وَهُوَ الَّذِي كَفَّ أَيْدِيَهُمْ عَنكُمْ وَأَيْدِيَكُمْ عَنْهُم بِبَطْنِ مَكَّةَ مِن بَعْدِ أَنْ أَظْفَرَكُمْ عَلَيْهِمْ وَكَانَ اللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرًا
Ve huvellezî keffe eydiyehum ankum ve eydiyekum anhum bi batni mekkete min ba’di en azferekum aleyhim ve kânallâhu bi mâ ta’melûne basîrâ(basîran).
ve huvellezî | : ve o ki, ve o ...dır |
keffe | : çekti |
eydiye-hum | : onların elleri |
an-kum | : sizden |
ve eydiye-kum | : ve sizin elleriniz |
an-hum | : onlardan |
bi-batni | : batında, ortasında |
mekkete | : Mekke |
min ba’di | : sonradan, sonra |
en azfere-kum | : sizi muzaffer kılması |
aleyhim | : onların üzerine, onlara karşı |
ve kâne | : ve oldu, ...dır |
allâhu | : Allah |
bimâ | : şeyleri |
ta’melûne | : yapıyorsunuz |
basîren | : (en iyi, çok iyi) gören |
Diyanet İşleri = O, Mekke’nin göbeğinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve o, bir mâbuttur ki, onlara karşı zafer kazandınız da ondan sonra Mekke vâdîsinde onların ellerini sizden çekti, sizin ellerinizi de onlardan ve Allah, ne yaparsanız hepsini görür.
Abdullah Parlıyan = O Allah ki, sizi onların üzerine galip getirdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde onların elini sizden, sizin elinizi onlardan çeken O'dur. Allah ne yaparsanız hepsini görür.
Adem Uğur = O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Mekke'nin içinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Ahmed Hulusi = Sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan uzak tutan "HÛ"dur! Allâh yaptıklarınızı (yaratanı olarak) Basıyr'dir.
Ahmet Tekin = Allah sizi, onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Hudeybiye-Mekke vâdisinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çektirendir. Allah işlediğiniz amelleri biliyor, görüyor.
Ahmet Varol = Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke yakınında onların ellerini sizden sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah yaptıklarınızı görendir.
Ali Bulaç = Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde ellerini sizden ve sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Ali Fikri Yavuz = Allah O’dur ki, sizi, Mekke vadisinde kâfirlere karşı sizi zafere erdirdikten sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekti (birbirinizle savaşmadınız). Allah bütün yaptıklarınızı görendir.
Ali Ünal = O Allah ki, Mekke vadisinde o (kâfirlere) karşı size zafer bahşettikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekti. Allah, bütün yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.
Bayraktar Bayraklı = Sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra Mekke vadisinde onların ellerini sizin üzerinizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur. Allah yapmış olduğunuz her şeyi görmektedir.
Bekir Sadak = Sizi onlara ustun kildiktan sonra, Mekke bolgesinde, onlarin ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan geri tutan, savasi onleyen O'dur. Allah yaptiklarinizi gorendir.
Celal Yıldırım = Size, onlara karşı zafer sağladıktan sonra Mekke sınırları içinde onların ellerini sizden çeken, sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah yaptıklarınızı görüp bilendir.
Cemal Külünkoğlu = (Ey mü'minler!) O (Allah), Mekke vadisinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla bilmektedir.
Diyanet İşleri (eski) = Sizi onlara üstün kıldıktan sonra, Mekke bölgesinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan geri tutan, savaşı önleyen O'dur. Allah yaptıklarınızı görendir.
Diyanet Vakfi = O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Mekke'nin içinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Edip Yüksel = Sizi onlara karşı üstün getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini yakanızdan sizin de ellerinizi onların yakasından çeken odur. ALLAH yaptıklarınızı görendir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ve O'dur ki onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekti. Mekke deresinde onlara karşı size zafer vermişken, hem Allah, her ne yaparsanız basîr bulunuyor.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Sizi onlara galip getirdikten sonra, Mekke vadisinde onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur: ve zaten Allah yaptığınız her şeyi görmektedir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Gültekin Onan = O size onlara karşı zafer verdikten sonra Mekke'nin ortasında, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekmiştir. Allah yaptıklarınızı görmektedir.
Harun Yıldırım = Sizi onlara karşı zafere ulaştırdıktan sonra, Mekke’nin göbeğinde, onların ellerini sizden, sizin elinizi de onlardan çeken O’dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
Hasan Basri Çantay = O, sizi Mekkenin karnında onlara karşı muzaffer kıldıkdan sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendi. Allah ne yaparsanız hakkıyle görücüdür.
Hayrat Neşriyat = Mekke'nin ortasında, sizi onlara galip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
İbni Kesir = Mekke'nin göbeğinde sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur. Allah; yaptıklarınızı görmekte olandır.
Kadri Çelik = Mekke'nin göbeğinde, sizi onlara gâlip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allâh, yaptıklarınızı görmektedir.
Muhammed Esed = Sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra Mekke vadisinde onların ellerini sizin üzerinizden, sizin ellerinizi de onların üzerinden çeken O'dur; ve Allah yapmış olduğunuz her şeyi görmektedir.
Mustafa İslamoğlu = Sizi onlara galip getirdikten sonra, Mekke vadisinde onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur: ve zaten Allah yaptığınız her şeyi görmektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve O, o (Hâlık-i Azîm)dir ki onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi de onlardan Mekke vadisinde çektirdi, sizi onların üzerlerine muzaffer kıldıktan sonra ve Allah, sizin bütün işlediklerinizi görücüdür.
Ömer Öngüt = O size onlara karşı zafer verdikten sonra Mekke'nin ortasında, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekmiştir. Allah yaptıklarınızı görmektedir.
Şaban Piriş = Sizi onlara karşı zafere ulaştırdıktan sonra, Mekke’nin göbeğinde, onların ellerini sizden, sizin elinizi de onlardan çeken O’dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
Sadık Türkmen = O, mekke’nin çevresinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.
Seyyid Kutub = Mekke'nin ortasında, sizi onlara galip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
Suat Yıldırım = Mekke vâdisinde size kâfirlere karşı zafer nasib ettikten sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken Odur. Allah bütün yaptıklarınızı görür.
Süleyman Ateş = Mekke'nin göbeğinde, sizi onlara gâlip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allâh, yaptıklarınızı görmektedir.
Tefhim-ul Kuran = Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden ve sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yapmakta olduklarınızı hakkıyla görmekte olandır.
Ümit Şimşek = Sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin ortasında onların elini sizden, sizin elinizi onlardan çeken de Odur. Allah bütün yaptıklarınızı görmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk = O odur ki, sizi onlarla galip getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan uzak tuttu. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir.
İskender Ali Mihr = Ve sizi, Mekke’nin ortasında onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi onlardan çeken O’dur. Ve Allah, yaptıklarınızı görendir.
İlyas Yorulmaz = Allah, müşriklere karşı size kesin bir zafer verdikten sonra, artık bundan böyle Mekke’nin içinde müşriklerin ellerini sizden çeken ve sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah yaptıklarınızı görendir.