymuyor musunuz?” (Mûsa’nın verdiği cevab, suale karşılık değildir) dedi.
Ali Ünal = Firavun, çevresindekilere (alayı alaylı), “Ne dediğini işitiyorsunuz değil mi?” diye sordu.
Bayraktar Bayraklı = Firavun, etrafındakilere, “Duymuyor musunuz?” dedi.
Bekir Sadak = Yaninda bulunanlara: «Isitmiyor musunuz?» dedi.
Celal Yıldırım = Fir'avn çevresindekilere, «işitmiyor musunuz ? (Ben ne sordum, o ne cevap verdi!)» dedi.
Cemal Külünkoğlu = (Firavun,) çevresindekilere: “(Onun ne dediğini) duydunuz mu?” dedi.
Diyanet İşleri (eski) = Yanında bulunanlara: 'İşitmiyor musunuz?' dedi.
Diyanet Vakfi = (Firavun) etrafında bulunanlara: İşitiyor musunuz? dedi.
Edip Yüksel = Etrafındakilere dönerek, 'İşitiyor musunuz?' dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır = Etrafındakilere dinlemezmisiniz? dedi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (Firavun) etrafındakilere: «Dinlemez misiniz?» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (Firavun) etrafında bulunanlara: «İşitmiyor musunuz?» dedi.
Gültekin Onan = Çevresindekilere dedi ki: "İşitiyor musunuz?"
Harun Yıldırım = Dedi ki: Etrafında bulunanlara: İşitiyor musunuz?
Hasan Basri Çantay = (Fir'avn) etrafında bulunan kimselere dedi ki: «İşitmiyor musunuz»?
Hayrat Neşriyat = (Fir'avun,) etrâfında bulunanlara: 'İşitmiyor musunuz?' dedi.
İbni Kesir = Yanında bulunanlara: İşitmiyor musunuz? dedi.
Kadri Çelik = (Firavun) Etrafında bulunanlara, “İşitiyor musunuz?” Dedi.
Muhammed Esed = (Firavun,) çevresindekilere: "(Onun ne dediğini) duydunuz mu?" dedi.
Mustafa İslamoğlu = (Firavun) çevresindekilere yönelerek "Ne diyor, duydunuz mu?" dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen = (Fir'avun) Etrafında olanlara dedi ki: «İşitiyor musunuz?»
Ömer Öngüt = Firavun etrafındakilere: “İşitiyor musunuz?” dedi.
Şaban Piriş = -Duyuyor musunuz? dedi Firavun, etrafındakilere.
Sadık Türkmen = (Firavun) çevresindekilere dedi ki: “Duyuyor musunuz?”
Seyyid Kutub = Firavun çevresindekilere «dediklerini duyuyor musunuz?» dedi.
Suat Yıldırım = Firavun alaycı bir şekilde çevresindekilere: "Bu adamın dediklerini işittiniz değil mi? (Aklısıra cevap veriyor)."
Süleyman Ateş = (Fir'avn): Çevresinde bulunanlara: "İşitiyor musunuz?" dedi.
Tefhim-ul Kuran = Çevresindekilere dedi ki: «işitiyor musunuz?»
Ümit Şimşek = Firavun yanındakilere 'İşitiyor musunuz?' dedi.
Yaşar Nuri Öztürk = Firavun, çevresindekilere dedi: "Duyuyor musunuz?"
İskender Ali Mihr = (Firavun) etrafındakilere: “İşitmiyor musunuz?” dedi.
İlyas Yorulmaz = Firavun çevresinde olanlara “Musa’yı işitmiyor musunuz? (neler söylüyor).