لاَ جَرَمَ أَنَّهُمْ فِي الآخِرَةِ هُمُ الأَخْسَرُونَ
Lâ cereme ennehum fîl âhırati humul ahserûn(ahserûne).
lâ cereme | : bedeli yok, kurtuluşu yok, mecburi, kesinlikle |
enne-hum | : muhakkak onlar |
fî el âhırati | : ahirette |
hum el ahserûne | : onlar en çok hüsrana uğrayanlar |
Diyanet İşleri = Şüphesiz bunlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Gerçekten de onlar âhirette en çok ziyana uğrayanların ta kendileridir.
Abdullah Parlıyan = Şüphesiz ki, ahirette de en fazla ziyana uğrayanlar onlardır.
Adem Uğur = Şüphesiz onlar, ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Ahmed Hulusi = Gerçek şu ki onlar sonsuz gelecek sürecinde en fazla hüsrana uğrayanlar olacaklardır.
Ahmet Tekin = Onlar, kesinlikle onlar âhirette, ebedî yurtta en çok hüsrana uğrayacak olanlardır.
Ahmet Varol = Şüphesiz onlar, ahirette en fazla zararlı çıkanlardır.
Ali Bulaç = Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Ali Fikri Yavuz = Elbette onlar, ahirette en çok ziyan (perişanlık) çekenlerdir.
Ali Ünal = Hiç şüphe yok ki, onlardır Âhiret’te, evet onlardır en büyük ziyana uğrayanlar.
Bayraktar Bayraklı = Şüphesiz, âhirette de en çok kaybedenler bunlar olacaktır.
Bekir Sadak = Ahirette en cok kayba ugrayacaklar suphesiz bunlardir.
Celal Yıldırım = Şüphe yok ki, Âhiret'te de zarara uğrayanlar onlardır.
Cemal Külünkoğlu = Hiç şüphesiz ahirette de en çok ziyana uğrayanlar bunlar olacaktır.
Diyanet İşleri (eski) = Ahirette en çok kayba uğrayacaklar şüphesiz bunlardır.
Diyanet Vakfi = Şüphesiz onlar, ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Edip Yüksel = Hiç kuşku yok ki, ahirette en çok kaybedenler onlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Şüphe yok bunlar Âhirette en ziyade husran çekenlerdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şüphe yok ki, onlar, ahirette en çok zarara uğrayanlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kesinlikle bunlar ahirette de en ziyade hüsrana uğrayacak olanlardır.
Gültekin Onan = Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Harun Yıldırım = Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok zarara uğrayacak kimselerdir.
Hasan Basri Çantay = Şübhesiz onlar âhiretde en çok zarar görenlerin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat = Hiç şübhesiz, doğrusu onlar, âhirette en fazla hüsrâna uğrayanlardır.
İbni Kesir = Şüphesiz ahirette büsbütün kayba uğrayanlar da bunlardır.
Kadri Çelik = Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Muhammed Esed = Ve hiç şüphe yok ki, öte dünyada kaybedecek olan da onlar olacak!
Mustafa İslamoğlu = (Daha dünyada bütün bunlar olacaksa,) ahirette ondan beter ziyana uğrayacakları kesindir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Şüphe yok ki, ahirette en ziyâde hüsrâna uğrayanlar onlardır.
Ömer Öngüt = Şüphesiz ki onlar ahirette en çok ziyana uğrayanlardır.
Şaban Piriş = Hiç kuşkusuz ki onlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Sadık Türkmen = Şüphesiz bunlar ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Seyyid Kutub = Onlar, hiç kuşkusuz, ahirette en ağır hüsrana uğrayacak kimseler olacaklardır.
Suat Yıldırım = Hiç şüphe yok ki âhirette en büyük hüsrana uğrayanlar bunlardır.
Süleyman Ateş = Elbette âhirette en çok ziyana uğrayanlar onlardır.
Tefhim-ul Kuran = Hiç şüphesiz bunlar, ahirette en çok hüsrana uğrayanlardır.
Ümit Şimşek = Hiç şüphe yok ki, âhirette onlar en fazla ziyana uğrayacak olanlardır.
Yaşar Nuri Öztürk = Şüphesiz ki, ahirette de en fazla ziyana uğrayanlar onlardır.
İskender Ali Mihr = Kesinlikle ahirette en çok hüsrana uğrayacak olanlar muhakkak ki, onlardır.
İlyas Yorulmaz = Bilinmesi gerekli olan şudur ki, onlar ahirette de ziyan içindedirler.