أَلَمْ تَرَ إِلَى الْمَلإِ مِن بَنِي إِسْرَائِيلَ مِن بَعْدِ مُوسَى إِذْ قَالُواْ لِنَبِيٍّ لَّهُمُ ابْعَثْ لَنَا مَلِكًا نُّقَاتِلْ فِي سَبِيلِ اللّهِ قَالَ هَلْ عَسَيْتُمْ إِن كُتِبَ عَلَيْكُمُ الْقِتَالُ أَلاَّ تُقَاتِلُواْ قَالُواْ وَمَا لَنَا أَلاَّ نُقَاتِلَ فِي سَبِيلِ اللّهِ وَقَدْ أُخْرِجْنَا مِن دِيَارِنَا وَأَبْنَآئِنَا فَلَمَّا كُتِبَ عَلَيْهِمُ الْقِتَالُ تَوَلَّوْاْ إِلاَّ قَلِيلاً مِّنْهُمْ وَاللّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ
E lem tera ilel melei min benî isrâîle min ba’di mûsâ, iz kâlû li nebiyyin lehumub’as lenâ meliken nukâtil fî sebîlillâh(sebîlillâhi), kâle hel aseytum in kutibe aleykumul kıtâlu ellâ tukâtil(tukâtilû), kâlû ve mâ lenâ ellâ nukâtile fî sebîlillâhi ve kad uhricnâ min diyârinâ ve ebnâinâ fe lemmâ kutibe aleyhimul kıtâlu tevellev illâ kalîlen minhum vallâhu alîmun biz zâlimîn(zâlimîne).
e lem tera ilâ | : görmedin mi |
el melei | : ileri gelenleri, eşrafı |
min benî isrâîle | : İsrailoğulları’ndan |
min ba’di mûsâ | : Musa’dan sonra |
iz kâlû | : demişlerdi |
li nebiyyin | : peygambere |
lehum(u) | : onların |
ib’as | : beas et, görevli kıl |
lenâ | : bizim için, bize |
meliken | : melik, hükümdar |
nukâtil | : savaşalım |
fî sebîlillâhi (sebîli allâhi) | : Allah’ın yolunda |
kâle | : dedi |
hel aseytum | : sizden umulur mu, sizin |
in kutibe | : yazılırsa, farz kılınırsa |
aleykum | : sizin üzerinize, size |
el kıtâlu | : savaş |
ellâ tukâtilû | : savaşmazsınız |
kâlû | : dediler |
ve mâ | : ve yoktur, olmaz |
lenâ | : bizim için |
ellâ nukâtile | : savaşmamamız |
fî sebîlillâhi (sebîli allâhi) | : Allah’ın yolunda |
ve kad | : ve olmuştu |
uhric-nâ | : biz çıkarıldık |
min diyâri-nâ | : diyarımızdan, yurdumuzdan |
ve ebnâi-nâ | : ve oğullarımız |
fe lemmâ | : artık, fakat ..... olduğu zaman |
kutibe | : yazıldı, farz kılındı |
aleyhim | : onların üzerine, onlara |
el kıtâlu | : savaş |
tevellev | : yüz çevirdiler |
illâ | : hariç |
kalîlen | : az, pek az |
min-hum | : onlardan |
ve allâhu | : ve Allah |
alîmun | : en iyi bilen |
bi ez zâlimîne | : zalimleri, haksızlık edenleri |
Diyanet İşleri = Mûsâ’dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi (ne yaptılar)? Hani, peygamberlerinden birine, “Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda savaşalım” demişlerdi. O, “Ya üzerinize savaş farz kılındığı hâlde, savaşmayacak olursanız?” demişti. Onlar, “Yurdumuzdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz hâlde Allah yolunda niye savaşmayalım” diye cevap vermişlerdi. Ama onlara savaş farz kılınınca içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdiler. Allah, zalimleri hakkıyla bilendir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Görmez misin İsrailoğullarının ileri gelenlerini? Hani Mûsâ'dan sonra bir zaman geldi ki peygamberlerine, bize bir padişah gönder de ona uyup Allah yolunda savaşa girişelim demişlerdi. Peygamberleri, size savaş farz edilir de savaşmayıverirseniz demişti. Neden savaşmayacakmışız demişlerdi, yurtlarımızdan çıkarıldık, evladımızdan ayırdılar bizi. Fakat savaş farz edilince pek azı katlandı, öbürleri dönüverdiler. Allah bilir zâlimleri.
Abdullah Parlıyan = Musa'dan sonra israiloğullarının önde gelenlerinin, kendi peygamberlerine: “Bize hükümdar tayin et ki, Allah yolunda savaşalım!” dediklerini bilmez misin? O: “Bakın Ya savaşmanız emredilir de savaşmaktan kaçınırsanız” diye sordu. Onlar da: “Biz ve çocuklarımız yurtlarımızdan sürülmüşken Allah yolunda niçin savaşmayalım?” diye cevap verdiler. Halbuki savaş onlara emredilince, pek azı dışında uzak durdular. Ama Allah varlık sebebine aykırı davrananları çok iyi biliyordu.
Adem Uğur = Musa'dan sonra, Benî İsrail'den ileri gelen kimseleri görmedin mi? Kendilerine gönderilmiş bir peygambere: "Bize bir hükümdar gönder ki (onun komutasında) Allah yolunda savaşalım" demişlerdi. "Ya size savaş yazılır da savaşmazsanız?" dedi. "Yurtlarımızdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda neden savaşmayalım?" dediler. Kendilerine savaş yazılınca, içlerinden pek azı hariç, geri dönüp kaçtılar. Allah zalimleri iyi bilir.
Ahmed Hulusi = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerinden bir grubu görmedin mi? Hani onlar Nebilerine: "Bizim için bir Melîk bâ's et de Allâh yolunda savaşalım" demişlerdi. O Nebi de sordu: "Ya üzerinize savaş hükmolur da savaşmazsanız?". . . Dediler: "Biz niye Allâh yolunda savaşmayalım ki? Üstelik yurdumuzdan, çocuklarımızdan olmuşken!" Ne zaman ki üzerlerine savaşmak hükmoldu, onlardan pek azı hariç savaşmaktan yüz çevirdiler. Allâh zâlimleri (onları Esmâ'sından yaratan olması dolayısıyla) Aliym'dir.
Ahmet Tekin = Mûsâ’dan sonra İsrâiloğulları’nın ileri gelenlerini görmüyor musun? Kendi peygamberlerine:'Bize gücü, otoritesi olan bir kral, bir ordu komutanı tayin et de onun komutasında Allah yolunda İslâm uğrunda savaşalım' demişlerdi. Peygamber de:'Ya size savaş farz olur da, savaşmazsanız?' diye sordu. Onlar:'Yurtlarımızdan çıkarılıp sürülmüş, çocuklarımızdan ayrı bırakılmış olduğumuz halde, Allah yolunda İslâm uğrunda neden savaşmayalım?' dediler. Kendilerine, savaş yazılı kanun haline getirilince, farz olunca da, içlerinden pek azı hariç, askerlik yapmaktan ve savaştan kaçtılar. Allah isyanı, inkârı alışkanlık haline getiren zâlimlerin davranışlarını biliyor.
Ahmet Varol = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Onlar peygamberlerine: 'Bizim için bir hükümdar gönder de (onun emrinde) Allah yolunda savaşalım' demişlerdi. Peygamber: 'Ya savaş size farz kılınır da savaşmazsanız?' dedi. Onlar: 'Yurtlarımızdan ve çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olan bizler niçin Allah yolunda savaşmayalım ki?' demişlerdi. Üzerlerine savaş farz kılındığında ise çok azı dışında yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Ali Bulaç = Musa'dan sonra İsrailoğullarının önde gelenlerini görmedin mi? Hani, peygamberlerinden birine: "Bize bir melik gönder de Allah yolunda savaşalım" demişlerdi, O: "Ya üzerinize savaş yazıldığı halde savaşmayacak olursanız?" demişti. "Bize ne oluyor ki Allah yolunda savaşmayalım? Ki biz yurdumuzdan çıkarıldık ve çocuklarımızdan (uzaklaştırıldık.)" demişlerdi. Ama onlara savaş yazıldığı (öngörüldüğü) zaman, az bir kısmı hariç yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Ali Fikri Yavuz = (Ey Rasûlüm). Mûsâ’dan sonra İsrâiloğullarından ileri gelen bir topluluğun müşaveresine vâkıf olmadın mı? Hani onlar, peygamberlerine şöyle demişlerdi: “- Bize bir padişah gönder de onun yardımı ile Allah yolunda düşmanlarımıza karşı savaşalım.” O da: “- Ya üzerinize bir savaş farz kılınır da muharebe etmezseniz?” demişti. Onlar “- Niçin Allah yolunda savaşmıyalım? Yurdlarımızdan çıkarıldık, çocuklarımızdan uzak bırakıldık.” dedilerdi. Ne zaman ki üzerlerine savaş farz kılındı, içlerinden pek az kimseler müstesna, diğerleri savaştan yüz çevirdiler. Allah cihaddan geri kalan zâlimleri pek alâ bilicidir.
Ali Ünal = Bakmaz mısın, Musa’dan sonra İsrail Oğulları ileri gelenlerinin haline! Kendileri için seçilip gönderilmiş olan bir peygambere, “Başımıza bir hükümdar tayin et de, Allah yolunda savaşalım!” diye müracaatta bulundular. (O Peygamber,) şöyle cevap verdi: “Ya savaş üzerinize farz kılınır da, savaşmazsanız?” Onlar, “Allah yolunda neden savaşmayacakmışız ki, memleketimizden sürülüp çıkarıldık ve çolukçocuğumuzdan edildik!” dediler. Ne vakit ki savaşmak kendilerine farz kılındı, o zaman içlerinden pek azı müstesna, hemen dönüverdiler. Allah, o zalimleri çok iyi bilmektedir.
Bayraktar Bayraklı = Mûsâ'dan sonra İsrâiloğulları'nın önde gelenlerinin, peygamberlerinden birine, “Bize bir hükümdar tayin et ki Allah yolunda savaşalım” dediklerini bilmez misin? O, “Ya savaşmanız emredilir de savaşmaktan kaçınırsanız?” dediğinde, onlar, “Biz ve çocuklarımız yurtlarımızdan sürülmüşken, Allah yolunda neden savaşmayalım?” diye cevap verdiler. Halbuki savaşmak onlara emredilince birkaçı dışında uzak durdular. Allah zâlimleri iyi bilmektedir.
Bekir Sadak = Musa'dan sonra Israilogullarinin ileri gelenlerini gormedin mi? Peygamberlerinden birine, «Bize bir hukumdar gonder de Allah yolunda savasalim» demislerdi. «Ya savas size farz kilindiginda gitmeyecek olursaniz?» demisti. «Memleketimizden ve cocuklarimizdan uzaklastirildigimiza gore niye Allah yolunda savasmiyalim?» demislerdi. Ama savas onlara farz kilininca, az bir kismi mustesna yuz cevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Celal Yıldırım = Musa'dan sonra İsrail oğulları'nın ileri gelenlerini görmedin mi? Hani peygamberlerinden birine: «Bize bir hükümdar gönder (ta'yîn et) de Allah yolunda savaşalım,» demişlerdi. O da : «Ya bir de savaş size farz kılınır da savaşmayacak olursanız?!» demişti. Onlar: «Bize ne olmuş da Allah yolunda savaşmıyalım; gerçekten yurtlarımızdan çıkarılıp ailemizden ayrı bırakıldık» diyerek (bu hususta kararlı olduklarını bildirmişlerdi). Bunun üzerine savaş onlara farz kılınınca, pek azından başkası (savaşmaktan) yüzçevirdiler. Allah ise zâlimleri çok iyi bilir.
Cemal Külünkoğlu = Musa'dan sonra, İsrailoğullarından ileri gelen kimseleri görmedin mi? Kendilerine gönderilmiş bir peygambere: “Bize bir hükümdar gönder ki (onun komutasında) Allah yolunda savaşalım” demişlerdi. O da: “Ya size savaş emredilir de savaşmazsanız?” deyince, onlar da: “Biz Allah yolunda neden savaşmayalım? Hem yurtlarımızdan çıkarıldık, hem de oğullarımızdan ayrıldık” demişlerdi. Fakat ne zaman ki onların üzerine savaş farz kılındı, içlerinden pek azı müstesna hep geri döndüler. Allah, zalimleri çok iyi bilendir.
Diyanet İşleri (eski) = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Peygamberlerinden birine, 'Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda savaşalım' demişlerdi. 'Ya savaş size farz kılındığında gitmeyecek olursanız?' demişti. 'Memleketimizden ve çocuklarımızdan uzaklaştırıldığımıza göre niye Allah yolunda savaşmıyalım?' demişlerdi. Ama savaş onlara farz kılınınca, az bir kısmı müstesna yüz cevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Diyanet Vakfi = Musa'dan sonra, Benî İsrail'den ileri gelen kimseleri görmedin mi? Kendilerine gönderilmiş bir peygambere: «Bize bir hükümdar gönder ki (onun komutasında) Allah yolunda savaşalım» demişlerdi. «Ya size savaş yazılır da savaşmazsanız?» dedi. «Yurtlarımızdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda neden savaşmayalım?» dediler. Kendilerine savaş yazılınca, içlerinden pek azı hariç, geri dönüp kaçtılar. Allah zalimleri iyi bilir.
Edip Yüksel = Şu olay dikkatini çekmedi mi? İsrailoğullarının ileri gelenleri, Musa'dan sonra peygamberlerinden birine, 'Bize bir kral atasan da ALLAH uğrunda savaşsak,' demişlerdi. 'Ya savaş gerekir de savaşmazsanız?!,' demişti. Onlar, 'Yurdumuzdan ve çocuklarımızdan uzaklaştırılmış durumda iken neden ALLAH yolunda savaşmayalım,' diye karşılık vermişlerdi. Fakat kendilerine savaş farzedilince pek azı hariç yüz çevirdiler. ALLAH zalimleri Bilir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Baksan â Beni İsrailin Musadan sonra yüze gelenlerine hani bir Peygamberlerine «bize bir melik gönder Allah yolunda muharebe edelim» dediler, nasıl dedi, üzerinize farz kılınırsa muharebe etmeyi verir misiniz? biz, dediler, neye muharebe etmiyelim? yurdlarımızdan çıkarıldık evlâdlarımızdan cüda edildik, vektaki bunun üzerine muharebe kendilerine farz kılındı fakat pek azından maadası dönüverdiler, Allah o zalimleri bilir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerine baksana! Hani peygamberlerinden birine: «Bize bir hükümdar gönder, Allah yolunda savaşalım.» dediler. O: «Ya üzerinize farz edilir de savaşmamazlık ederseniz?» dedi. Onlar: «Neden Allah yolunda savaşmayalım? Yurtlarımızdan çıkarıldık, çocuklarımızdan ayrı bırakıldık.» dediler. Bunun üzerine savaş, kendilerine farz kılındığı zaman, pek azı dışındakiler dönüverdiler. Allah, o zalimleri bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Baksana, İsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar, bir peygamberlerine: «Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savaşalım...» dediler. O da: «Size savaş farz kılınırsa, acaba yapmamazlık eder misiniz?» dedi. Onlar: «Bize ne oldu da yurtlarımızdan çıkarıldığımız ve çocuklarımızdan ayrıldığımız halde Allah yolunda savaşmayalım?» dediler. Bunun üzerine savaş kendilerine farz kılınınca da onlardan pek azı hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir.
Gültekin Onan = Musa'dan sonra İsrailoğullarının önde gelenlerini görmedin mi? Hani nebilerinden birine: "Bize bir melik gönder de Tanrı yolunda savaşalım" demişlerdi. O: "Ya üzerinize savaş yazıldığı halde savaşmayacak olursanız?" demişti. "Bize ne oluyor ki Tanrı yolunda savaşmayalım? Ki biz yurdumuzdan çıkarıldık ve çocuklarımızdan (uzaklaştırıldık)" demişlerdi. Ama onlara savaş yazıldığı zaman, az bir kısmı dışında yüz çevirdiler. Tanrı zalimleri bilir.
Harun Yıldırım = Musa’dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Hani onlar nebilerine: “Bize bir melik tayin et de Allah yolunda savaşalım!" demişlerdi. "Ya savaş size yazılır da savaşmazsanız?” demişti. Onlar: “Niçin Allah yolunda savaşmayalım? Ayrıca yurtlarımızdan ve çocuklarımızdan uzaklaştırıldık." demişlerdi. Savaş onlara yazıldığında ise onlardan pek azı müstesna yüz çevirdiler. Şüphesiz Allah, zalimleri çok iyi bilendir.
Hasan Basri Çantay = Mûsâdan sonra İsrail oğullarının ileri gelenlerine bakmadın mı? Hani onlar, peygamberlerine : «Bize bir hükümdar gönder (ta'yîn et) de Allah yolunda savaşalım» demişlerdi. O (da): «Ya üzerinize bir muhaarebe yazılıb (farz edilib) de savaşı tutmayıverirseniz?» demişdi. Onlar (şöyle) söylemişlerdi: «Allah yolunda neye savaşmayalım? Hem hakıykaten yurdlarımızdan çıkarıldık, hem evlâdlarımızdan (mahrum edildik)». Fakat vaktâ ki uhdelerine savaş yazıldı, içlerinden birazı müstesna olmak üzere, (muhaarebeden) yüz çevirdiler. Allah çok iyi bilicidir o zaalimleri.
Hayrat Neşriyat = Mûsâ’dan sonra İsrâiloğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Hani bir peygamberlerine şöyle demişlerdi: 'Bize bir hüküm dar gönder ki, Allah yolunda savaşalım!' (Peygamberleri) dedi ki: 'Ya üzerinize savaş farz kılınır da, savaşmayacak olursa nız?' (On lar:) 'Gerçekten yurt larımızdan ve evlâd la rımız(ın ya nın)dan çıkarıldığımız hâlde, ne den biz Allah yolunda savaşmayalım?' dediler. Fakat üzer leri ne savaş farz kılınınca, içlerinden pek azı müs tesnâ, (savaştan) yüz çevirdiler. Hâlbuki Allah, o zâ lim leri hakkıyla bilendir.
İbni Kesir = Musa'dan sonra İsrailoğullarından bir cemaate bakmadın mı? Hani, onlar peygamberlerine bize bir hükümdar gönder ki, Allah yolunda savaşalım, dediler. Peygamberleri de: Üzerinize savaş farz edilir de ya savaşmazsanız? dedi. Onlar dediler ki: Biz Allah yolunda neden savaşmayalım? Hem yurtlarımızdan çıkarıldık, hem de oğullarımızdan (ayrıldık) . Fakat onların üzerine savaş farz edildiği vakit, içlerinden pek azı müstesna hep geri döndüler. Allah, zalimleri çok iyi bilendir.
Kadri Çelik = Musa'dan sonra İsrail oğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Hani peygamberlerinden birine, “Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda savaşalım” demişlerdi. (O peygamberleri ise,) “Ya savaş size farz kılındığında savaşmazsanız?” demişti. “Memleketimizden ve çocuklarımızdan uzaklaştırıldığımıza göre niye Allah yolunda savaşmayalım?” demişlerdi. Ama savaş onlara farz kılınınca, az bir kısmı müstesna, yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Muhammed Esed = Musa'dan sonra İsrail oğullarının önde gelenlerinin, peygamberlerden birine: "Bize bir kral tayin et ki Allah yolunda savaşalım!" dediklerini bilmez misin? O: "Ya savaşmanız emredilir de savaştan kaçarsanız?" diye sordu. Onlar: "Biz ve çocuklarımız yurtlarımızdan sürülmüşken Allah yolunda neden savaşmayalım?" diye cevap verdiler. Halbuki savaşmak onlara emredilince, birkaçı dışında, uzak durdular; ama Allah zalimleri çok iyi biliyordu.
Mustafa İslamoğlu = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerinin, peygamberlerinden birine "Bize bir kral tayin et ki Allah yolunda savaşalım" dediklerini görmedin mi? O da dedi ki: "Ya size savaş emredildikten sonra savaşmaktan geri durarak isyan ederseniz?" Cevap verdiler: "Biz, yurdumuzdan ve çoluk-çocuğumuzdan ayrı düşürülmüşken neden savaşmayalım?" Oysa ki savaşmak onlara emredilince, pek azı dışında hepsi yüz çevirdiler. Allah, gerçek zalimlerin kim olduğunu çok iyi bilmektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Görmedin mi Mûsa'dan sonra Benî İsrail'den olan bir cemaatı ki onlar kendi peygamberlerine: «Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda muharebe edelim» dediler. Peygamberleri de dedi ki: «Üzerinizde muharebe farz kılınsa muharebe etmeyecek olmayasınız?» Dediler ki: «Biz ne için Allah yolunda muharebe etmeyelim; biz yurtlarımızdan, evlâdımızdan çıkarıldık (uzaklaştırıldık).» Fakat vaktâ ki, onların üzerlerine muharebe farz kılındı, onlar içlerinden birazı müstesna, geri dönüverdiler, Allah Teâlâ ise o zalimleri bihakkın bilicidir.
Ömer Öngüt = Musa'dan sonra İsrailoğulları'nın ileri gelenlerini görmedin mi? Hani onlar peygamberlerine: “Bize bir hükümdar gönder de (onun maiyyetinde) Allah yolunda savaşalım!” demişlerdi. “Üzerinize savaş farz kılınır da ya savaşmazsanız?” dedi. Onlar da: “Biz Allah yolunda neden savaşmayalım? Hem yurtlarımızdan çıkarıldık, hem de oğullarımızın arasından uzaklaştırıldık. ” dediler. Fakat onların üzerine savaş farz kılınınca (verdikleri söze rağmen) içlerinden pek azı hariç, hepsi yüz çevirdiler. Allah zâlimleri bilendir.
Şaban Piriş = Musa’dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Peygamberlerinden birine: -Bize, bir hükümdar gönder de, Allah yolunda savaşalım demişlerdi. Peygamberleri: -Ya, savaş size farz olunca savaşmazsanız? demişti de: -Bizler neden Allah yolunda savaşmayalım ki, biz yurtlarımızdan ve oğullarımızdan uzaklaştırıldık, demişlerdi. Fakat üzerlerine savaş farz kılınınca içlerinden pek azı hariç yüz çevirdiler. Allah, zalimleri şüphesiz bilir.
Sadık Türkmen = Musa’dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenleri, neler yaptılar? Hani peygamberlerinden birine; “Bize bir hükümdar gönder de, Allah’ın izin verdiği şekilde savaşalım” demişlerdi. O; “Ya üzerinize savaş farz kılındığı halde, savaşmayacak olursanız?” demişti. Onlar; “Yurdumuzdan çıkarılmış, çocuklarımızdan uzaklaştırılmış olduğumuz halde Allah yolunda niye savaşmayalım” diye cevap vermişlerdi. Ama onlara savaş farz kılınınca içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdiler. Allah zalimleri hakkıyla bilendir.
Seyyid Kutub = Musa sonrası dönemde yaşayan bir grup ileri gelen İsrailoğlunu görmedin mi? Bunlar Peygamberlerine 'Başımıza bir hükümdar getir de onun emri altında Allah yolunda savaşalım' dediler. Peygamberleri onlara; 'Ya eğer savaşmak size farz kılındığında bu emre karşı gelirseniz. diye sorunca, Yurdumuzdan ve çocuklarımızdan ayrı düşürüldüğümüze göre niçin savaşmayalım ki?' dediler. Fakat savaşmak kendilerine farz kılınınca pek azı hariç hepsi yan çizdiler. Hiç kuşkusuz Allah, zalimlerin kimler olduğunu bilir.
Suat Yıldırım = Mûsâ’dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerine dikkat ettin mi? O vakit onlar aralarındaki Peygambere: "Ne olur, bize bir hükümdar tayin et de biz de Allah yolunda cihad edelim!" demişlerdi. O cevaben: "Ya savaşma emri size farz kılınır, siz de savaşmazsanız?" deyince onlar: "Ne diye Allah yolunda cihad etmeyelim ki vatanlarından çıkarılan biz, çoluk çocuğundan ayrı düşenler yine biziz!" dediler. Fakat savaşma kendilerine farz kılınınca içlerinden pek azı hariç, hepsi dönüverdiler. Allah o zalimleri pek iyi bilir.
Süleyman Ateş = Mûsâ'dan sonra İsrâil oğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Peygamberlerine: "Bize bir hükümdar gönder, (onun önderliğinde) Allâh yolunda savaşalım." demişlerdi. "Ya size savaş yazılınca savaşmazsanız?" dedi. Dediler: "Bizler neden Allâh yolunda savaşmayalım ki; oysa biz yurtlarımızdan ve oğullarımızın arasından çıkarılıp sürüldük?" Fakat kendilerine savaş yazılınca, içlerinden pek azı hariç, yüz çevirdiler. Allâh zâlimleri bilir.
Tefhim-ul Kuran = Musa'dan sonra İsrailoğullarının önde gelenlerini görmedin mi? Hani, peygamberlerinden birine: «Bize bir melik gönder de Allah yolunda savaşalım» demişlerdi, O: «Ya üzerinize savaş yazıldığı halde, savaşmayacak olursanız?» demişti. «Bize ne oluyor ki Allah yolunda savaşmayalım? Ki biz yurdumuzdan çıkarıldık ve çocuklarımızdan (uzaklaştırıldık.)» demişlerdi. Ama onlara savaş yazıldığı (öngörüldüğü) zaman, az bir kısmı dışında (çoğunluğu) yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilir.
Ümit Şimşek = Musa'dan sonra İsrailoğullarının ileri gelenlerini görmedin mi? Onlar, kendilerine gönderilmiş olan peygambere, 'Bize bir hükümdar tayin et de Allah yolunda savaşalım' demişlerdi. Peygamber, 'Size savaş farz kılındığında sakın bundan kaçınmayasınız?' dedi. Onlar 'Yurdumuzdan çıkarılmış, evlâdımızdan ayrı düşmüşken, bize ne oluyor ki Allah yolunda savaşmayalım?' dediler. Kendilerine savaş farz kılındığında ise, pek azı müstesna, sözlerinden dönüverdiler. Allah o zalimleri bilir.
Yaşar Nuri Öztürk = Mûsa'dan sonra İsrailoğulları'nın kodamanlar meclisini görmedin mi? Kendilerine gelen bir peygambere şöyle demişlerdi: "Bize bir kral gönder, Allah yolunda çarpışalım." Peygamber dedi ki: "Üstünüze savaş yazılır da savaşmazsanız ne olacak?" Dediler ki: "Nasıl olur da Allah yolunda savaşmayız? Yurtlarımızdan çıkarıldık, oğullarımızdan uzak düşürüldük." Nihayet, üzerlerine savaş yazıldığında pek azı hariç yüz çevirdiler. Allah, zalimleri çok iyi bilir.
İskender Ali Mihr = Hz. Musa’dan sonra, İsrailoğulları’ndan ileri gelenleri görmedin mi? Kendi peygamberlerine: “Bizim için bir melik beas et (görevlendir) de Allah’ın yolunda savaşalım.” demişlerdi. (O Peygamber de) dedi ki: “Eğer savaş sizin üzerinize yazılırsa (farz kılınırsa) sizin savaşmamanızdan korkulur." (İleri gelenler): “Biz niçin Allah’ın yolunda savaşmayalım? Yurtlarımızdan ve oğullarımız (arasından) çıkarılmıştık.” dediler. Fakat savaş onların üzerine yazılınca (farz kılınınca) onlardan pek azı hariç, hepsi yüz çevirdiler. Ve Allah zâlimleri en iyi bilendir.
İlyas Yorulmaz = İsrailoğulları’nın Musa’dan sonraki önde gelenlerini görmedin mi? Peygamberlerine “Bizim için bir yönetici gönder (seç) de, Allah yolunda savaşalım” dedikleri zaman, Peygamber onlara dedi ki “Size savaş emredildiğinde, savaşmayıp isyan etmez misiniz?” Dediler ki “Biz neden Allah yolunda savaşmayalım ki, onlar bizi ve oğullarımızı yurtlarımızdan çıkardılar. Sonra onlara savaşma emri yazıldığında, onlardan pek azı dışındakiler hariç, savaş dan yüz çevirdiler. Allah zalimleri bilendir.